Yalçın Bayer: Turizmci çırpınıyor

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

İskender Çayla, İstanbul'daki Retur Turizm firmasının sahibi; özellikle Kapadokya'yı İspanya ve Güney Amerika'ya pazarlıyor. Krizi göğüslemek üzere rakip 17 acente bir araya gelmiş, 2500'er dolar vererek ortak bir fon oluşturmuşlar; İspanyolca poster hazırlamışlar. Madrid Tanıtma Müşavirliği'nin verdiği 35 bin dolarla Madrid ve Barcelona'daki otobüslerden köylere kadar uzanan bir tanıtım kampanyası yapıyorlar. Şimdi de eylüldeki 'İnanç Turizmi'ne hazırlanıyorlar.

AB içinde son 4 yıldır atak yapan İspanya'nın başbakanının geçenlerde, Kürtler'i destekleyen Bask liderine karşı yaptığı konuşmanın mutlaka Türkiye'de duyurulmasını isteyen Çayla ile 'krizi' konuşuyoruz:

‘‘Yılda 55 milyon turist ağırlayan -biz 8-10 milyon- İspanya ile benzer yanlarımız çok; öğreneceklerimiz de çok. Mehter takımıyla tanıtım dönemi geçti. Artık köyler bile kendi tanıtımını yapıyor; her köyün amblemi var. Dünyada örneği bulunmayan Kapadokya'nın ise yok. Bunun için turizmci-yerel yönetici işbirliği çok önemli hale geliyor. Bu işbirliğini İspanya'dan getirdiğimiz 70 turizmci ile Kapadokya'da uygulamaya başladık. Nitekim, Ispanya'dan talepler gelmeye başladı. 1999'u böyle kurtarmaya çalışıyoruz.

Bugünlerde tanıtım için yeni fonlar kurulması gündemde...

- Toplanan paraların gerçekten doğru yere gideceğinden nasıl emin olabiliriz? Bu konuda kuşkularım var. Adı geçen gelirler sadece devletin harcama yetkisinde oldukça, ivedi gereksinim duyulan başka yerlere kaydırılacaktır.

Çözüm...

- Bu durumu ortadan kaldırmak için TÜRSAB'ın ve yerel yönetimlerin paylarını doğrudan elde etmelerine bir çare bulunması gerekmektedir. Maliye ve Turizm Bakanlıklarının etkin bir çalışma yapacağına inanıyorum. Bu konudaki endişem; fonlar aracılığıyla toplananların halk arasında 'turizmciler için para toplanıyor' düşüncesini oluşturmasıdır. Duyduğumuza göre, eskiden var olan Toplu Konut benzeri bir uygulama ile yurtdışına çıkacaklardan para almak gibi bir düzenleme tasarlanıyor. Tanıtım için halktan doğrudan para almak yerine Milli Piyango, At Yarışları, Loto örneğindeki gibi bir uygulamanın daha yerinde olacağını belirtmek isterim. Türk halkına iyice anlatılmalıdır ki, tanıtım olmadan daha fazla turist getiremeyiz. Turizmci sadece verdiğinin yüzde 1'i kadar destek istemektedir. Turizm gelirleri, dış ticaret açığının yüzde 43'ünü karşılamaktadır. Eğer bunlar iyice anlatılırsa, halkımızın bu duruma sıcak bakacağını düşünüyorum. Ayrıca turizm sektörüyle doğrudan ticari ilişki içinde olan yan sektörlerin sayısının 32 civarında -örneğin et, şarap, mefruşat- olduğunu varsayarsak, TOBB'un da bu konuda daha fazla duyarlı olması ve somut adımlar atması gerekmektedir.’’

Vaayy be!

ATV'de önceki akşam 'Siyaset Meydanı'nda MHP İstanbul Milletvekili Mehmet Gül, ‘‘Apo'ya Şam'da yapılan suikast teşebbüsünü Sayın (Sedat) Bucak ile Abdullah Çatlı'nın düzenlediğini’’ söyledi.

Halbuki şimdiye kadar bu suikast girişimini 'Yeşil'in (Mahmut Yıldırım) yaptığı yazılıp çiziliyordu.

Öcalan, Türkiye'ye getirilip mahkûm olduktan sonra yine bildik isimlerin ortaya sürülmesi dikkat çekiyor.

O zaman Çiller'den başlayarak sormak gerekiyor:

‘‘Örtülü ödenekten alınan 10 milyon doların bedeli, bir minibüs içinde iki el bombası patlatmak mıdır? İddia edildiği gibi bir minibüs dolusu TNT patlatılsaydı, sadece Apo'nun evi değil, Şam havaya uçardı. İş iki el bombası patlatmaksa, onu sokaktaki çocuklar da yapardı.’’

MİT'in Marsilya'da Ermeni Anıtı'nın bombalanması olayı da, Çatlı'ya mal edilmemiş miydi? Türkiye'nin 'milli' davaları ucuzlatılmamalı; hele parlamenter olanlar daha özenli konuşmalıdır. 'Siyasi rant' sonuçta kimseye bir yarar sağlamaz.

ÇANKAYA Belediyesi ‘‘Evlenemiyoruz’’'u (2.7.1999) yanıtlarken, yaz aylarında yoğun bir evlilik başvurusu ile karşılaştıklarını, Ankara'nın metropol 8 ilçesinden çoğunun nikáh salonu bulunmaması nedeniyle bu yığılmanın daha da arttığını, nikáh memurlarının salon salon koşuşturduklarını, herkese istenilen saati mutlaka vermeye çalıştıklarını bildiriyor.

KIZILAY'daki Sosyal İşhanı'nın yürüyen merdiven ve asansörleri standart dışı çalışıyor. Han yöneticileri, halk, esnaf, belediye duyarsız... İlle de bir kaza mı olmasını bekliyorsunuz?

Erdal ER-ANKARA



Yazarın Tüm Yazıları