Çin’deki mumya tartışmaları

Batılıların bakış açısıyla bir haber nasıl aktarılır diye soran okurumuz İdris Adil... “Bunun Türk tarihini görmezden gelen bir zihniyetin ürünü olduğunu” belirtiyor. 30 milyon Uygur’dan söz edilirken “Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ndeki Türkçe konuşan yaklaşık 9 milyon Müslüman Uygur...” denmesi büyük bir gaftır. Yani bilgi yanlışlıkları ve eksikliklerin, en önemlisi de ‘yönlendirme’ kokan bu haber üzerine, araştırmacı Halûk Tarcan’dan (CNRS/Paris) ‘bilimsel’ bir yazı geldi.

Tarcan şöyle diyor:

“Çin’in yasakladığı Mumya Asya’nın sırlarını saklıyor mu, yoksa açığa mı çıkarıyor? Tarihe geç başlamış olan Batı, bu eksikliğini gidermek için çabaladıkça karşısına Ön-Türk kültürü ve tarihi çıkmaktadır.

1- Hint-Avrupa Dilleri teorisinin, kökeninde dillerin iskeleti olan imek/olmak fiilinin Ön-Türkçe olarak ortaya çıkmasıyla terk edilme zarureti doğmuştur. Bunu, Centre National de la Recherche Scientifique’in 2000 Eylül tarihli ve 386 No’lu bülteninin 8. sayfasında okumaktayız (Prof. C. Sforza/C. Renrew).
Batı dikkatle bu gerçeği saklamaktadır.

2- Kafkaslar: Burada Orta Asya’daki At-Oy Bil’in, (Tanrıya erişme ruhu inancında olan egemenlik) uç devleti olan Isub-Ura Bil öteki, adıyla Urartu hüküm
sürmektedir.

3- Hint-Avrupa dili konuştuğu sanılan Kafkasyalılarda mumya gereksinimi ve ilmi yoktur. Kafkasyalılar hangi tarihte, hangi Doğululardan önce Çin’e gidip mumya yapmışlardır? Bu, Batı’nın inanılmaz bir saçmasıdır.

4- Hazar’dan Çin’e kadar uzanan ülkenin adı Türkistan idi. Rus Çarlığı Türk adını yok etmek için bunu Orta Asya’yla değiştirdi. (Les Nomades de la Stepe. E.D. Philips, ed. sequioa, Paris 1966)

5- Çin yönetimindeki Sincan, Doğu Türkistan yani Uyguristan’dır.

6- Tarım havzası, büyük kuraklıktan öncesi Uçuğuy Köl adlı büyük bir içdenizin kurumasından oluşmuştur. Şimdi, ortasında cılız bir tarım nehri akmaktadır. Deniz kabukları, fosiller bulunmaktadır.

7- Çin’in güney ve kuzeyinde İ.Ö. 3000’lerde ilk devletleri Ön-Türkler kurmuşlardır. İlk başkent Uşuntung Bolıq, Han Türkleri döneminde Han Bolıq, Çin yönetimin egemen olmasıyla Beijing yani Pekin olmuştur.

MUMYA SANATI NASIL DOĞDU

8- İnyeper’den Çin’e kadar olan alanı kapsayan Ön-Türk Türk devletlerinde Qağan’ın ölümüyle tüm komşu devletleri Yuğ âyinine çağırmak ve davetlilerin gelmeleri 2 yıl sürdüğünden, ön-atalarımız Qağan’ı mumyalamak gereğinde idiler; mumya sanatı burada doğmuş ve yaklaşık İ.Ö. 2800’lerde Ot-Oğ’a, Antik Mısır’a gitmiştir.

Kısa olarak burada kesiyorum. Bu bilgiler ışığında ‘güzel Xiohe’nin bir Ön-Ata’nın, Ön-Ana’sı ya da sevgilisi olup Türkçe adı Lolan’dır.”

