Bir şifa bulma hikayesi

Güncelleme Tarihi:

Bir şifa bulma hikayesi
Oluşturulma Tarihi: Ocak 31, 2023 18:47

İLK kitabı ‘Senden Başla’ ile iyi bir çıkış yakalayan Reyhan İldaş, İzmirli okurlarıyla BeWater Kitabevi’nde bir araya geldi. Bir şifa bulma hikayesi ve danışanlarının hayatlarından kesitler sunduğu kitabıyla yazım dünyasına adım atan ThetaHealing koçluk eğitmeni ve kişisel gelişim danışmanı İldaş, okurlarına Senden Başla’yı yazma amacını anlattı, yaşanmış gerçek hikayelerden kesitler sundu, zihinsel iyileşmelerin yolunu açtı. ThetaHealing’in beyin ve vücuda artık gelecekteki olayları tahmin etmek, endişelenmek yerine ‘şimdi’de odaklanarak orada ‘an’da yaşamayı öğrettiğini belirten Reyhan İldaş, şöyle devam etti:

Haberin Devamı


SAĞLIKLI BİR BEDEN
“ThetaHealing tedavi edici bir yöntem olmasa da beyninizi tekrar programlamanızı sağlar. Bu da size yaşamınızı baştan oluşturabilme becerisi sunar. Meditasyonla hızla Theta beyin dalgasına geçen bilincimiz artık daha sabit, dengeli, takıntılı bir hayatta kalma yolunu bırakarak burada içsel olarak çocukluğumuzda ya da yaşamımızın bir döneminde oluşan sorunlara odaklanır. Burada bizi hala bu zamanda durduran ve ilerlememizi alıkoyan, kısıtlayan inanç programları bulunarak yerlerine yaşamda ilerlememizi sağlayan yepyeni inanç programları konulur. ThetaHealing meditasyonuyla dingin bir zihin yapısına dahil olduktan sonra sağlıklı bir beden yapısına da dahil olmuş olursunuz. Böylelikle ruh-beden-zihin üçlemesiyle tam ve bütün olarak yaşamda kendi seçimlerinizle istediğiniz alanda yer alırsınız.”

Haberin Devamı

Bir şifa bulma hikayesi

Türkiye’de pandemiden bu yana online olarak Zoom'dan gerçekleşen uluslararası geçerliliği olan ThetaHealing ve ICF onaylı akreditasyon Koçluk eğitimlerini vermekte olan Reyhan İldaş Göktürk ve İzmir' de bulunan ofislerinde de ayrıca hizmet vermektedir.


 
SUYUN ENERJİSİ
“GÜNLÜK hayatta yaşamış olduğumuz olaylarla ya da karşılaştığımız kişilerle etkileşim içinde olmamız bazen baş ağrısı, isteksizlik, yorgunluk, çarpıntı gibi bazı fiziki semptomlar yaşatır” diyen Reyhan İldaş, şu önerilerde bulundu: “Aura bedenimizin etrafında gözle görünmeyen enerji bedenimizdir ve katmanlar halinde yer alır. Buradan ilk etapta bize doğru gelen olumsuz düşünceler ya da olumsuz hisler birçok şekilde auramızda yırtıklar veya kaçaklar oluşturabilir. Bu yırtıklar ve kaçaklar neticesinde negatif olarak dışarıdan gelen hisler, düşünceler ve duygular bedenimize doğru yer alır. Birkaç dal ada çayını toprak bir kapta yakarak hem kendi çevrenizde, hem de eviniz de dolaştırarak enerji akışını değiştirebilirsiniz. Tuzlu su ve sirkeli suyla banyo yapmak da auramızı temizlemenin en kolay yollarından biri. Gün içinde yapılan banyolar dahi enerjinizi tekrar nötralize hale getirir. Özellikle duştan akan suyun üzerinizdeki negatifleri aldığını, suyun muhteşem enerjisiyle akıp gittiğini düşünün ve hissedin.”


 

Haberin Devamı

ZİHNİNİZİ EĞİTİN
“ANDA kalmak hem bu kadar önemliyken, hem de neden bu kadar zor olabilir?” sorusuna da açıklık getiren Reyhan İldaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çünkü zihninizin parçalarını toplamak kolay değil. Anda kalabilmek için öncelikle zihninizi eğitmeniz gerekiyor. Geçmişte takılı kaldığınız olmuş olan olayları tekrar tekrar zihninizde canlandırmak ya da olmasını istediğiniz isteklerinize takılı kalmak sizin burada, anda olmanızı zorlaştırır. Anda kalmak için 5 duyunuzu kullanın (Bugüne kadar fark etmediğiniz duyularınızı kullanarak çevrenizdeki görüntüleri, tatları, kokuları, sesleri almaya başlayacaksınız. Kendinizi zorlamadan sadece olana odaklayarak hissedin), meditasyon halinde yemek yiyin (Yukarıda size örnekte verdiğim gibi yemeğinizi bir ahenkle yiyin. Televizyon ya da video açarak izlediğiniz zaman yemeğin tadını ve sizde uyandırdığı hissi bırakmış olacaksınız), çevrenizde olan küçük şeylere dikkatinizi yoğunlaştırın (Belki çok küçük bir şey ama sizi orada bir anda duygu modunuzu değiştirecek bir olay olacaktır. Evimizdeki kedilerimiz bizim için birer eğlencedir. Aniden banyoya girdiğimde lavobanın içinde uyuyan kedim ya da dolabın kapağını açtığımda içinde yatan kedilerim benim o anda içimdeki duygularla temas etmemi sağlar. Onları yerlerinden asla kaldırmam ve çıkarmam. Onlara baktıkça daha da çok keyif alırım. Bir lokantaya gittiğinizde yanınızda beliren köpekler ya da çocuklar sizin duygu ayarlarınızı yerlerine getirirler), gülümsemeyi alışkanlık haline getirin (Hepimizin bulunduğumuz coğrafyadan dolayı zorluklarla karşılaşma olasılıkları çok fazla olabiliyor. Ama yaşam sizin için bir hediye. Çevrenizde olan bitene değil kendi içinizdeki duyguya odaklanın. Gördüğünüz herkese, hayvanlara kuşlara sabah ‘merhaba’ diyerek gülümseyin. Karşılık veren ya da vermeyene takılmadan sadece siz kendiniz için gülümseyin. 2 dakika yüzünüze gülümseyen bir tavır yerleştirdiğinizde bakın bakalım duygunuz dahi nasıl değişecek), aynı anda birden fazla iş yapmayın (İş hayatında ya da evde çok yoğun olabilirsiniz. Ama herkesin bir derecesi vardır. Sizler bu sınırlarınızı bilerek ve koruyarak hareket edin. Zihninizin bu kadar dağınık olmasıyla birlikte tam ve yerinde bir performans sergilemeniz mümkün değildir), geleceğe endişelenme ve geçmişe takılı kalma alışkanlığından vazgeçin (Bunun için size basit bir yol öğreteceğim. Böyle bir anı geldiğinde tersten isimleri tekrar edin. Ta ki o düşünce gidene kadar. Endişe ve geçmiş sizi burada anda olmaktan alıkoyar. Bundan dolayı anın tadını alabilmek için olanı değiştiremeyeceğinizi ama olacak olan içinde azim ve gayretle hareket edebileceğinizi kendinize öğreterek yaşamın tadını çıkarın). Hatırlayın ki geri dönmeyen tek şey zamandır.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!