Parfüm ailesini takdimimizdir

Parfüm seçiminde, ürünün hangi aileye mensup olduğunu bilmek büyük önem taşıyor.

Her parfüm aşağı yukarı bir aileye aittir denebilir. Üstelik bu kategoriler de ta 1900’lerde Fransız parfümcüleri tarafından belirlenmiş. Öte yandan o günden bu yana kategoriler zaman zaman değişime uğramış. Günümüz parfüm seçiminde ana kategoriler şöyle belirlenmiş: Çiçek, oryantal, meyve, yeşillik, amber/ağaç, okyanus/ozon...

ÇİÇEK AİLESİ

Burnunuz bu güzelliklerin ne olduğunu hemen anlayacaktır. Bu ailenin kokusu öyle bir kokudur ki, bir nefesle sizi bulunduğunuz yerden ışınlayarak muhteşem çiçekli bir yere gönderebilir. Çünkü doğanın sunduğu çiçekler, parfümcülerin en büyük hazinelerindendir. Onlar yüzlerce çiçeğin arasında istedikleri kokuları seçebilir, dilediklerini başkalarıyla kombine edebilir, hatta yeryüzünde hiçbir çiçekte bulunmayan bir koku elde edebilirler. Öyle ki, kokusuz bir çiçeğin nasıl kokabileceği hayali bile onlar için imkánsız değildir.

Gelelim, parfüm üretiminde en çok kullanılan çiçek kokularına... Hiç şüphesiz gül ve yasemin burada başı çekiyor. Buna da şaşmamak gerekir. Çünkü bu çiçekler sadece kokmakla kalmıyor, aynı zamanda birlikte kullanıldıklarında da tam anlamıyla mükemmel bir etki bırakıyorlar. Tabii tek başlarına hareket etmeleri konusunda aynı şeyi söylemek pek mümkün değil. Gardenya, nergis, manolya, frezya, sümbül, menekşe, karanfil, orkide, güneş çiçeği, kadife çiçeği, mimoza, sardunya gibi çiçekler parfüm üreticilerine benzersiz özlerini sunarlar; tek tek ya da kombinasyonlar halinde.

Elbette çiçek ailesinin fertleri sadece çiçek olmakla kalmıyor. Diğer kategorilerde olduğu gibi burada da parfümler, o aileye ait olmayan bileşenler içeriyor. Bazılarına egzotik bir yorum katmak için baharatlar katılıyor, bazılarına sıcak bir duygu için amber ve misk...

ORYANTALLER

Egzotik, esrarlı, romantik Doğu... Parfüm dünyasında bu cümle; keskin kokulu baharatlar, bitkiler, egzotik çiçekler, duyuları okşayan miskler ve baş döndürücü esansların karışımıyla ortaya çıkan baştan çıkarıcı bir yasak arzu hissi anlamına geliyor.

Aslında oryantaller, bileşenlerini sadece Uzakdoğu’dan değil Ortadoğu ve Kuzey Afrika’dan da alıyor. Tüm parfümler gibi oryantallerin de genelde çiçekten bir kalbi bulunuyor. Bu doğulu güzeller oldukça ağır ve zengin kokulu... Gül, yasemin, sümbelteber, gardenya, orkide, nilüfer ve kızılzambak...

Sonra işin içine baharatlar, bitkiler, otlar ve ağaçlar giriyor; tarçın, Hindistancevizi tohumu, kakule, kişniş, paçuli, vetiver, sandal ağacı, öd ağacı ve sedir ağacı kabukları... Bunlara bir de miskin kalıcılığı ve amberin sıcaklığı eklendiğinde ortaya çıkan seksapeli varın siz düşünün. Nabızları yüksek, dışa dönük ve kışkırtıcı bu kokular doğal olarak diğer ailelerden daha dikkat çekicidir.

MEYVE AİLESİ

Akdeniz’in parlak güneşiyle yıkanan narenciye ağaçları, üzümler, olgun incirler, kırmızı ve siyah Frenk üzümleri, elma, armut, kayısı ve şeftaliyle dolup taşan Fransa’nın bereketli meyve bahçeleri, tenlerde kokusuna doyulmaz birer parfüme dönüşüyor. Meyvelerin yağları, kabukları, etli kısımları, yaprakları hatta tohumları inanılmaz çeşitlilikte kokular sunuyor. Tüm bunlar bir parfümün taze, davetkár üst notaları olarak kullanılıyor ya da kalbine yerleştiriliyor.

