Ankara’da ekmek zammı semtlere göre uygulandı
Güncelleme Tarihi:
Fatma ORHAN/A.A.
Oluşturulma Tarihi: Kasım 12, 2007 00:00
Tüketici Dernekleri Federasyonu’nun boykot çağrısı fırınları fazla etkilemedi. Başkent Unlu Mamüller Üretim ve Personel Müdürü Ünal Boyraz, "Zam kararı Çankaya bölgesinde uygulandı, Keçiören, Yenimahalle, Abidinpaşa, Mamak gibi semtlerde uygulanmadı" dedi.
TÜKETİCİ Tüketici Dernekleri Federasyonu’nun (TÜDEF) zam uygulamasını protesto için ekmekte boykot uygulanması çağrısı fırınların üretimini fazla etkilemezken, fırınların, zam kararını alım gücü yüksek semtlerde uyguladığı, alım gücü daha düşük semtlerde ise uygulamayamadığı öğrenildi. Ankara’da ekmek üreten bazı fırınlardan edinilen bilgiye göre, fırınlar, ekmek üretim rakamlarını önceki günlere göre değiştirmedi. Yetkililer, satışlar konusunda da sorun yaşandığına dair bir geri dönüş olmadığını söylediler.
Ata ekmeğin patentli üreticisi Başkent Unlu Mamuller’in Üretim ve Personel Müdürü Ünal Boyraz, günde ortalama 45 bin ekmek ürettiklerini, TÜDEF’in boykot çağrısına karşın, bugün üretim rakamında bir değişiklik yapmadıklarını, satışlar konusunda da bir sorun yaşanmadığını kaydetti. Boyraz, Ankara Fırıncılar Odası’nın zam kararını 1 Kasım’da uygulamaya başladıklarını, ancak, bir çok fırının özellikle Keçiören, Yenimahalle, Abidinpaşa, Mamak gibi semtlerde zam kararına uymaması, rekabet nedeniyle zam kararını geri çekmek durumunda kaldıklarını anlattı. Boyraz, halen, halkın alım gücünün daha iyi olduğu Çankaya, Çayyolu gibi semtlerde ekmeğin zamlı fiyattan, Yenimahalle, Mamak, Abidinpaşa, Keçiören gibi semtlerde ise eski fiyattan satılmaya devam ettiğini bildirdi.
300 GRAM OLACAK : Ayrıca, ekmek tebliğinde yapılacak değişiklik ile de halk tipi ekmeğin gramajının, ekonomik üretimi sağlamak amacıyla 300 gram olarak belirlenmesi öngörülüyor. Tebliğ taslağına göre, buğday unundan tekniğine uygun olarak "tam buğday ekmeği" üretilecek. Kepekli ekmekte, buğday ununa en az yüzde 10, en fazla yüzde 30 kepek ilave edilecek. Kepekli ekmek üretiminde, gıda amaçlı üretilen buğday ve yulaf kepeği kullanılacak. Çavdarlı ekmekteki çavdar unu katkısı, yüzde 30’dan az, yüzde 50’den fazla olmayacak. Çavdar ekmeğinde, çavdar unu ile birlikte, istendiğinde çavdar kırması veya çavdar ezmesi de kullanılabilecek. Yulaflı ekmekte, buğday ununa en az yüzde 15 oranında yulaf unu, istenildiğinde yulaf ezmesi, yulaf kepeği, yulaf kırığı veya bunların karışımı ilave edilebilecek. Mısırlı ekmekte, buğday ununa en az yüzde 20, en fazla yüzde 50 oranında mısır unu eklenecek. İstendiğinde mısır irmiği de kullanılabilecek.
ÖZELLİKLERİ BELİRTİLECEK: Karışık tahıl ekmeğinde en az 3 çeşit tahıl buğday ununa katılacak ve katılacak diğer tahılların oranı, yüzde 5’ten az olamayacak. Karışık tahıl ekmeğine, yüzde 5’ten az olmamak üzere mısır, arpa, yulaf, çavdar, pirinç, triticale unları, kırmaları veya ezmelerinden en az üçü ilave edilecek. Bir veya birden çok tahıl unu, tahıl ezmesi, tahıl kırması, tahıl irmiği, buğday veya arpadan elde edilen malt unu, soya unu, bitkisel yağ, süt ve süt türevleri, bitkisel lif ve diğer çeşni maddeleri ilave edilerek üretilen ekmekler ise diğer ekmek çeşitleri olarak nitelendirildi. Ekmekte, çeşni maddesi olarak sert kabuklu meyveler, kurutulmuş meyveler, yağlı tohumlar, bal, çikolata gibi yenilebilir ürünler kullanılabilecek. Ekmek yapımı sırasında kullanılmasına izin verilen maddeler dışında diğer maddeler kullanılmayacak. Ekmek çeşitleri etiketlerinde, tanımlarda ifade edilen isimler ve un çeşitlerinin yüzde oranları belirtilecek. Diğer ekmek çeşitlerinin etiketlerinde ise ekmeğe özelliğini veren bileşenin ismi ve yüzde oranı verilecek. Ekmeğe, E 300 Askorbik asit dışında herhangi bir katkı maddesi katılmaz ise ekmek adı ile birlikte "katkısız" ifadesi kullanılacak.
