Kadınların 4 mevsim bitmeyen selülit savaşı

Hareketsiz yaşam, kötü beslenme, hazır gıda tüketiminin artması kadınları selülit sorunuyla karşı karşıya bırakıyor.

Haberin Devamı

Özellikle de karın ve bacak bölgesinde oluşan selülit dokusu, kadınların kıyafet seçimini etkilerken, dolaşım bozukluğuna da neden olması dolayısıyla rahatsızlık yaratıyor. Kadınlar da bu nedenle yılın 4 mevsimi selülitle savaşmak zorunda kalıyor.
Vücutta selülitin oluşum mekanizmasına baktığımızda, dolaşım bozukluğunun sonucunda, damar duvarlarından sızan serumun, dokuların aralıklarında toplanarak ödeme neden olduğunu görüyoruz. Kalçada ve bacaklarda aşırı büyümüş yağ dokusu hücrelerinden meydana gelmiş nodüller ortaya çıkıyor. Selülit rahatsızlığının daha ileri aşamalarında ise oluşan nodüller birbirlerine yapışarak daha da büyüyor. İşte bu büyümeden sonra da kadınların çok sık duyduğu portakal kabuğu görüntüsü ortaya çıkıyor. Nodüllerin sinirler üzerine baskı yapması sonucunda da selülitlerin oluştuğu bölgede ağrılar oluyor.

SELÜLİT NEDEN OLUŞUYOR
Kadınlar selülit dokusunun neden oluştuğunu sıklıkla merak ediyor. Bazıları beslenmesine dikkat ettiği, hazır gıda tüketmediği, spor yaptığı ve zayıf olduğu halde selülitle uğraşmak zorunda kalıyor. Selülitin şişman kişilerde daha çok görüldüğünü biliyoruz. Ancak oluşum nedenlerine baktığımızda çok fazla nedeni olabildiğini görüyoruz. Bu nedenleri sıralamak istersek şunları söyleyebiliriz: Hormonal nedenler: Kadınlarda yumurtalıklardan salgılanan ve dokularda su tutma özelliğiyle selülit oluşumuna zemin hazırlayan folikülin (FSH) hormonunun aşırı artışıyla oluştuğu gibi, tiroid hormonunun salgılanmasındaki bozukluklar da selülite ortam hazırlıyor. Çoğunlukla ergenlik, gebelik, menopoz gibi kilo alıp verme ve hormonal değişikliklerin yaşandığı dönemler selülite olan yatkınlığı artırıyor.
Dolaşım yetersizliği: Korse, dar elbiseler giymek, kalp yetersizliklerine bağlı dolaşım sorunları da vücuttaki selülit dokusunun oluşum mekanizmasını tetikleyerek artırıyor. Genetik: Selülit dokusu annede varsa, çocuğunda da ortaya çıkıyor. Beyaz kadınlarda daha sık görülüyor. Selülit oluşumunda genetik ve yapısal faktörler etkili olduğu gibi, ırka göre de farklılıklar söz konusu olabiliyor. Selülit dokusu Latin Amerika ülkelerindeki kadınlarda bacağın üst kısmında daha fazla görülürken, Kuzey ülkelerinde kadınlarda karın bölgesinde yoğunlaşıyor. Akdeniz ülkesindeki kadınlarda ise daha çok karın ve bacaklarda selülit dokusuna daha fazla rastlanıyor. Burada genetik faktörler de etkili oluyor. Yağ hücreleri her kadında birbirinden farklı olarak, farklı farklı bölgelerde görülüyor.
Kadın cildinin doğal yapısı: Yapılan çalışmalar ışığında yaklaşık 10 kadından 9’unda selülit sorunun oluştuğunu söyleyebiliriz. Bu sorunun kadınlarda görülmesinin en sık nedeni, kadın cinsine özgü olan ve erkeklerde yok denecek kadar az olan kadınlık hormonlarının deride özellikle kalçada ve üst bacakta yağ birikimine yol açmasından kaynaklanıyor. İlaç kullanımı ve kabızlık: Kabızlık, doğum kontrol hapı ve bazı ilaçların kullanımı (östrojen, antihistaminik, anti tiroid, bazı kalp ilaçları), karaciğer fonksiyonlarının kötü olması, hızlı ve stresli yaşamın yarattığı gerginlik, kaygı ve güvensizlik gibi ruhsal etkenler de neden oluyor. Beslenme hataları: Selülit oluşumunda beslenmenin rolü daima gündeme gelir. Gerçekten de yüksek kalorili ve yağlı beslenmek, düzensiz, dengesiz beslenmek bu sorunu tetikliyor. Aynı şekilde alkol, çay, kahve ve sigaranın aşırı miktarda, birlikte tüketimi de bu sorunu artırıyor. Tüm bunların üzerine hareketsizlik de eklenince dokular olumsuz etkileniyor, selülit sorunu ortaya çıkıyor.

Haberin Devamı

TEDAVİDE ETKİLİ YÖNTEMLER NELERDİR
Selülitle savaş sadece mevsimlik olmamalı, kadınlar yaşamlarının her döneminde dolaşımlarının bozulmaması ve estetik kaygılar yaşamamak adına dikkatli olmalıdır. Bunun için de sadece bikini, mayo giyebilmek için bahar aylarında değil her zaman düzenli beslenmek, spor yapmak, katkı maddesi içeren gıdalardan, hazır besinlerden uzak durmak önemlidir. Günlük yaşamda uzmanlar, “bol bol su için” derler ancak herkesin tüketebileceği su miktarı aynı değildir. Bu nedenle kışın susamayı beklemeden günde 1,5-2 litre civarında, yazın ise 2,5-3 litreye kadar ya da bünyenizin elverdiği miktarda bol su içmelisiniz. Klasik el masajının selülitlerin giderilmesindeki etkisi büyüktür. Ancak herkesin buna zamanı, maddi imkanı yeterli gelmeyebilir. Bu nedenle imkanı olanların yaptırmasını öneriyoruz. Selülit sorunu yaşayan hastalarımız sık sık sorurlar, titreşimle çalışan çeşitli masaj cihazlarının faydalı olup olmadığını merak ederler. Bu cihazların sabah ve akşam günde 5-10’ar dakika hafif seviyede uygulamanın da faydası olabileceğini düşünüyoruz. Eğer imkan varsa özellikle de yazın havuzda, denizde kulaçla yüzmek dolaşımı olumlu etkiler. Hafif tempoda yapılan koşu, bacak ve kalça bölgesini hareketlendiren her türlü egzersiz faydalıdır. Kadınların doğum kontrol hapı kullanmaları selülit dokusunu artırdığından dolayı uzak durmaktan fayda vardır. Selülit kremlerinin selülit tedavisinde yeri olup olmadığı da sık sorulan sorulardan biridir. Ancak yapılan araştırmalar bu tür kremlerin bilimsel anlamda selüliti tedavi ettiklerinde dair bir bulgu vermemektedir. Bu nedenle nemlendirmekten öte dokuyu ortadan kaldıran bir etkileri söz konusu değildir.

Yazarın Tüm Yazıları