1930’lardan örneklerle 2010’ları şekillendirmek

YIL olmuş 2017...

Haberin Devamı

Ülkede yapılan esaslı değişiklikler...

Hâlâ...

- Ama aynısını İsmet Paşa da yapmıştı.

- Ama aynısını Atatürk de yapmıştı.

- Ama aynısı 1920’lerde de yapılmıştı.

Denilerek savunuluyor.

*

- Hadi 1920’lerin, 1930’ların olağanüstü koşullarını unutalım.

- Hadi 1920’lerde, 1930’larda dünyada neyin geçerli olduğunu da unutalım.

Ne yani?

1920’lerde, 1930’larda yapılan yanlışların aynısını tekrar mı edeceksiniz?

*

Hem madem aynısını yapacaktınız...

Ne diye...

Hayatınızı o dönemleri kıyasıya eleştirmekle geçirdiniz ki...

*

Yoksa siz “Aynısını başkaları yaparsa sorun olur, ben yaparsam sorun olmaz” diyenlerden misiniz?

MİLLETVEKİLLERİNE TAVSİYELER

- BİR: Kadınlara sakın el kaldırmayın.

*

- İKİ: Kavganın tam ortasında bir anlık fotoğraf karesinde boynunuzu sıkıyorlarmış gibi yansıyabilirsiniz, dikkat edin.

*

Haberin Devamı

- ÜÇ: Cüsseniz münasip değilse olaylara dalmayın.

*

- DÖRT: Dişlerinize dikkat! Isırma üzerine muhabbetlerin konusu olabilirsiniz.

*

- BEŞ: Köpekler güzel, sevimli, rint meşrep, mütevazı, cana yakın ve dostane hayvanlardır. Birbirinize bu muhterem hayvan üzerinden hakaret etmeye kalkışmayın.

*

- ALTI: Başkanlık falan geçici, dostluk bakidir. Birbirinizin yüzüne bakamayacak hale gelmeyin.

*

- YEDİ: Kamu malına zarar vermeyin.

*

- SEKİZ: Çok öfkelendiğinizde 10’dan geriye doğru saymaya başlayın.

*

- DOKUZ: Kavgada yumruk sayılmaz, saymayın.

*

- ON: Düşene vurulmaz, vurmayın.

CHP OLMASA AK PARTİ ÇOK ZORLANIR

CHP ne yapıyor?

Vuruyor, kırıyor, yumruk atıp kaçıyor, yaralıyor falan.

Böylece tam da AK Parti’nin arayıp da bulamayacağı bir ortamın oluşmasına enfes bir katkı sunmuş oluyor.

*

İşte bakın:

Artık getirilen değişikliklerin mahiyeti yerine hangi CHP’linin hangi AK Partili milletvekilini ısırdığını tartışıyoruz.

*

CHP’nin işi zorbalığa vardırması nedeniyle...

AK Parti, gerçekten rahaaaat bir nefes almış durumda.

BEN MİLLETİME GÜVENİYORUM

- PROPAGANDA imkânları bakımından alabildiğine eşitsizlik olsa da...

*

- “Evet” kanadında koskoca “devlet” olsa da...

*

- Her gün tek taraflı 48 konuşmaya maruz kalınacak olsa da...

*

- Nasıl bir düzenleme getirileceği konusunda millet kasten habersiz bırakılmış olsa da...

*

Ben milletime güveniyorum.

Siz de güvenin.

Haberin Devamı

1930’lardan örneklerle 2010’ları şekillendirmekKRAVAT TAKMAK YA DA TAKMAMAK

TARAFSIZ Bölge’ye ilk başladığımda CNN Türk yöneticisi Ferhat Boratav, “Kravat takma, boş ver, rahat oyna” dedi. Canıma minnet! O günden bugüne kravat takmadan çıktım ekrana. Öyle rahattım ki! Ne hangi renk gömleğe hangi renk kravat takılır diye bir meselem vardı ne de İtalyan stili kravat bağlama kurslarının müdavimi olma gereği duydum. Hepsinden önemlisi kravat masrafım yoktu! Kanal D Haber’i sunma macerası başladığı günden itibaren en büyük sorunum oldu kravat takıp takmamak meselesi. Kimi görsem “Kravat takacak mısın” diye soruyor. Bu aralar gece “Kravat takacağım” diye yatıyorum, sabah “Kravat takmayacağım” diye kalkıyorum. Kravatsız çıksam... Çok alışılmadık bir iş yapacağım. Kravatlı çıksam... Kendime yabancılaşmış olacağım.

*

Haberin Devamı

Kanal D Ana Haber’i sunarken...

Kravat takmalı mıyım, takmamalı mıyım?

Çevremdekilerin tümü bugünün Türkiyesi gibi tam ortadan karpuz gibi ikiye bölünüp cepheleşmiş durumda: Yarısı “Tak” diyor, yarısı “Takma” diyor.

İşte çevremdekilerin görüşleri:

*

- ANNEM: Tak oğlum tak... El âleme laf ettirme. Zaman kötü zaman...

*

- BARIŞ TÜNAY (Kanal D Genel Müdürü): Sen kendini nasıl daha rahat hissedeceksen onu yap.

*

- EN YAKIN ARKADAŞIM: Saçmalama. Ne kravatı! Senin bir imajın var.

*

- SÜLEYMAN SARILAR (Kanal D Haber Genel Yayın Yönetmeni): Bence tak. Yoksa “İran İslam Cumhuriyeti habercisi” falan derler.

*

- DAYIM: Takarsan ilk 10 kravatın benden.

*

- MAHALLENİN BAKKALI: Medeniyet yularını takacak mısın abi?

*

Haberin Devamı

- KAHVEDEN BİR ARKADAŞ: Kravat takarsan sene sonu müsameresine çıkan heyecanlı bir orta mektep talebesi gibi olursun gözümde.

*

- SERDAR CEBE (Bayrağı kendisinden aldığım meslektaşım): Kesinlikle takmalısın.

*

- HACI SEMİHA TEYZE: Belki yakışır sana oğlum... Kim bilir?

*

- AJDA PEKKAN: Arada sırada aklına geldikçe... Takmayı bildiğin gibi takmamayı da bilmelisin.

*

- YOZGAT’TAN BİR AKRABA: Tak da bir ağırlığın olsun kurban olduğum.

*

- SİLİVRİ’DEN BİR KOMŞU: Birand taktı, Uğur Dündar taktı, Ali Kırca taktı. Ustalara saygı duy. Sen de tak.

*

- TRENDSETTER BİR DOST: Sadece cumaları takma... Ne de olsa “Free friday”.

*

Yakın çevremden yükselen sesler aşağı yukarı böyle...

Haberin Devamı

Bir başka yakın çevrem olarak...

Siz ne dersiniz?

Yazarın Tüm Yazıları