Bu yanlışları yapmayın

Size sağlığınızı korumanız ve geliştirmeniz için gerekli olabilecek bazı bilgiler aktarıyoruz.

Konu sağlığı korumak olduğunda sadece “yapıcı” şeyleri öğrenmek yeterli olmayabiliyor. Sağlığı bozan, tehdit eden “yıkıcı” etkenleri de öğrenmeniz gerekiyor.
Sağlığı bozabilen hataların en sık yapıldığı alanlardan biri kilo yönetimi. Birkaç gün önce gazetede okuduğum bir haber buna mükemmel bir örnek gibiydi. Keşke bu örnekler azalsa ama her hatadan bir ders çıkarmakta fayda var.

HAPLA KİLO VERİLMEZ

Konu kilo kaybı olduğunda ne ilaçlar veya bitkisel desteklerden, ne de yalnızca obez hastalara bazı ciddi tıbbi koşullarda uygulanabilen cerrahi girişimler dışında kalan teknoloji ya da işlemlerden sonuç beklememeniz gerekiyor. Bu tür beklentiler gereksiz ekonomik kayıplara, acılara, üzüntülere, hatta bazen ciddi sağlık sorunlarına sebep olabiliyor. İçine tiroid hormonu, sibutramin gibi kimyasallar, efedra bitkisi özleri gibi bir taraftan metabolizmayı hızlandırırken diğer taraftan beyin fonksiyonlarını darmadağın eden, karaciğer ve/veya böbreğin fonksiyonlarını bozabilen maddelerin katıldığı zayıflama hapları hâlâ el altından satılıyor.
Halkımız bunca kötü örneğe rağmen nedendir bilinmez hâlâ bu zararlı olabilecek ürünlere ilgi duymaya devam ediyor. İçinde guarana, garcinia, chitosan, tere tohumu, kelp, hoodia, lahana özü, sedir yaprağı ve burada saymakla bitmeyecek kadar farklı diğer bitkilerin özlerini bulunduran bazı adı hoş ama içi boş ürünler eczaneler dahil her yerde satılmaya devam ediyor. Üstelik bu ürünleri pazarlayanlar internette ve diğer mecralarda tüketicilere ulaşmak için “Bakanlıktan onaylı” gibi halkın güvenini kolaylaştıracak ibareler kullanmaktan çekinmiyor. Tarım Bakanlığı’nın bu ürünlere nasıl, ne gibi kriterler ve hangi incelemelerden sonra ruhsat verdiğini anlamak mümkün olmuyor. Böyle giderse Türkiye dünyanın en büyük “bitkisel ürün” çöplüğüne dönüşecek. Halkın parası boşa gidecek, karaciğeri, böbreği, kalbi hasta olacak.

LİPOLİZİZ FAYDASIZ

Cerrahi girişimlere gelince. Ne yağ alma (Liposuction, Lipotomi vb işlemler), ne yağ eritme (Lipoliziz), ne yağ kırma, yağları vakumlayarak oksijeni azaltılmış ortamlarda yağ hücrelerini çalkalayarak (!) fazla yağlardan kurtulmak mümkün olamıyor. Mezoterapi gibi yöntemlerle, gebe kadın hormonlarının belirli aralıklarla yapılan uygulamalarıyla da yağları eritmek hoş bir hayalden başka bir şey değil.
Eğer sağlıklı biriyseniz ve birkaç kilo fazlanız varsa bu durumu bence çok önemsemeyin! Sağlıklı kilonuzu yüzde 2-3 geçmenin sorun yaratmayacağını unutmayın. “Hafifçe toplu ama halinden memnun ve mutlu” olanların hele bir de aktif olurlarsa beklenenden daha uzun ve keyifli ömürleri olduğu biliniyor. Keyfiniz, neşeniz yerindeyse, gücünüz, kuvvetiniz iyiyse ve kendinizle barışık olmayı becerebiliyorsanız halinize şükredin, hayatınızın tadını çıkarın. Eğer bir gün kilo vermek isterseniz bu yolun oldukça dikenli, hatta bazı tuzaklarla dolu olabileceğini aklınızdan hiç çıkarmayın. Sorun, soruşturun, bilgilenin, araştırın ve kendinizi iyice hazır hissettiğiniz bir zamanda bu süreci başlatın. Kilo vermenin anahtarının yalnızca sizin elinizde olduğunu da sakın unutmayın. Yaşam tarzınızı değiştirmeden, beslenme yanlışlarından vazgeçmeden, birazcık boğazınızdan kesip azıcık hareketlenmeden bu işi çözmeyi asla başaramazsınız. Mucize beklemeyin ve o güzel cümleyi bir kâğıda yazın ve buzdolabınızın üstüne yapıştırın. Ve sabah akşam göz atmayı ihmal etmeyin: “Yediklerinizi yarıya indirir, aktivitenizi iki katına çıkarırsanız kilo sorununuzu kimseye muhtaç olmadan çözebilirsiniz!” Tabi bu cümle yalnızca sağlık sorunları, metabolik ve hormonal bozukluklar, ilaçlar gibi tıbbi nedenlerle meydana gelmeyen kilo problemleri içindir.

Ev tozu alerjisine hangi önlemler etkili

Solunum yolları alerjileri, özellikle astım konusundaki çalışmaları ile tanınan Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta bu soruyu şöyle yanıtlıyor: Zemindeki halı, kilim gibi yaygılar kaldırılmalı, duvardan duvara halılardan vazgeçilmeli, kalite perde yerine sık sık yıkanan sentetik perdeler tercih edilmelidir. Astımlılar yer yatağında yatmamalı, yatak odasında gereksiz hiçbir eşya bulunmamalı, toz tutabilecek eşyalar yatak odasından çıkarılmalıdır. Rutubetli bodrum katları, kuzeye bakan daireler uygun değildir. Odalar ve ev her gün havalandırılmalı, yün yatak, yastık, kuştüyü yastık yerine, sentetik liflerden olanlar tercih edilmelidir. Yorgan ve yastıklar düzenli olarak yıkanmalı, yastıklar 2-3 yılda bir değiştirilmelidir.
Yazarın Tüm Yazıları