Kemik hastalıkları ve kırık riskini azaltmak mümkün
Güncelleme Tarihi:
KALSİYUM, D vitamini, K vitamini, fosfor ve magnezyumdan zengin gıdaların kemik gelişimini ve sağlığını olumlu etkilediğini söyleyen Dr. Burak Önvural, kemikleri güçlendiren besinler hakkında, “İlk başta hepimizin aklına süt, yoğurt ve peynir üçlüsü gelir. Ancak kemik için yararlı gıdaları bunlarla sınırlamak tabii ki mümkün değil. Sardalya, somon, ton gibi gri etli ve yağı yüksek balıklar; ıspanak, enginar, yeşil ve kırmızı biber, bamya, brüksel lahanası, brokoli, domates gibi sebzeler; muz, kuru üzüm, portakal ve greyfurt gibi meyveleri dengeli ve günlük besin ihtiyacı dağılımına göre tüketmek sağlıklı bir kemik gelişimi için çok önemli” değerlendirmesinde bulundu.
Bununla beraber kemik sağlığını kötü yönde etkileyecek durumlardan da kaçınmak gerektiğine vurgu yapan Dr. Önvural, “Yaygın olarak bilindiği üzere sigara kemik kalitesini düşüren, kemik yoğunluğunu azaltan ve kırık riskini artıran bir alışkanlık. Bunun yanında özellikle yüksek dozda kafein alınması, yeteri kadar kalsiyum alınmadan fosfor alınması da kemiklerde erimeye neden olur. Bu yüzden kaliteli bir kemik gelişimi sağlanabilmesi için kola ve türevi gazlı içeceklerin, kahve, çay, ve alkol tüketiminin sınırlandırılması kaçınılmaz” şeklinde konuştu.
ORTOPEDİ ve travmatoloji uzmanı Dr. Burak Önvural, “Son 10 yılda kök hücreyle ilgili temel bilim araştırmaları ve klinik deneyler giderek artış gösterdi. Şu an kök hücre biyolojisiyle ilgili bilgi seviyemiz oldukça ileri bir noktada. Birçok farklı ortopedik durumda kök hücrelerin uygulanabileceği görüldü. Ve bu uygulamaların erken dönem sonuçları oldukça yüz güldürücü. Kök hücrelerin kolay ORTOPEDİ ve travmatoloji uzmanı Dr. Burak Önvural, “Son 10 yılda kök hücreyle ilgili temel bilim araştırmaları ve klinik deneyler giderek artış gösterdi. Şu an kök hücre biyolojisiyle ilgili bilgi seviyemiz oldukça ileri bir noktada. Birçok farklı ortopedik durumda kök hücrelerin uygulanabileceği görüldü. Ve bu uygulamaların erken dönem sonuçları oldukça yüz güldürücü. Kök hücrelerin kolay elde edilebilir olması da klinik kullanımlarını giderek artırıyor. Şu anki bilgi birikimimizle söyleyebiliriz ki travma (kırıklar), tümör ya da enfeksiyona bağlı kemik ve kıkırdak kayıplarının iyileştirilmesinden sinir, tendon ve bağ dokularının iyileştirilmesine kadar uzanan geniş bir yelpazede kök hücre tedavilerinden yararlanılabiliyor. Bu uygulamalar ortopedik hastalıkların tedavisinde yeni yaklaşımların geliştirilmesine imkan veriyor ve gelecekte doktorların farklı bakış açısıyla hastalıklara yaklaşmasını sağlayacak. Geleneksel tedaviler her zaman yaş gruplarına, mesleklere ya da hasta beklentilerine cevap veremiyor. Bu yüzden hastaya özel tedavi stratejileri oluşturulmaya ve tedaviden alacakları sonuç iyileştirilmeye çalışılıyor. İşte bu nedenle son yıllarda doku mühendisliği ve kök hücre gibi tedavileri içinde bulunduran rejeneratif tıp uygulamalarının kullanımı giderek artıyor” diye konuştu.
SONUÇLAR YÜZ GÜLDÜRÜYOR
Eklem ve kıkırdak ha-sarı olan birçok hastaya kök hücre uygulanabildiğini kaydeden Dr. Önvu-ral, bazı özel durumlarda kök hücre uygulamasından kaçınmakta faydanın olduğunu belirtti. Aşırı alkol ve sigara tüketiminin kök hücre etkinliğini azaltacağını vurgulayan Dr. Burak Önvural, “Yeni hücreler için ölümcül ola-cağından işlem öncesi ve sonrası en az 2 hafta boyunca hastalardan alkol ve sigara tüketmemeleri istenir. Kök hücre birçok hastada güvenle uygulanıyor ve yüz güldürücü sonuçlar veriyor. Gelecekte belki de ameliyatlar tarih olacak ve biz ortopedist-ler sadece doku düzeyinde tedavilerle hastaların eklem rahatsızlıklarına çare olmak için çalışıyor olacağız” dedi.