Sağlıklı olan temiz ve akan su

Güncelleme Tarihi:

Sağlıklı olan temiz ve akan su
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 26, 2007 00:00

Su kesintileri için geri sayım devam ederken, hem suyun depolanması hem de bu depoların temizliği ve bakımı için alınacak önlemler var. Uzmanlar, önlem alınmaması halinde enfeksiyon riskine dikkat çekiyor.

BAŞKENT’te gelecek haftadan itibaren uygulanacağı bildirilen su kesintilerinin insan sağlığına olumsuz etkilerinin önlenmesi açısından başta su depolarının bakım ve kontrolü olmak üzere bir takım önlemlerin alınması gerektiği bildirildi.

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esin Şenol, su kesintilerinin her halükarda enfeksiyon riskini de beraberinde getireceğini söyledi. Enfeksiyon riskinin ortaya çıkmaması için halka ulaşan su ve gıdaların mutlaka sağlıklı olması gerektiğini ifade eden Şenol, sağlıklı suyun da "temiz ve akan su" anlamına geldiğini bildirdi.

DEPODA BEKLEYEN SU KEHLİKELİ

Su kesintilerinin, depolarda bekleyen suların kullanılması gereğini ortaya çıkaracağını ifade eden Şenol, "Burada suyun bekletildiği deponun üretildiği maddenin suya karışması riskinin bulunduğu gözden kaçırılmamalı. Suyun uzun süre deponun içinde bekletilmesinden dolayı özellikle gebeler ve çocuklar için risk oluşturan ağır metal gibi yan ürünler ortaya çıkabilir. Bu da gebeler için düşük riskini beraberinde getirir" dedi.

Su depolarına yönelik güvenlik önlemleri açısından toplu bir organizasyon sağlanmasının yararlı olacağını bildiren Şenol, "İşbirliği ve paylaşımın mümkün olması açısından bakımı ve onarımı daha kolay olduğu için ortak kullanıma yönelik büyük su depoları tercih edilebilir" dedi.

Çocuklara bol limon suyu içirin

ENFEKSİYONLARIN önlenmesinde mide asidinin yüksek tutulmasının da yararlı olduğunu ifade eden Şenol, "Bunun için de özellikle çocuklara bolca limon suyu içirilebilir" dedi. Enfeksiyonlardan korunmak için soğuk gıdalardan uzak durulması, ellerin sık sık yıkanması gerektiğini kaydeden Şenol, "Bu tedbirlerin alınması su sağlama zorunluluğu yüklenmiş kurumlarca, yani belediyelerce gözetilmelidir" dedi.

ERTEK: AMBALAJLI SU TÜKETİN

REFİK Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanı Doç. Dr. Mustafa Ertek de sağlıklı ve güvenli bir içme suyu tüketimi için mahalli idarelere büyük görev düştüğünü, bu bağlamda kontrol altındaki su kaynaklarının tüketime sunulmasının halk sağlığı açısından birinci görev olarak düşünülmesi gerektiğini kaydetti.

Ertek, şebeke suyu haricinde mümkün olduğu kadar ambalajlı suların tüketilmesinin daha güvenli olacağını ifade etti.

Ertek, "Sularda fenoller, yağlar gibi kötü koku ve tat veren maddeler, hastalık yapan mikroorganizmalar, sağlığa zararlı arsenik, kadmiyum, krom, kurşun ve cıva gibi kimyasal maddeler bulunmamalıdır" dedi.

Bulanıklığın, askıda katı madde içeren suların ışık geçirgenliğinin bir ölçüsü olduğunu anlatan Ertek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bulanıklığın nedeni, suyun içerdiği askıdaki maddelerden, gözle görünecek büyük tortulara kadar her şey olabilir. Bu maddelerin bulunması suda bakteri oluşumunu destekler. Bakteri oluşumu da suda bulanıklığı artırır. Bulanıklık tamamen inorganik maddelerden kaynaklanabileceği gibi doğadaki pek çok organik madde de buna yol açabilir."

Dikkat edilmesi gerekenler var

ŞENOL
, sağlıklı ve güvenilir su için alınması gereken önlemlerle ilgili şunlara dikkati çekti:

Emniyetli su, içindeki mikroorganizma içeriği kabul edilebilir düzeyde olan, ishal gibi sağlık sorunları oluşturma riski bulunmayan, ağır metaller içermeyen sudur. Madem su kesintileri kaçınılmaz hale geldi, evlerde su kontrol sistemlerinin kurulması zorunludur.

Uluslararası standartlardaki su kontrol sistemi, kullanılan depolardaki suyun arsenik, bakteri ve kolibasili yönünden araştırılıp buna karşı önlemlerin alınmasını içerir.

Ayrıca kullanılan depoların sık sık bakım ve onarımı yapılarak, mikroorganizmaların üremesine zemin oluşturmaması ve klorun işlevini yitirmemesi için suyun sıcaklığının yükselmesi önlenmelidir.

Suyun sadece klorlanması da yeterli değildir. Ultraviyole ve ozonlama sistemi de mutlaka halka iyi anlatılmalıdır.

Evlerde kullanılan sular mutlaka kaynatılmalı, renk ve kokusunda herhangi bir değişiklik meydana gelen sular kesinlikle kullanılmamalıdır.