Sadece meyve esansından yapılma parfüm pek yok... Genelde yapılan, meyve özlerini daha hoş ve yumuşak bir etki bırakmak amacıyla çiçek yağlarıyla esanslarına yedirmek. Meyve kokulu parfümlerin en büyük özelliği ise yeni toplanmış meyveler kadar kaliteli olmaları.

YEŞİLLİK AİLESİ

Burada tanımlayıcı kelime tazelik... Serin vadiler, ormanlar, çayırlar, otlar ve kır çiçekleri, yapraklar ve filizlerin kokusunden ilham alınıyor. Nedendir bilinmez, bu kategoriye ait kokular hafif, uçucu tertiplere zemin oluşturan kokular olarak biliniyor.

AĞAÇ AİLESİ

Hızla tükenme tehlikesiyle karşı karşıya kalan bir soy... Öte yandan son zamanlarda amber bazlı kokuların harekete geçişiyle denge sağlanmış durumda... Amber/ağaç ailesinin bu sıcakkanlı fertleri, tutkularını derinden yaşayan kadınlara hitap eden parfümlerde kendini gösteriyor.

A’dan Z’ye parfüm terimleri

Absolu: Fransızca bu kelime, parfümcülükte çok sık geçiyor. Türkçesi öz yağ. Parfüm yapımında kullanılan kokulu çiçeklerin özünün en yoğun, en saf hali. Son derece pahalı. Ama bir damlası bile son derece güçlü bir koku veriyor.

Balsam: Kuzey Afrika ve Güneydoğu Asya’da yetişen çeşitli ağaç, funda ve bitkilerin reçinesinden elde edilen yapışkan bir madde. Balımsı bir duygu veren tatlı bir kokusu var. Bazı parfümlerin, özellikle de oryantallerin temel notalarında kullanılıyor.

Bulgar gülü: Bulgaristan’ın meşhur Güller Vadisi’nde geniş ölçekte yetiştirilen özel bir gül türü. En lüks parfümlerde, genelde de Fransız kökenlilerde kullanılıyor.

Burun: Fransız parfüm jargonunda, bir parfümün bileşenlerini büyük ölçüde ayırt edebilen güçlü koku alma yeteneğine sahip kişilere verilen isim. Geçmişte genelde erkek burunlar vardı, zamanla bu yeteneğe sahip kadın sayısında da artış oldu.

Eau de parfum, eau de toilette, eau de cologne: Ana parfümün alkol içinde çeşitli yoğunluklarda ve miktarlardaki çözünmüş halleri.

Misk: Eski zamanlarda, Himalayalar’da yaşayan misk geyiğinin salgısından elde edilen, aşırı derecede güçlü ama bir o kadar da hoşa giden şehvetli bir kokusu olan madde.

Paçuli: Güneydoğu Asya kökenli bir bitkinin yapraklarından elde edilen çok değerli doğal bir bileşen.

Sentetikler: Doğal olarak elde edilmeleri çok zor ve pahalı olan kokuların değişik miktarlarda ve oranlarda asıllarına sadık kimyasal taklitleri...

Yaz parfümleri

Bvlgari’nin tek

bir flakonda birleştirdiği asalet ve kalıcılık: "Eau Parfumee au the Rouge"

"Sun Delight" tutkulu meyveler ve vanilya çikolata tadında...

"Armani Code", portakal çiçeği, bal ve yaseminle Akdeniz esintisini tene taşıyor.

Bir tutam badem ve nektarin dokunuşuna kim hayır diyebilir? Hugo Boss’dan "Pure Purple"

Elma ve vanilyanın

eşsiz birleşiminden doğan baştan çıkarıcı bir koku... La Perla’dan "Charme"

Baştan ayağa bir tasarım parfümü olan "Otto kern Woman" yazın gözdelerinden...
Yazarın Tüm Yazıları