Yine de Washington’dan bakınca çok güzel gözüküyor

Kıpırdamayın. Öyle kalın. Çektim. Ne değişir bilmiyorum ama yine de Washington’dan çok güzel gözüktünüz hepiniz. Göstereceğim. Ama önce Amerikalılar bundan ne anladı onu anlatayım.

Haberin Devamı

Bunlar sizi size yalapşap anlatmaya çalışanlardan değil…
Kurumuna bağış toplayacak diye dansöze dönen tüccar think tankçilerden de değil...
Üç farklı kesimden, Washington’daki farklı kanaat çevrelerini iyi yansıtan üç farklı profilin yorumlarını aktaracağım şimdi.
Üçüne de “Bana bundan ne anladığınızı anlatın” dedim.
“Türkiye uzmanı değiliz” dediler.
“Tam da bu yüzden izlenimizi merak ediyorum” dedim.
Ve bunlar geldi…

 

Evet, New York Times dün tam sayfa ayırmıştı Türkiye’ye, birinci sayfa fotoğrafı da göstericilerdi.
Dışişleri Bakanı Kerry ortak basın toplantısında mevkidaşından izin isteyip Türkiye açıklaması yaptı.
Beyaz Saray basın toplantısında birinci soru Türkiye’ydi.
Dışişleri basın toplantısı da yine Türkiye’yle açıldı.
Ama bu yorumlar, hepsinin tamamlayıcısı. Gezi eylemlerinin şimdiye kadar Washington’daki karar vericiler için ne ifade ettiğinin göstergesi…

 

Haberin Devamı

YORUM 1:
ERDOĞAN’A AMERİKAN GÜVENİNİ ZEDELEYECEK

 

İlk yorum Jonathan Tepperman’ın…
En son Cumhurbaşkanı Gül ile bir söyleşi  yapan, ünlü Dış İlişkiler Konseyi’nin dergisi Foreign Affairs’in genel yayın yönetmeni.
Hem Washington hem New York’taki entelektüel çevrelerin görüşünü yansıtıyor:

 

“Hmmm. Şunu söyleyebilirim. Gösteriler çok sürpriz görünüyor. Amerikalıların çoğu, Erdoğan’ın Türkiye’de büyük ölçüde popüler olduğuna inanıyor. Özellikle İstanbul’da seküler elitler arasında daha az sevildiğinin farkındayız ama birçoğumuz böylesine büyük ölçüde bir protesto ve sert bir cevap tahmin etmiş midir bilmiyorum. Bu gösterilerin Erdoğan’a duyulan Amerikan güveninin altını oymaya başlayacağını düşünüyorum. Hem mizacı, çünkü verilen cevap çok orantısız gözüküyor, hem de Türkiye içindeki popülaritesi açısından… Ama her şey, karışıklıkların büyümeye devam edip etmeyeceğine, şehir merkezlerinin dışına yayılıp yayılmayacağına ve Erdoğan’ın buna şimdiye kadar yaptığından daha esnek ve duyarlı bir cevap verip vermeyeceğine bağlı.”

 

Haberin Devamı

YORUM 2:
SURİYE’NİN ACİLİYETİ ARTTI

 

İkinci yorum, Andrew Parasiliti’den.
Türkiye konularını da ele alan Al-Monitor portalının CEO’su.
Washington’daki Ortadoğu odaklı dış politika çevrelerinin eğilimi olarak okuyun:

 

“Obama Yönetimi, Suriye konusu dahil Erdoğan’ın politikaları konusunda Türk kamoyunda oluşan çatlakları dikkate almalı. Türklerin çoğunluğu, Ankara’nın Suriye politikasına karşı gözüküyor. Çok ilginç bir şekilde, Taksim protestoları Suriye’de politik çözüm ve Cenevre II Konferansı’na daha büyük bir aciliyet katabilir. Yoksa, Suriye ihtilafının devamı ve militarizasyonu ateşe daha çok odun atıyor.”

