GeriSeyahat ŞEHİR KÖLESİSusuz kaldım. Homoseksüel yeni çağın uzay çöplüğünde çok sigara dumanı yuttum. Yapacak bir şey yok. Çok sigara dumanı yuttum. Birbirleriyle
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
ŞEHİR KÖLESİSusuz kaldım. Homoseksüel yeni çağın uzay çöplüğünde çok sigara dumanı yuttum. Yapacak bir şey yok. Çok sigara dumanı yuttum. Birbirleriyle

ŞEHİR KÖLESİSusuz kaldım. Homoseksüel yeni çağın uzay çöplüğünde çok sigara dumanı yuttum. Yapacak bir şey yok. Çok sigara dumanı yuttum. Birbirleriyle

ŞEHİR KÖLESİSusuz kaldım. Homoseksüel yeni çağın uzay çöplüğünde çok sigara dumanı yuttum. Yapacak bir şey yok. Çok sigara dumanı yuttum. Birbirleriyle sevişen erkekler arasında, pis bir post-modern görgüsüzlüğündeki köşe yazarında, gazetelerin suda eriyen fontlarında ve yağlı şairlerin ellerinde, bellerinde, durmak bilmeyen sözlerinde…ne yapacağımızı tam bilemediğimiz için kıçımıza girmiş demokrasi kılıcının üstünde… Fotoğraflar var elimde. Artık geçerliliği olmayan fotoğraflar. Bir şelale kenarında, bir teknede, illa ki güzel bir yerlerde. Güzel bir anda, güzel bir günde. Mal gibi durmuşum fotoğraflarda. Gülümsemişim. Pozlar vermişim. Sert bakmışım. Manalı gözükmeye çalışmışım. Bir adet rüyamın, aksak beyinciğimin, ödümün patladığının resmini bulamazsınız. Mutlululuğu çekebilir misin Abidin durumu eksik. Sanat eksik, sanat yani bu fotoğraflarda!Gerçekten de çok sigara dumanı yutmuşum. Bununla da beraber bir sürü alavere dalavere. Huysuz Virjin'in parıldak sahil beldesi eğlencelerinden mahrum kalmışım. Mavi boncuğumu havuzda düşürmüşüm. Bulamamışım. Amedeus filmini seyredememişim bir de. Requem'in acısı öyle sallantıda kalmış yani.Üstelik Atilla Taş ve Konyalım Yürü türküleri sinmiş üstüme. Bunun üstüne bir de entellektüel akımlar. Sürrealistler falan, sonra maalesef Camus, maalesef Breton. Requem falan vız geliyor, tırıs geçiyor velhasıl. Temizlemiyor katranı. Homoseksüel yeni çağın hiç bir şeye inanmayan arı kovanında. Böbreklerim çalışmıyor. Susuz kaldım. Susuzluğun resmini çekebilir misin Abidin diye kahkahalarla ölüyorum. Bir nevi sinir krizi. Bir nevi Prozac toplumu best-seller bunalımı mıdır nedir? Suni Margaux Hemingway epilepsisi midir? Türlü manik-depresif . Hepsi şu tartışma programları ve bankamatikler yüzünden. Rock ve türküyü birleştirme arzusundaki uzun saçlı gençler, Louis Viton çantalı uzman kadınlar ve hormonlu televizyon kanalları yüzünden. İşte bunlar, bunlar… Yüzde seksen. Halbuki bahçede domatesler olmalı. Denizde balık ayıklayan kadınlar. Balıkların kafalarını suya atmalılar. Vapurlar olmalı. İçinde üç kişi olan. Nereye gittikleri umurlarında olmayan. Bu gemi nereye nereye gider şarkısından mülhem, Büyükçe bir mavi suda yaşanmalı. Susuz kaldım. Bütün bu susuzluğumu giderecek bir parça deniz suyu yok Ankara'da. Ancak deliliğimi yazarak aklımdan kovabilirim. Belki de ancak bu durumda, zihnim işkenceden çıkar. Güzel bir göçmen kızı olur o zaman. Yatak odamdan yapraklar ve ağaçlar, banyomdan nilüferler çıkar. Bir ekleme, bir çıkartma yapmam yazımdan. Seni ilk tanıdığım, güneş batarken yazı yazan kız halime dönerim. O zaman, şehre yaz gelmiştir. Kimseyi dinlediğim yoktur. İşte bu sebeplerden zaten, Erasmus korur beni. Momos'un maneviyatı adına,Üstüme bir fatiha üfler geceleri. Eda ALANSON - 10 Nisan 2000, Pazartesi
False