OSB Başkanı Bahar'dan çek yasası uyarısı

Güncelleme Tarihi:

OSB Başkanı Bahardan çek yasası uyarısı
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 31, 2016 12:52

OSB Başkanı Bahar'dan çek yasası uyarısı

Haberin Devamı

 

ANTALYA, (DHA) - ANTALYA Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Başkanı Ali Bahar, yeni çek yasasının mevcut sıkıntıları çözmeyeceğini, aksine yeni sorunlar doğuracağını söyledi.

Antalya OSB Başkanı Ali Bahar, TBMM Genel Kurulunda kabul edilen karşılıksız çeke hapis cezası, çek hesabı açtırmak isteyenlerin bankaya adli sicil kaydı vermesi gibi konuları kapsayan yeni çek düzenlemesinin uygulanabilir olmaktan uzak olduğunu söyledi. Başkan Bahar, "Çek kanununun değişen 5'inci maddesi incelendiğinde karşılıksız çekle ilgili keşideciye hapis cezası verilmesi suretiyle, kulağa hoş gelen sempatik bir çözüm üretildiği iddia edilse de yasal düzenleme detaylı olarak irdelendiğinde bir çözüm olmadığı açık bir şekilde görülecektir" dedi.

Yasanın karşılıksız çek düzenlenmesi halinde 1500 güne kadar adli para cezasına hükmolunmasını mümkün kıldığına işaret eden Bahar, kanunun zor durumda olduğu için çekini ödeyemeyenlere ekstra bir mali yük getirdiğini ve bu durumun işleri daha da içinden çıkılmaz bir hale sokacağını iddia etti. Bahar, "Karşılıksız çek keşide ettiği için aleyhine dava açılan keşideciye öncelikle ilave para cezası verilmekte, buna faizler ve masraflarda eklenmekte, söz konusu adli para cezası ödenmezse kamuya yararlı bir işte çalıştırılmaksızın doğrudan hapis cezasına çevrilmektedir" diye konuştu.

Suçun takibinin şikayete bağlı olması sebebiyle, hakkında ceza çıkan keşideci için yapılacak olan şeyin alacaklı ile anlaşıp şikayetten vazgeçmesini sağlamak veya bu para cezasını ödemek ya da hapis yatmak olduğunu anlatan Ali Bahar, "Çekin üzerinde yazan meblağı ödeyemeyen bir kişi ya da şirketin ilaveleri ile birlikte borcun tamamını nasıl ödeyeceği, sorulması gereken asıl soru ve asıl sorundur" dedi.

'AHM TAZMİNATA HÜKMEDEBİLİR'

Kanunun, hukukun temel ve evrensel ilkeleri ile bağdaşmayan yönleri olduğunu da savunan Bahar, şöyle konuştu:

"Ekonomik suça ekonomik ceza prensibi kuralına çelişmek suretiyle tekrar hürriyeti bağlayıcı ceza verilmesi hukukun temel ve evrensel ilkelerine aykırılık teşkil eder. Bu şartlar içerisinde verilecek mahkumiyetlerin mahkemeler aracılığı veya bireysel başvurularla Anayasa Mahkemesi'ne gönderilmesi durumunda anayasanın 38'inci maddesi 7'nci fıkrasında belirtildiği üzere 'Hiç kimse, yalnızca sözleşmeden doğan bir yükümlülüğü yerine getirememesinden dolayı hürriyetinden alıkonulamaz' hükmüne aykırılıktan maddenin iptali gündeme gelecektir. İmzalamış olduğumuz uluslararası anlaşmalar çerçevesinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nden de devlet aleyhine birçok tazminata hükmedilmesine gebe bir durumdadır."

'BANKALAR ELİNİ TAŞIN ALTINA SOKMALI'

Sorunun çözülmesi için bankaların da elini taşın altına sokması gerektiğini vurgulayan Bahar, şunları kaydetti:

"Bankalar çek defterinin verilmesi sırasında ellerini taşın altına koymalı, örneğin çek yaprağının değerinin birkaç kat yükseltilmesi ve daha iyi istihbarat yapılması önemlidir. İlaveten çekin kredi sağlayıcı bir finansman aracı olduğu unutulmamalıdır ancak bu yasayla finansman derinliğinin de azaltıldığı görülmektedir. Ekonomik ve yatırımsal cazibenin artırılması için finansman nezdinde projeye finansman, doğru cariye finansmanı gibi kredilerin önünün açılması, artık sistemin tamamının gündeme gelmesi gereken çözümlerdir. Yani asıl çözüm reel sektörün yatırım ve işletme finansmanı imkanlarının artırılmasıdır."

FOTOĞRAFLI

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!