 

YORUM 3:
AMERİKALILAR DAHA ANLAMADI

 

Üçüncü yorum ise Ben Smith’den.
O da bugün Amerikan medyasının etki gücünü en hızlı genişleten haber ağı BuzzFeed’in kurucusu.
Amerikalıların nabzını en iyi tutan medya yöneticilerinin başında.
Onun yorumunu da işkolik bir gazetecinin Amerikan kamuoyu konusundaki şaşmaz gözlemi olarak okuyun.

 

Haberin Devamı

“Bence Twitter üzerinden bazıları gerçek bazıları gerçek olmayan güçlü resimler, bu konuyu Amerikan halkının zihnine taşıdı. Ama eğer algılanma şeklini soracak olursanız, Amerikalıların gerçekte ne olduğu konusunda tam bir fikri var mı, emin değilim.”


 

GENEL RESİM


İşin özeti… Yönetimin gündeminin en üstünde Türkiye. Entelektüeller, Obama’nın Erdoğan’la ilişkilerinde bunu dikkate almasını istiyorlar… Dış politika meraklıları, bu işin Suriye’de çözüme katkı sağlayacağını umuyorlar… Amerikan halkı ise çoğu zaman yaptığının aynısını yapıyor: Şimdilik sadece fotoğraflara bakıyor.

 

Benim başta bahsettiğim resim mi?..

 

Göstereyim.

 

Şu sağda duran şortlu çocuğu gördünüz mü?.. O daha önce 1 Mayıs için de Taksim’i zorlamış. Bir elinde eldiven var, polisin attıklarını geri yollamak için… Arkasında sırt çantası, tedariğini doldurmuş. Eşarptan maske yapmış vesaire… İstanbul Üniversitesi’nde fizik okuyor, Bir kız var hemen uzağında seçebildiniz mi?.. Saçı mavili. Yanındaki başka bir kızla konuşuyor. En fazla 20 yaşında. “Evdekiler ne dedi sana” diyor yanındakine. O da cevap veriyor. “Valla babam bana ‘Gidersen git kızım, kendine dikkat et yeter’, dedi” diyor. “Bana da aynısını dediler, ne acayip di mi!” Biraz ilerisinde bizim 40’a merdiven dayayan kuşak duruyor. Dedeler. Bir çift sanırım. “Yavrucuğum bizim zamanımızda Twitter vardı da biz mi inmedik meydana” diyor sevgilisine. O da cevap veriyor. “Biz seni msn’de de gördük.” Sonra onların yanında… Neyse uzatmayayım. Uzaktan ancak bu kadar...

 

Haberin Devamı

Ama dedim ya, çok güzel gözüktünüz.

 

Tek anlamadığım, nasıl bu kadar hakkına sahip çıkan, onurunu koruyan, becerikli bir nesil yetişti Türkiye’de.

 

Hem de kaşla göz arasında…

 

Hem de bir arada durmaktan aciz bizim kayıp kuşaklardan sonra…

 

Türk gazeteciyiz ya, bilmek zorundaymışım gibi bana soruyorlar şimdi burada.

 

“Ne bileyim” diyorum ben de, “hâlâ sizin gibi ben de fotoğraflara bakıyorum”.

 

Çünkü çok güzel.

 

 

Yazarın son yazıları


#23 Mayıs 2013 Yeni nesil ezik muhafazakârlar ve Akif Beki 
#21 Mayıs 2013 Türkiye Kürtleri ve Barzani çekismesi Washington’a sıçradı
#16 Mayıs 2013 İki moralsiz liderin buluşması
#14 Mayıs 2013 Bu kronoloji Neo-Osmanlıların yaftası olacak
#9  Mayıs 2013 Türkiye offshore’u 6 ay içinde patlayacak
#2  Mayıs 2013 Amerika Irak’ta kime yakın Kürtlere mi Bağdat’a mı?

Haberin Devamı



YAZARIN TÜM YAZILARI İÇİN >>

 

Yazarın Tüm Yazıları