KOAH hastaları bu yöntemle nefes alıyor

Güncelleme Tarihi:

KOAH hastaları bu yöntemle nefes alıyor
Oluşturulma Tarihi: Ekim 03, 2017 15:33

KOAH hastaları bu yöntemle nefes alıyor

Haberin Devamı

KAYSERİ, (DHA) - GÖĞÜS Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Nuri Tatar, son yıllarda kullanılmaya başlanan bronkoskopik yöntemlerle akciğer hacminin küçültme tedavileriyle KOAH hastalarının çok daha rahat nefes alabildiğini söyledi.

KOAH hastalığına değinen Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Nuri Tatar, "Kilo kaybı, çabuk yorulma, yoğun öksürük ve nefes darlığı gibi şikayetlerle kendini gösteren Kronik Obstüriktif Akciğer Hastalığı (KOAH), dünyada ölüm nedenlerinde 6. sırada yer alan son derece önemli bir sorun. Hastalığın ortaya çıkmasındaki en önemli risk faktörü olarak sigara gösteriliyor. Temelde amfizem ve kronik bronşit olarak iki tipi bulunuyor. Ancak hastaların çoğunda amfizem nedeniyle akciğerlerinde hava hapsi oluşarak ciddi nefes darlığı gelişiyor. Hastanın günlük işlerini bile gerçekleştirmesini zorlaştıran bu durum tedaviyi zorunlu hale getiriyor" ifadelerini kullandı. Sözlerini sürdüren Tatar şöyle konuştu:

"Hasta eğer sigara kullanıyorsa öncelikle bırakılması sağlanıyor. Sonrasında ise soluk aldırma cihazı tedavileri ve gerektiğinde ise devamlı oksijen tedavisi ile hastalara yardımcı olunuyor. Bu tedavilerin yanında, hava hapsi yoğun olan hastalarda ameliyat ile hacim küçültme işlemi yapılabilse de taşıdığı yüksek risk nedeniyle çok fazla tercih edilmiyor. Ameliyat ile yapılan hacim küçültme yerine günümüzde bronkoskop yardımıyla sarmal ve valf yöntemlerinin başarıyla uygulanıyor."

Tel sarmallarla tedavi yapıldığını belirten Tatar, "Bu yöntemle tel adı verilen sarmallar ile tedavi için uygun bulunan hastanın çalışmayan akciğer kısımları kapatılıyor. Böylelikle çalışan kısımlar daha da fazla çalışabilecek alan buluyor ve akciğer kapasitesi iyileşiyor. Bu yöntemle özellikle amfizematöz ağır KOAH’ı olan hastalar tedavi ediliyor. Eğer sağ kalp yetmezliği geliştiyse veya diğer akciğer bölümlerinde bronşektazi gibi harabiyet oluşmuş ise bu yöntem uygulanamıyor. İşlem esnasında 1 akciğere 10-12 adet tel takılıyor. Tedavi sonrasında hastalarda kısmi iyileşme sağlansa da hastalığın tamamen ortadan kalktığını söylemek doğru değil.  Ancak, hastalara nefes darlığında ve yürümede düzelme kazanımı sağlanabiliyor. Bu da hayat kalitesini iyileştiriyor. İşlem sonrasında ilaç tedavisine devam ediyor. Ancak, alevlenme yaşama riskleri sürdüğü için enfeksiyonlara karşı önlem alarak hekimlerine düzenli kontrole gitmelerini öneriyoruz” şeklinde konuştu.

Şemsiye yöntemiyle lobların ağzının kapatıldığını kaydeden Tatar, "İşlem sırasında akciğer loblarının ağzı şemsiye benzeri kapakçıklar yerleştirilerek kapatılıyor. Bu sayede akciğerin sağlıklı kısımlarının daha fazla çalışabilmesi için uygun alan oluşturuluyor. Böylelikle akciğer kapasitesi kısmen de olsa iyileşiyor. Bu yöntem de sarmal yöntemi gibi özellikle amfizematöz ağır KOAH’ı olan hastalarda uygulanabiliyor. Eğer hasta fayda görecek ise tedaviye yanıt günler içinde ortaya çıkıyor. KOAH hastalığı kesin olarak iyileşmese de ilerlemesi yavaşlatılıyor ve hastanın yaşam kalitesi artıyor" diye konuştu.

Hastalara uyarılarda bulunan Tatar, "Her iki yöntemi başarıya götüren en önemli unsur doğru hastaya doğru şekilde uygulamaktır. Bu aşamada yapılan solunum fonksiyon testinde hava hapsinin belirgin olması gerekiyor. Ayrıca tomografi sonuçları da amfizemi göstermeli. Bununla birlikte işlemin yapılacağı hastada sağ kalp yetmezliği bulunmamalı ve geriye kalan akciğer kısımları da zedelenmemiş olması gerekiyor. En önemli noktalardan biri de hastanın kesinlikle sigara içmiyor olması gerekiyor. Uygulamadan en az 8 hafta önce sigaranın bırakılmış olması gerekiyor" ifadelerini kullandı.

FOTOLU

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!