Koalisyon Köyü'ndeki Türk subaylar

11 Eylül sonrası teröre karşı oluşturulan koalisyon Afganistan'da neler yapıyor?

ABD ziyaretinin son durağında, Florida'da, Tampa'daki Amerikan Merkez Komutanlığı'na uğradık.

Komutanlık McGill Hava üssünde.

Verilen brifingde, komutanlığın sorumluluk alanının Avrupa, Asya ve Afrika'dan 25 ülkeyi kapsadığını öğreniyoruz.

Amacı, bu bölgelerdeki enerji ve deniz yollarında Amerikan çıkarının korunması.

Komutanlık direkt Pentagon'a bağlı.

Gösterilen slaytlarda, Ortadoğu'nun, tüm dünya petrol üretiminin yüzde 32'sini sağladığı, doğal gazın yüzde 35'inin de Orta Asya'dan temin edildiği özellikle vurgulanıyor.

‘‘Global ekonominin sağlığı için bu kaynaklara ulaşmak şart’’ deniyor.

Brifingde üzerinde durulan diğer bir konu Afganistan.

Bu arada küçük bir parantez, ABD'nin burada 10 yıl kalmayı planladığı konuşuluyor.

Afganistan ile ilgili olarak Amerikalı hava subayı Kevin Sayer'in şu sözleri dikkat çekici: ‘‘Afganistan'da Rusların düştükleri hataya düşmek istemiyoruz. Rusya 10 yıl boyunca, 620 bin askeriyle batağa saplandı. İşte bu yüzden güçlü bir koalisyon oluşturduk.’’

Usame Bin Ladin
'in peşine düşülmesinin yanısıra Afganistan'da bugün kadar yapılan işler arasında Kabil Havalanı'nın açılması, polisin eğitilmesi, Afganistan Ulusal Ordusu'nun kurulması, sağlık birimlerinin oluşturulması, alt yapı hizmetleri gibi işler de var.

Afganistan'daki tüm faaliyetler, operasyonlar McGill Üssünde, geçtiğimiz kasım ayında oluşturulan ‘‘Koalisyon Köyü’’nden idare ediliyor.

Askeri barakalardan oluşan köyde 40 ülke temsil ediliyor.

Brifingden sonra, Türk İrtibat Tim Komutanlığı'nın barakasını ziyaret ediyorum.

Türk İrtibat Tim Komutanlığı, Tuğgeneral Sinan Ertung, hava pilotu Kurmay Yarbay Dursun Dönmez, Kara Piyade Binbaşı Mustafa Ardoğan, Topçu Binbaşı Ünal Sökükçü'den oluşuyor.

Tuğgeneral Sinan Ertung, yaklaşık 2 aydan beri burada. 2,5 ay daha Tampa'daki bu üste kalacak.

Ertung, Afganistan'da İSAF (Uluslararası Güvenlik Destek Gücü)’nün komutanlığını yürüten Türk birliğinin faaliyetlerini her gün rapor olarak sunuyor. Ayrıca McGill üssündeki gelişmeleri Genel Kurmay'a iletiyor.

Tuğgeneral Sinan Ertung, ziyaret ettiğim bu askeri barakada 30 Ağustos günü büyük bir parti verdiklerini ve ‘‘Koalisyon Köyü’’ndeki tüm üst düzey askeri yetkililerin partiye katıldıklarını söylüyor.

Afganistan'ın geleceğinin şekillendiği Tampa'daki Amerikan Merkez Komutanlığı yani Centcom'dan haberler böyle.

CEO'ların sesi neden çıkmıyor

AFGANİSTAN
'dan Irak'a küçük bir dönüş yapıyorum.

Washington'ın Saddam'a kilitlendiğini, her görüşmede sözün dönüp dolaşıp olası bir Irak savaşına dayandığını yazmıştım.

Amerikalı bir dostum hatırlattı.

Saddam ve Irak meselesinde ABD'de her kafadan bir ses çıkıyor. Ancak sessiz kalan bir tek grup var: CEO'lar.

Skandallardan önce, dış ilişkilerden eğitime her konuda ahkám kesenlerin ağızlarını bıçak açmıyor şimdi.

Nedenine gelince...

USA Today Gazetesi şöyle bir analiz yapmış: Zarara uğrattıkları şirketler nedeniyle zaten tüm şimşekleri üzerine çekmiş olan CEO'lar, ekonomik nedenlerle Irak savaşına karşı olduklarını söyleseler bu kez Bush Yönetimi'nden ‘‘vatan haini’’ damgasını yiyecekler. Saldırıyı desteklediklerini ilan etseler, ABD'nin kaybı ağır olursa eğer yine hedefte olacaklar.

Bu arada, Yale Üniversitesi İş Yönetimi Fakültesi Dekanı Jeffrey Garten'in yorumuna göre CEO'lar skandallardan sonra tam bir ‘‘şok durumunda’’ imişler.

Amerikan Ticaret Odası CEO'su Tom Donahue bile olası bir Irak Savaşı'yla ilgili bir yorum yapmaktan kaçınmış.
Yazarın Tüm Yazıları