El yazması Kur'an-ı Kerim'i "satmaya çalışan" 3 kişiye dava

Güncelleme Tarihi:

El yazması Kuran-ı Kerimi satmaya çalışan 3 kişiye dava
Oluşturulma Tarihi: Nisan 07, 2014 01:16

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 1839'dan kalma el yazması Kur'an-ı Kerim'i izinsiz satmaya çalışarak, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na muhalefet ettikleri öne sürülen 3 kişi hakkında 3'er yıla kadar hapis istemiyle dava açtı.

Haberin Devamı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 1839'dan kalma el yazması Kur'an-ı Kerim'i izinsiz satmaya çalışarak, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na muhalefet ettikleri öne sürülen 3 kişi hakkında 3'er yıla kadar hapis istemiyle dava açtı. Cumhuriyet Savcısı Abdulvahap Yaren'in hazırladığı iddianamede, 1 Kasım 2013'te Mamak Jandarma Komutanlığına telefonla yapılan ihbar üzerine, jandarma ekiplerinin, Ankara-Samsun karayolu Ortaköy kavşağında sanıklardan Hasan Burak Y'nin kullandığı, Selçuk Ş. ve Turgay Y'nin yolcu olarak bulunduğu aracı durdurduğu kaydedildi.
Jandarmanın, sorması üzerine Hasan Burak Y'nin, arka koltuktaki poşette Kur'an-ı Kerim bulunduğunu söylediği ve rızasıyla jandarmaya verdiği bildirilen iddianamede, sanığın, soruşturma aşamasında verdiği ifadelerde, "Kur'an-ı Kerim'i 4-5 ay önce aracına yolcu olarak binen yaşlı birinin hediye ettiğini, kaza-beladan korunmak için de aracında taşıdığını" söylediği aktarıldı.

Haberin Devamı

3 YIL HAPİS İSTENİYOR

Bilirkişi incelemesine göre, Sadullah Essabi tarafından yazıldığı belirtilen Kuran-ı Kerim'in 17,5x13 santimetre boyutunda, 4,5 santimetre kalınlığında, deri kapaklı, ciltli ve el yazması, tarihinin hicri 1254, miladi 1839 olduğuna yer verilen iddianamede, Kur'an-ı Kerim'in, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na göre, etnografik nitelikte kültür varlığı olduğuna dikkat çekildi.
Kanuna göre, bu tür kültür varlıklarının tescile tabi olmaksızın yurt içinde alınıp satılabildiği ancak yurt dışına çıkarılmasının Kültür ve Turizm Bakanlığının iznine bağlı olduğu belirtilen iddianamede, kanuna göre bu tür kültür varlıklarının ticaretinin izinle yapılabileceği, ancak satış yerlerinin, ulu orta, izinsiz çalışan mekanlar olamayacağı vurgulandı. İddianamede, sanıkların savunmalarında aksini beyan etmelerine rağmen Kur'an-ı Kerim'i satmaya çalıştıklarının anlaşıldığı ifade edilen iddianamede, sanıkların, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'nda düzenlenen, "ticareti yasak olmayan taşınır kültür varlıklarının izinsiz olarak ticaretini yapmak" suçundan 6'şar aydan 3'er yıla kadar hapse çarptırılmaları istendi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!