En büyük beklenti aşının bulunması

Güncelleme Tarihi:

En büyük beklenti aşının bulunması
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 02, 2020 17:37

COVID-19 Virüsü dünyada etkisini azaltarak sürdürüyor. Hepimizin endişeli olduğu bu dönemi, tamamen atlatabilmemiz için uyarılara kulak vermemiz gerekiyor. Alınan korunma tedbirlerine özenle uyalım. Hürriyet Bursa olarak, ‘Yeni Normal’ süreci hakkında iş ve cemiyet hayatının tanınmış isimleriyle bir yazı dizisi hazırladık. Bu süreçten nasıl çıkacağımız çok önemli. Birlikte başarmak dileğiyle.

Haberin Devamı

Dr. Dt. ASİYE PAMPU: ORTODONTİ UZMANI

En büyük beklenti aşının bulunması

(kızı) Zeynep, (oğlu) Arda, (eşi) Alper Pampu

Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

1978 yılında Bursa İnegöl’de doğdum. İlk, orta ve lise öğrenimimi İnegöl de tamamladım. 1996 yılında girdiğim Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nden 2001 yılında mezun oldum. Aynı yıl Atatürk Üniversitesi Ortodonti Anabilim Dalı’nda doktora eğitimime başladım. 2007 yılında uzmanlığımı tamamlayarak Bursa’ya döndüm ve kendi kliniğimi açtım. Halen kliniğimde hastalarıma ortodonti alanında hizmet veriyorum.

‘İKİ ÇOCUK ANNESİYİM’

Ulusal ve uluslarası bilimsel etkinlikleri takip etmek ve güncel ortodontik yaklaşımları kliniğimde uygulamak suretiyle çok sevdiğim mesleğime devam ediyorum. Özel hayatımda ailemle vakit geçirmekten, spor yapmaktan ve seyahat etmekten keyif alıyorum. Ağız Diş ve Çene Cerrahisi Uzmanı Dr. Alper Pampu ile evliyim. 2 çocuk annesiyim; oğlum Arda 9 yaşında, kızım Zeynep ise 4 yaşında.

COVID-19 vaka sayısı ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Uzun geçen karantina dönemi sonrasında, halkımızda kısıtlı yaşamak noktasında bir bıkkınlık oluşmaya başladı. Bunun bir sonucu olarak da maalesef tedbirlere ilişkin hassasiyetler azaldı. COVID-19 ile mücadelede altın standart, halen doğru maske kullanımı ve sosyal mesafenin korunması olarak tanımlanıyor. Sosyal mesafe kuralından verilen tavizlerin, maskenin doğru ve yerinde kullanılmayışının illerdeki vaka artışında rol oynadığını düşünüyorum.

Haberin Devamı

‘Yeni Normal’de bizi neler bekliyor? Süreç uzayabilir mi?
Bilimsel ve sosyal veriler, daha uzun bir süre pandemi normali çerçevesinde yaşayacağımızı gösteriyor. Eğer virüs aynı etki ile bulaş oluşturmaya devam eder ise; her bireyin, her mesleğin ve her sektörün yeni normal kavramını kendi adına oluşturması gerekiyor diye düşünüyorum. En büyük beklenti olan aşı çalışmalarının tamamlanması ve aşının piyasaya sürülmesi seçeneği, bir yıldan önce mümkün görünmüyor. Ayrıca aşı üretilse de, virüs mutasyona uğradığı için, ne derece etkili olacağı soru işaretli olarak kalıyor. En iyi senaryo ise virüsün hastalık yapma gücünün azalması ve kendiliğinden yok olması şeklinde karşımıza çıkıyor. Tüm bunlar konusundaki belirsizlik halen devam ediyor.

Pandemi sürecindeki 2,5 aylık karantina dönemini nasıl geçirdiniz?
Ben normal hayatımda da zamanı planlayarak yaşamayı tercih ediyorum. Karantina döneminde olabildiğince zamanı doğru kullanarak, zorunlu olan bu süreci verimli hale getirmeye çalıştım. Hemen her gün aynı etkinlikleri belirli bir düzende uyguladım. Sabah yürüyüşleri yaptım. Yoğun iş temposunda en büyük şikayetlerimizden biri çocuklarımızla geçen zamanların kısıtlı olmasıydı. Karantina günlerini bu anlamda fırsata dönüştürerek, eşim ve ben çocuklarımıza bolca zaman ayırdık; onlarla kaliteli ve keyifli vakit geçirdik. Bilimsel eğitimlerimizin online olarak devam etmesi çok büyük kazanımdı ve olabildiğince mesleki sunumları takip etmeye çalıştım. Herkes gibi ben de içsel bir yolculuk yaptım; hayatımdaki eksikliklerin ve hatta fazlalıkların farkına vardım. Kitaplar okudum. Yoğun bir hayat temposundan sonra, dingin ve sakin kalabilmenin hazzını yaşadım. Benim için bu süreçteki tek olumsuzluk, sürecin ilerleyişine ilişkin belirsizlik ve önümüzü göremeyişimiz oldu.

Haberin Devamı

En büyük beklenti aşının bulunması
‘ÖZVERİYLE ÇALIŞTILAR’

Ülkemizde tıp seviyesi bu arada kendini kanıtlamış oldu mu?
Türkiye de sağlık sektöründe hizmet veren tüm hekimlerimiz, bilimsel anlamda oldukça iyi bir seviyedeler. Tabi ki bu günümüzün başarısı olduğu kadar, uzun yıllardır tıp alanında çalışmalar yapmış ve yapmakta olan kıymetli hocalarımızın bilgi ve hizmet birikimlerinin bir sonucu olarak karşımıza çıkıyor. Yaşanan COVID-19 pandemisinde de hekimlerimizin tüm donanımlarını doğru biçimde kullanarak süreci doğru idame ettiklerini ve başarılı bir sınav verdiklerini düşünüyorum.