Fiyat ve kalitede sorun var
Diğer taraftan halk tipi ekmekte zam tartışması sürerken, halkın sağlık ve damak tadı gibi diğer nedenlerle tercih ettiği "çeşit ekmeklerde" de fiyat ve kalite sorunu yaşanıyor. Halen bu ekmeklerde, gramaj ve içine katılan katkı maddeleri konusunda bir sınır bulunmuyor. Bu nedenle, her fırın, çavdarlı, kepekli, cevizli, zeytinli ekmeği istediği gramajda satarken, içine koyduğu, çavdar, kepek, zeytin, gibi katkıların oranını da kendi ayarlıyor. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ise tüketicinin yanıltılmasını önlemek için, "çeşit ekmekler" olarak adlandırılan ekmeklere katılacak tahıllara ilişkin alt ve üst limitler getirmeye hazırlanıyor. Kepek, yulaf ekmeklerinde katılabilecek tahıllara üst sınırın getirilmesi, tüketicinin korunması açısından önem taşıyor.
Ata ekmeğin patentli üreticisi Başkent Unlu Mamuller’in Üretim ve Personel Müdürü Ünal Boyraz, günde ortalama 45 bin ekmek ürettiklerini, TÜDEF’in boykot çağrısına karşın, bugün üretim rakamında bir değişiklik yapmadıklarını, satışlar konusunda da bir sorun yaşanmadığını kaydetti. Boyraz, Ankara Fırıncılar Odası’nın zam kararını 1 Kasım’da uygulamaya başladıklarını, ancak, bir çok fırının özellikle Keçiören, Yenimahalle, Abidinpaşa, Mamak gibi semtlerde zam kararına uymaması, rekabet nedeniyle zam kararını geri çekmek durumunda kaldıklarını anlattı. Boyraz, halen, halkın alım gücünün daha iyi olduğu Çankaya, Çayyolu gibi semtlerde ekmeğin zamlı fiyattan, Yenimahalle, Mamak, Abidinpaşa, Keçiören gibi semtlerde ise eski fiyattan satılmaya devam ettiğini bildirdi.
300 GRAM OLACAK : Ayrıca, ekmek tebliğinde yapılacak değişiklik ile de halk tipi ekmeğin gramajının, ekonomik üretimi sağlamak amacıyla 300 gram olarak belirlenmesi öngörülüyor. Tebliğ taslağına göre, buğday unundan tekniğine uygun olarak "tam buğday ekmeği" üretilecek. Kepekli ekmekte, buğday ununa en az yüzde 10, en fazla yüzde 30 kepek ilave edilecek. Kepekli ekmek üretiminde, gıda amaçlı üretilen buğday ve yulaf kepeği kullanılacak. Çavdarlı ekmekteki çavdar unu katkısı, yüzde 30’dan az, yüzde 50’den fazla olmayacak. Çavdar ekmeğinde, çavdar unu ile birlikte, istendiğinde çavdar kırması veya çavdar ezmesi de kullanılabilecek. Yulaflı ekmekte, buğday ununa en az yüzde 15 oranında yulaf unu, istenildiğinde yulaf ezmesi, yulaf kepeği, yulaf kırığı veya bunların karışımı ilave edilebilecek. Mısırlı ekmekte, buğday ununa en az yüzde 20, en fazla yüzde 50 oranında mısır unu eklenecek. İstendiğinde mısır irmiği de kullanılabilecek.
ÖZELLİKLERİ BELİRTİLECEK: Karışık tahıl ekmeğinde en az 3 çeşit tahıl buğday ununa katılacak ve katılacak diğer tahılların oranı, yüzde 5’ten az olamayacak. Karışık tahıl ekmeğine, yüzde 5’ten az olmamak üzere mısır, arpa, yulaf, çavdar, pirinç, triticale unları, kırmaları veya ezmelerinden en az üçü ilave edilecek. Bir veya birden çok tahıl unu, tahıl ezmesi, tahıl kırması, tahıl irmiği, buğday veya arpadan elde edilen malt unu, soya unu, bitkisel yağ, süt ve süt türevleri, bitkisel lif ve diğer çeşni maddeleri ilave edilerek üretilen ekmekler ise diğer ekmek çeşitleri olarak nitelendirildi. Ekmekte, çeşni maddesi olarak sert kabuklu meyveler, kurutulmuş meyveler, yağlı tohumlar, bal, çikolata gibi yenilebilir ürünler kullanılabilecek. Ekmek yapımı sırasında kullanılmasına izin verilen maddeler dışında diğer maddeler kullanılmayacak. Ekmek çeşitleri etiketlerinde, tanımlarda ifade edilen isimler ve un çeşitlerinin yüzde oranları belirtilecek. Diğer ekmek çeşitlerinin etiketlerinde ise ekmeğe özelliğini veren bileşenin ismi ve yüzde oranı verilecek. Ekmeğe, E 300 Askorbik asit dışında herhangi bir katkı maddesi katılmaz ise ekmek adı ile birlikte "katkısız" ifadesi kullanılacak.
Fiyat ve kalitede sorun var
Diğer taraftan halk tipi ekmekte zam tartışması sürerken, halkın sağlık ve damak tadı gibi diğer nedenlerle tercih ettiği "çeşit ekmeklerde" de fiyat ve kalite sorunu yaşanıyor. Halen bu ekmeklerde, gramaj ve içine katılan katkı maddeleri konusunda bir sınır bulunmuyor. Bu nedenle, her fırın, çavdarlı, kepekli, cevizli, zeytinli ekmeği istediği gramajda satarken, içine koyduğu, çavdar, kepek, zeytin, gibi katkıların oranını da kendi ayarlıyor. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ise tüketicinin yanıltılmasını önlemek için, "çeşit ekmekler" olarak adlandırılan ekmeklere katılacak tahıllara ilişkin alt ve üst limitler getirmeye hazırlanıyor. Kepek, yulaf ekmeklerinde katılabilecek tahıllara üst sınırın getirilmesi, tüketicinin korunması açısından önem taşıyor.