Üç konu ve üç soru

DSP Milletvekili Süleyman Yağız, TBMM Başkanlığı’na sunduğu ve Ankara’yı ilgilendiren sözlü soru önergeleri özetle şöyle:

- Başbakan Tayyip Erdoğan’a:

"Partinizin TBMM Grubu toplantısında bazı milletvekilleriniz, yakalarına, üzerinde, ’Bırakın da çalışalım’ yazılı rozet takarak kime ve kimlere mesaj vermek istemişlerdir? Eğer bu rozet, partinizin TBMM ve hükümet faaliyetlerinin engellenmemesine yönelik bir mesajı içeriyorsa sizleri engelleyen biri ya da birileri mi var ki, milletvekilleriniz böyle bir rozeti takma gereksinmesini duydular? Bu rozeti takan milletvekilleriniz, partinizin büyük bir çoğunlukla iktidarda olduğunu bilmiyorlar mı ki ’bırakın da çalışalım’ diye yakınmaktadırlar?

Partinizin 340 kişilik grubu bulunmasına ve sizin isteğinizle TBMM’nin Temmuz ayında da çalışma kararı almasına karşın özellikle son günlerde milletvekillerinizin devamsızlığı yüzünden toplantı ve karar yeter sayıları bile birçok kez sağlanamamıştır. Dolayısıyla TBMM çalışmaları bizzat partinizin milletvekilleri tarafından engellenmiştir. Bu ’bırakın da çalışalım’ mesajıyla çelişen komik bir durum değil midir? Bu tutumu samimiyetle izah etmek mümkün müdür? Milletvekillerinizin bu tutumu, kamuoyunda ’Hem kel, hem fodul’ ve ’Hem suçlu, hem güçlü’ deyimlerimizi çağrıştırmasına neden olmuştur. Siz de aynı kanaate katılıyor musunuz?

- İçişleri Bakanı Prof. Beşir Atalay’a:

"Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin, ODTÜ kampusunda bulunan 45 binayı kaçak ilán edip 1 milyon 800 bin YTL ceza kesmesini nasıl karşılıyorsunuz? Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz’ın, "ODTÜ ile imar problemleri çözülmüş, imar izni verilmesine de günler kalmıştı" diye açıklama yapmasına karşın, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in "Eğer kaçak yapılarla ilgili aykırılıklar düzeltilmezse bu yapılar yıkılacak. Yasa bunu emrediyor" demesi sizce de doğru bir yaklaşım mıdır?"

- Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’a:

"Arkeologlar Derneği’nin bilimsel yayın organı olan İDOL Dergisi, Bakanlığınıza bağlı il halk kütüphanelerinde bulundurulmak üzere Kütüphaneler Genel Müdürlüğü tarafından her yıl alınırken, bu yıl neden alınmamıştır? Uluslararası Müzeler Konseyi (ICOM) Türkiye Milli Komitesi tarafından Arkeologlar Derneği’ne verilen nakdî yardım hangi gerekçelerle kesilmiştir? Cumhuriyet tarihi boyunca yönetim kadrosunda arkeolog ve müzeci personel bulunduran Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü yönetiminde arkeolog görevlendirilmemesini nasıl değerlendiriyorsunuz?"

Sayın vekilim

VEKİLİMDİR
diye vardım kapına /İkide bir durup kakma başıma /Hevesli değiliz gözüne kaşına /Bu nasıl tavırdır böyle sayın vekilim?

Seçim zamanı olursun kuzu /Böyle gidersek kokudduk tuzu /Dolaba koyduk yazılı buzu /Bu nasıl yazgıdır böyle sayın vekilim?

Seçim zamanı yedi sülalemi bilirsin /Hatta nüfus kütüğümü ezberlersin /Oyumun gideceği yeri sezersin /Bu nasıl akıldır böyle sayın vekilim?

Adını yazdık dağa daşa /Olmayacak vaadleri yükledin başa /Sen bu akılla bin yaşa /Bu nasıl kandırmacadır böyle sayın vekilim?

Soyumu sopumu ezber eylersin /Derdime çareyi uyuklayarak dinlersin /Uğurlarken beni sorarsın; kimlerdensin? /Bu nasıl unutkanlık böyle sayın vekilim?

..cağızı, ..cığızı ezber eyledik /İş, aş, yatırım bekledik /Gurbete çıkıyoruz yükü denkledik /Bu nasıl düzendir böyle sayın vekilim?

İş, aş yok millet aç /Sen her yerde başlarda taç /Geleceğimiz karardı sonu yaş /Bu nasıl yönetimdir böyle sayın vekilim?

Aşık Salim söylenip durma /Ayıpdır! Kimsenin yüzüne vurma /Seçim zamanı olursun turna /Bu nasıl avcılıktır böyle sayın vekilim?

Salim TAŞÇI

SES TV benim görüşümü yansıtmadı

’ANKARA Haberleri’ bünyesinde yayınlanması amacıyla yaşadığım bir olayı aktarıyorum. Bir gün SES TV muhabiri olan bir kişi sokakta Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz’ın ismini bilip bilmediğini Çankaya’da oturan kişilere soruyordu ve onun adını bilmeyenlere "İşte bak Çankaya sakinleri bile Muzaffer Beyin adını bilmiyor" diye çok ucuz bir Melih Gökçek siyaseti yapıyordu. Çok yakışıksız bulduğum bu girişime karşı çıkıp muhabir kızı ve kameramanı ayıpladım ve olaya müdahale ettim. Gökçek’in son 4.5 yıllık icraatının bir felaket olduğunu söyledim. Akşam haber öncesi maalesef benim açıklamalarım dışında o anda konuşan herkesin konuşmaları yayınlandı. Hem gazeteciliğe hem de siyasi üsluba uymayan bu çirkin tavrı yayınlarsanız sevinirim.

Erman ÖZDAMAR-ÇANKAYA
Yazarın Tüm Yazıları