Erdi Cumhuriyet’im 99 şeref yaşına

İlk iki dizesi şöyle marşın:

*

“Müjdeler var yurdumun toprağına taşına/Erdi Cumhuriyet’im elli şeref yaşına.”

*

Neredeyse yarım asır geçmiş bu marşın üzerinden.



Ama ne yurdun dağına taşına verilen müjde değişmiş ne de her yaşın beraberinde getirdiği şeref değişmiş.

*

99 yıldır daha fazla idrak ediyoruz ki...

Cumhuriyet fazilettir.

Cumhuriyet’in en büyük fazileti ise babadan oğula geçen bir sisteme son vermesidir. Egemenlik, cumhuriyet sayesinde kayıtsız şartsız halkındır.

*

99. yıldönümünde hiç korkmadan haykıralım:

*

Çok yaşa Cumhuriyet!

Çok yaşa Atatürk!

BİRİ ERDOĞAN’A ŞÖYLE ÖĞÜTLER Mİ VERDİ

- Cumhurbaşkanlığı yapmak, bisiklete binmek gibidir. Sürekli pedal çevirmek zorundasın. Pedala asıl.

*

- “Türkiye Yüzyılı” diye bir vizyon mu açıkladın? Hemen ertesi gün Togg’un fabrikasını açmalısın. Hiçbir boşluk bırakmamalısın.

*

- Tartışılacak konuları belirle. Mesela “Davet edilen gazeteciler/Davet edilmeyen gazeteciler” diye bir şey at ortaya. Dört gün tartışsınlar.

*

- Her Bakanlar Kurulu’ndan sonra müjdeler vermelisin. İrili ufaklı... ‘Müjde’siz kabine toplantısı yapma.

*

- Muhalefet geleceğe dair hiçbir şey söylemiyor diye durma. Sürekli geleceğe dair yeni şeyler söyle.

*

- Putin’le öyle bir iletişim sürdür ki adam kendisini “AK Parti Moskova İl Başkanı” gibi zannetsin.

SADECE BUNU YAPAMAZSIN

HÂKİMLER bir karar vermişler.

*

Bu karara çok kızmak hakkındır. Bu kararı büyük bir haksızlık olarak görmek hakkındır. Bu kararın adaletsiz olduğunu düşünmek hakkındır. Bu karara karşı isyan duygusuyla dopdolu olmak hakkındır.

*

Hakkın olmayan tek şey şudur:

*

Mahkeme salonunda hâkimlerin üzerine yürüyerek, “Yazıklar olsun sana” falan diyerek hâkimlere hakaretler yağdırmak.

*

Görevden alınan Yalova Belediye Başkanı Vefa Salman’ın göreve iade duruşmasında...



Mahkeme salonunda hâkimlere parmak sallayıp öfke kusan Ali Mahir Başarır’ın ön safta yer aldığı CHP’li heyet için yazdım bunu.

BİRAZ BRAD, BİRAZ MEVLANA, BİRAZ FATİH, BİRAZ DA KADİR

NECMETTİN Batırel diye bir gazeteci abimiz var. Kamuoyu kendisini Tarafsız Bölge’de Özgür Demirtaş’la yaptığı tartışmada kullandığı “Şakkadanak” vurgusuyla yakından tanıdı.

*

İşte bu abimiz, idealindeki cumhurbaşkanını tarif etmiş sosyal medyada.



Buna göre cumhurbaşkanı şöyle olmalıymış:

*

Yakışıklı. Uzun boylu. Hitabeti güçlü. Güler yüzlü. Bakışları ezici. Konulara tam hâkim. Çalışkan. Şebek gibi sırıtmayan. Çirkin olmayan.

*

Bir tutam Brad Pitt alalım, üzerine biraz Mevlana ekelim. Bu ikisini bir tutam Kadir İnanır’ın ezici bakışlarıyla harmanlayalım. En sonunda biraz Fatih Sultan Mehmet sosuyla servise hazır edelim.

*

İşte Necmi Abi’nin hayalindeki cumhurbaşkanı.

Afiyet olsun.

İSİMLERİ VERİLSİN

- Yakın tarihte yapılacak yeni bir füzeye... “ŞAKİR ZÜMRE” ismi verilmelidir.

- Bayraktar’ın yeni bir uçağına... “VECİHİ HÜRKUŞ” ismi verilmelidir.

- Yerli ve milli bir araştırma gemisine... “NURİ KİLLİGİL” ismi verilmelidir.

- Yeni üretilecek bir SİHA modeline... “NURİ DEMİRAĞ” ismi verilmelidir.

ARAŞTIRILSIN, BAKILSIN, EDİLSİN FALAN DEMEDİ

TÜRK Tabipleri Birliği Başkanı’nın PKK’nın kanalında yaptığı açıklamada...



“Madem kimyasal silah kullanıldığı iddiası var... Bir bakılsın, bir araştırılsın” dediğini zannedenler var.

*

Bunlar üstelik koca koca gazeteciler.

Ele aldıkları, hüküm verdikleri, üzerine makale döktürdükleri bir konudan haberdar bile değiller.

*

Türk Tabipleri Birliği Başkanı, “İddialar araştırılsın” demedi.

Sanki bilimsel bir incelemede bulunmuş gibi ekranda gördüğü görüntüler üzerine, “Belli ki kimyasal gaz kullanılmış” diyerek hüküm verdi.

NÜKHET DURU’NUN KREDİSİ VAR

BAZILARININ bitmek tükenmek bilmeyen kredisi vardır.

*

En saçma, en kabul edilemez, en mantıksız şeyleri söyleseler de...



Onlara kızamazsınız. Onlara yalın kılıç saldıramazsınız. Onlara kaşlarınızı çatamazsınız.

*

Nükhet Duru, işte tam da böyle biridir.