Enfeksiyonların önlenmesi açısından meyve ve sebzelerin yıkandığı, gıdaların temas ettiği suyun temiz olması çok önemlidir. Bunun için klor solüsyonları kullanılabilir. Bu yoksa meyve ve sebzeler, içine limon suyu ya da sirke damlatılmış 1 litre suda bekletildikten sonra tüketilebilir.

Ağır metal zehirlenmesi

HACETTEPE
Üniversitesi Tıp Fakültesi Onkoloji Enstitüsü Medikal Onkoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. İsmail Çelik ise su kesintilerinde ağır metal zehirlenmesi ve enfeksiyon gibi rahatsızlıkların ortaya çıkma ihtimalinin daha fazla olduğunu belirtti.

Boyası dökük ve küflü su depolarının sağlık açısından tehlike oluşturduğunu, bakımı ve boyası yapılmış, temizliğine özen gösterilen su depolarının ise kanser tehlikesi yaratmadığını ifade eden Çelik, "Enfeksiyona karşı gerekli önlemlerin alındığı su depoları kanser açısından da risk oluşturmaz" dedi.

Kuruyan refüje çakıl taşlı önlem

ANKARA
Büyükşehir Belediyesi, su krizinin ve refüjlerdeki bitkilerin sararmasının önüne geçemeyince çareyi çim yerine çakıl taşı döşemekte buldu.

Başkentin barajlarındaki doluluk oranının düşmesi ve Ağustos’tan itibaren su kesintilerine başlanmasının planlanması susuzlukla ilgili tedbirleri artırdı. Ankara çevresindeki Çamlıdere, Kurtboğazı, Eğrekkaya, Akyar ve Çubuk 2 barajlarında su seviyesi yaklaşık yüzde 5’e indi.

Su kapasiteleri toplam 1 milyar 509 milyon metreküp olan barajlarda şu anda 50 milyon metreküp civarında kullanılabilir su bulunuyor.

Barajlardaki su seviyelerinin minimum seviyelere inmesine karşın hava sıcaklıklarının artan bir seyir izlemesi ise yeşil alanları olumsuz etkiliyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin, Başkenti süsleyen ağaçları ve yeşil alanları tankerlerle sulamaya çalışmasına karşın birçok park ve refüjlerde sararma görülmeye başlandı.

3 BİN YTL CEZA Belediye ekipleri, yeşil alanların kuruması ve sararması nedeniyle kentin bazı bölgelerindeki refüjlerde kuraklığa dayanıklı peyzaj uygulamalarına başladı. Bu çerçevede, bazı alanlar çim yerine çakıl taşlarıyla donatılırken, sürekli su isteyen bitki ve çiçeklerin yerine kuraklığa dayanıklı olanlar dikildi.

Öte yandan, Ankara Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanlığı yetkilileri, su israfının önüne geçilmesi amacıyla denetimleri artırdıklarını bildirdiler.

Yetkililer, su yasağına uymadıkları tespit edilen kişi ve firmalara bugüne kadar 3 bin YTL civarında ceza kestiklerini ifade ettiler.

Bakanlık da uyardı

SAĞLIK
Bakanlığı önümüzdeki günlerde yaşanacak susuzluğun neden olabileceği hastalıklara karşı uyardı.

Bakanlık, susuz kalma endişesiyle bidonlarda ve su depolarında biriktirilen suların hijyenik koşullarda olmadığı takdirde sağlık problemlerine yol açabileceği vurguladı. Beslenme ve Fiziksel Aktiviteler Daire Başkanlığı yaptığı açıklama şöyle:

"Su kaynaklarının hissedilir derecede azalması kişisel ve çevresel temizliğin sürdürülmesini güçleştirmekte, bazı enfeksiyon hastalıklarının oluşmasına zemin hazırlamakta. Su kesintileri nedeniyle yeterli su sağlanamaması ve hava sıcaklıklarının artmasıyla, çeşitli mikroorganizmaların üremelerini hızlanır. Başta ishaller, dizanteri, kolera, tifo, para tifo, bağırsak parazitleri gibi su ile bulaşan pek çok hastalık görülme sıklığında artış olabilir. Şebeke dışında güvenli olmayan bir kaynaktan temin edilen sular mutlaka 10 dakika kaynatıldıktan sonra üzeri kapalı bir şekilde saklanmalıdır."

Başkent kavrulacak

TÜM
dünyayı etkileyen küresel ısınmanın beraberinde getirdiği Afrika sıcaklarından Başkent de nasibini alıyor. Ankara, son yılların en sıcak yazlarından birini geçiriyor.

Temmuz ayının son günlerini yaşadığımız bu hafta Ankara son yedi yılın en sıcak günlerini yaşayacak. Bugün 39 derece olarak ölçülecek hava sıcaklığının haftasonuna doğru daha da artması bekleniyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü yetkilileri hissedilen sıcaklığın ölçüm değerlerinin 5-6 derece üzerinde olacağını belirterek, "1987 yılının Ağustos ayında ölçülen 39 derecelik sıcaklığı şimdiden görmeye başladık. Önümüzdeki günlerde bu sıcaklığın daha da artması bekleniyor. Başkentliler özellikle öğle saatlerinde mecbur olmadıkça dışarı çıkmasınlar" dedi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!