‘ÖZVERİYLE ÇALIŞTILAR’

Salgın da en çok yorulan branşlar hangileri ?
Salgın sürecinde tüm hekimlerimiz ve onlara eşlik eden sağlık personelimiz hakikaten çok büyük bir fedakarlıkla çalıştılar. Özellikle COVID-19 tanısı konmuş hastalarımızın tedavisini üstlenen enfeksiyon hastalıkları ve göğüs hastalıkları branşları; yoğun bakım ünitelerindeki hastalarımızın takibini yapan yoğun bakım uzmanı hekimler, anestezi uzmanları ve bu birimlerdeki sağlık personeli biraz daha yoğun çalışmak durumunda kaldılar. Ancak genel anlamda pandemi hastanelerindeki tüm branşlarımız teşhis ve tedavi kademelerinde özveriyle yer aldı.

Haberin Devamı

Normal cerrahi müdahaleler ne zaman başladı?
Tıp terminolojisinde elektif olarak adlandırılan, zorunlu olmayan cerrahi müdahalelerin yapılmasına haziran ayında başlandı. Tabi pandemi hastanesi olarak belirlenen kurumlarda, COVID-19 vaka sayısındaki artışlara göre öncelikler yine değişkenlik gösterebiliyor.

Koronovirüsten sonra teknolojik ve ekonomik gelişmelerle yeni bir dünyaya adım atacağımız çokça konuşuluyor. Sizin düşünceleriniz?
Hepimizin kabul ettiği üzere, pandemi sonrası artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Salgın döneminde zorunlu olarak geçiş yaptığımız sanal ve dijital dünya, salgın sonrasında da normalimiz olarak karşımıza çıkacak. Salgın döneminde bilimin ne kadar önemli bir güç olduğunu her alanda tecrübe ettik. Teknolojik gelişmelerin bize sunduğu yenilikler ile ise, sanal ortamlarda bir araya gelebildiğimizi, toplantılar ve eğitimler yapabildiğimizi keşfettik. Tüm bunlar, önümüzdeki yeni dünya düzeninde de somut varlıklarımızın bulunduğu platformlar yerine, sanal ortamlarda bir araya gelerek programlarımızı yürütebileceğimizi gösteriyor. Yeni düzende insan gücünün yerini, biraz daha makinelere bırakması ve robotik teknolojilerin kullanılması öngörülüyor.
Ekonomik anlamda ise, özellikle ulaşım konusunda yaşanan aksaklıklar ile, üreterek kazanmanın ne kadar önemli olduğu bir kez daha kanıtlanmış oldu. Yeni ekonomik düzende üretici olabilecek toplumların daha rahat ayakta durabileceğini düşünüyorum.

Haberin Devamı

İnternet üzerinden yapılan canlı yayınlarla ilgili düşünceleriniz?
İnternet üzerinden yapılan canlı yayınların hem iletişimde, hem sosyokültürel anlamda, hem de bilime erişimde bizi canlı tuttuğunu düşünüyorum. Online programlar sayesinde görmediğimiz müzeleri sanal ortamlarda gezip, çok kıymetli sanatçıların farklı ortamlardan yayınlarına erişebildik. Ayrıca mesleklerimiz ve ilgi alanlarımız adına; önem verdiğimiz isimleri dinleme fırsatı bulabildik. Diğer yandan, güncel duruma ilişkin bilgileri farklı platformlardan takip etme olanağını yakaladık. Dolayısıyla bu canlı yayınların çok faydalı olduğu kanaatindeyim.

Ülkemizde yeni koronavirüs hastalık riski var mı?
Maalesef ülkemizde ve dünyada, yeni koronavirüs halen risk faktörü olarak varlığını devam ettiriyor.

Haberin Devamı

Herkesin yakındığı ‘zamanım yok kavramı’ hakkında düşünceleriniz?
Buradaki en önemli kavramın zamanı etkin kullanmak olduğunu düşünüyorum. Önümüzdeki programlarımızı, doğru öngörür ve doğru zamanda yürürlüğe koyar isek, hem aile hayatımızda hem sosyal hayatımızda hem de iş yaşantımızda kendimize ait zamanları oluşturabileceğimizi düşünüyorum. Ancak bazen hayat kontrolümüzde olmayabiliyor ve yetişebileceğimizi düşündüğümüz programlarımıza ani gelişmeler nedeniyle aksayabiliyor. Bu da bizim kendi adımıza oluşturmak istediğimiz zamanları kısıtlayabiliyor.
Ancak genel anlamda kendimizi iyi tanır ve kapasitelerimiz ölçütünde öngörülerde bulunursak, zamanı doğru yönetebileceğimizi düşünüyorum.

Son olarak yaz tatili planlarınızda hastalık nedeniyle değişiklik yaptınız mı?
Pandemi koşullarına ilişkin gerekli düzenlemelerin yapıldığı, sosyal mesafenin korunabileceği alanlarda tatil yapılabilir diye düşünüyorum. Eşim ve ben daha önce organize etmiş olduğumuz tatil planımızı iptal ettik. Mevcut durumu dikkate alarak yeni tatil yerimizi ve zamanımızı elimizden geldiğince titiz değerlendirmeler ile planlamaya çalıştık. Bu değerlendirmede en önemli kriterlerimiz, çocuklarımızın beklentileri ve gidilecek yerin pandemi koşullarındaki düzenlemeleri oldu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!