Koroner arter hastalığında girişimsel tedavi

Koroner arter hastalığının etkili tedavisinin hastalıktan korunma olduğunu kaydeden Taştan, hastalığa karşı koruma bilincinin geliştirilerek erken yaşlarda yaşam tarzı düzenlenmesi yapılması gerektiğini vurguladı. Koroner arter hastalığının klinik düzeyde tespitinden sonra çeşitli tedavilerin uygulanabildiğini dile getiren Taştan, “Temel tedavi, diyet ve egzersizle desteklenen ilaç tedavisidir. Hastalığın daha ilerlemiş formlarında girişimsel tedavi yöntemleri kullanılmalıdır. Günümüzde teknolojideki gelişme hızına paralel olarak her geçen gün cerrahi tedavi zorunlulukları azalmaktadır. Girişimsel kardiyoloji alanındaki balon kateter ve stentlerdeki ilerlemeler, zorluk derecesi yüksek hastaların da tedavisini mümkün kılmaktadır. Ciddi damar hastalıkları balon anjiyoplasti ve koroner stent uygulamasıyla tedavi edilebilmektedir. Koroner stentlerin darlık oluşturan damar bölgelerine kateterler vasıtasıyla yerleştirilmesiyle darlıklar tamamen giderilebilmektedir” dedi.

DİYET VE EGZERSİZ ÖNEMLİ

Koroner stentlerin yerleştirildikleri damar bölgelerinde farklı oranlarda hastalığın tekrar oluşabildiğini belirten Taştan, “Damar çapının küçük olması, hastalıklı damar bölgesinin uzun olması, diyabet, kolesterol yüksekliği, sigara, diyet ve egzersize uymamak, hastalığın tekrarlanmasının sık rastlanan nedenleridir. Bu yüzden koroner arter hastalığının tedavisinde diyet, egzersiz ve ilaç tedavisine uyum kritik önem taşımaktadır” diye konuştu. Stentlerdeki daralmanın olası tekrarının engellenmesi için içi ilaç kaplamalı stentler geliştirildiğini belirten Taştan, şu bilgileri verdi: “Stent üzerine özel tekniklerle yerleştirilmiş ve hastalıklı damar bölgesine belirli bir süre salgılanan ilaçlarla hastalığın baskılanması amaçlanmıştır. Stent üzerindeki ilaç hastalıklı bölgeye salgılanarak, burada hücre çoğalmasını engellemektedir. Özellikle damar çapı küçük uzun segment hastalıklı lezyonlarda ilaçlı stentlerin yeniden daralma oranı normal stentlerin daralma oranından belirgin bir farkla daha düşüktür. Stent kaplama teknolojisinin gelişmesi ve daha güvenilir ilaçların kullanılması, ilaçlı stentlerin üstünlüğünü artırmıştır. İlaçlı stentlerin gelişmesi, yaygın damar hastalığı olan hastalarda cerrahi gereksinimi azaltmıştır. Tam tıkalı damarların ve uzun segment daralmış damarların tedavisini mümkün kılmıştır. Yakın zamanda eriyebilen ilaç kaplanmış stentler kullanıma girecektir. Tekrarlayan girişimler ve operasyonlar açısından daha güvenli uygulamalar yapılabilecektir. Unutulmamalıdır ki en etkili, en güvenilir ve en masrafsız koroner arter hastalığı tedavisi, hastalıktan korunmadır.”