Biliyor musunuz

DEMOKRAT Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı Gürkan Avcı’nın, “260 bine yakın ilkokul öğretmeni ve eğitimcinin maaşının % 2’sine aidat adıyla zorunlu kesintiyle el koyan ve geçmişte adı yolsuzluk ve adam kayırmalarıyla öne çıkan İLKSAN’dan kurtulmak istiyoruz. Sorunun çözülmesini istiyoruz. Sayın Bakan’ın bu yönde atacağı adımlara destek olacağız” dediğini...

Ulus Vadisi’nde ne oluyor

ORTAKÖY-Ulus Vadisi’nde doğa katliamı yaşanıyor. Bir taraftan Büyükşehir Belediyesi, diğer taraftan Beşiktaş Belediyesi, birbirlerine suçu yükleyerek bu durumu devam ettiriyorlar. Hafriyat kamyonları bütün gün moloz yığarak vadiyi inanılmaz şekilde yükselttiler. Beşiktaş Belediyesi’ne sorduğumuzda; bizimle ilgisi yok, maalesef İBB döküyor, diyorlar. Böyle bile olsa; kanunsuz, hukuka aykırı bir işlemi durdurmak için siz ne yapıyorsunuz, diye sormamız gerekmiyor mu?
Bu vadide bir yandan hafriyat kamyonları, bir sürü resmi plakalı araba. Allah aşkına ne yapılmak isteniyor. Bir vatandaş olarak olanı biteni bilmeye hakkımız yok mu?
Beşiktaş Belediyesi de geçen yıl “Sizler için meyva bahçeleri yapıyoruz” diyerek, büyük afişler astılar. Bugün baktığımızda o yerlerde, meyva ağaçlı parkları bir yana bırakın, dip dibe siteler yükseliyor.
Kime inanıp, kime güveneceğiz.
Beyhan AKTUĞ

Saylan’ın ölüsüne bile rahat yok

ÜNİVERSİTE Öğretim Üyeleri Derneği ve İstanbul Tabip Odası, geçen yıl hayatını kaybeden bilim insanı, üyeleri Prof. Türkan Saylan’a sahip çıkıyor. Yayınlanan açıklamada, “Prof. Saylan’a devletin televizyonundan aslı astarı olmayan yakışıksız iğrenç bir saldırı yapılmıştır. Bilim insanı olmanın yanında  gerek mesleki gerekse sosyal alanlarda topluma çok değerli katkıları olan sevgili hocamıza ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne (ÇYDD) karşı TRT Haber’de yayınlanan ‘Büyük Takip’ isimli haber programında tek taraflı iddialara yer verildi. Derneğin bölücülük faaliyetlerinde bulunduğu öne sürülen programda, Prof. Saylan’ın ‘İ.Ü.deki başı örtülü öğrencilere hipnoz yaparak başını açtırdığı, Atatürkçülüğü bir maske olarak kullandığı, İslam düşmanı olduğu’ iddia edildi. Tüm bu iddia ve yakışıksız iğrenç saldırılara dair bugün Taksim Hill Otel’de 11.30’da üyelerimiz Prof. Dr. Özdemir Aktan, Prof. Dr. Mehmet Zaman Saçlıoğlu, Prof. Dr. Burhan Şenatalar, Prof. Dr. Aysel Çelikel, Prof. Dr. Gençay Gürsoy birer konuşma yapacaklardır. (0533-722 14 69)
Bu kadar ‘akılsız’ düşmanlıklara pes doğrusu.

2-B nedir, ne değildir

2-B yasasından kimler hangi koşullarda nasıl yararlanacak, kimler hak iddia edemeyecek? 2-B yasası mutlaka gerekli mi? Bu soruların yanıtını uzman ormancılar; Cafer Yüksel, Prof. Sedat Ayanoğlu, Mehmet Metin Şenol, Mehmet Hışır, Tayfun Kahraman ve Salih Sönmezışık bu akşam Ulusal Kanal’da 23.15’deki programda verecek. 2-B’yi merak edenler izleyebilirler.