MOSFED Başkanı Güleç: Mobilya sektöründeki başarı bambu ağacına benzer

Güncelleme Tarihi:

MOSFED Başkanı Güleç: Mobilya sektöründeki başarı bambu ağacına benzer
Oluşturulma Tarihi: Mart 02, 2018 11:29

MOSFED Başkanı Güleç: Mobilya sektöründeki başarı bambu ağacına benzer

Haberin Devamı

Yavuz YILMAZ/ İNEGÖL (Bursa), (DHA) –BURSA’nın İnegöl ilçesinde İstanbul Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği tarafından İnegöllü mobilyacılara yönelik eğitim seminerleri sürüyor.

İnegöl Organize Sanayi Bölge Başkanlığının ev sahipliğinde OSB çok amaçlı salonunda düzenlenen Mobilya Sektörü Seminerinde İnegöllü mobilyacılara “Şahıs şirketlerinin tüzel kişiliğe dönüşümünde fırsatlar ve yükümlülükler” ve “Çıldıran bütçe yönetimi” konularında bilgiler verildi.

Seminere MOSFED Başkanı Ahmet Güleç, OSB Başkanı Zeki Şahin, İMOS Başkanı Yavuz Uğurdağ, Mobilyacılar Odası Başkanı Özcan Ayhan, MOBİLİYUM AVM Başkanı Timur Han ve mobilyacılar katıldı. Seminer öncesi konuşan İstanbul İhracatçı Birlikleri Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Güleç, “Bizler ev sahibi değiliz, hep beraber ev sahibiyiz. Bizi ağırlayan OSB Başkanımız Zeki Şahin’e teşekkür ediyoruz. Burası sanayiciyle ilgili olarak ne gerekiyorsa desteği veriyor ve vermeye devam edecek. Kurumun önemi burada çıkıyor. Zenginliğin kaynağı nedir dendiğinde temelinde kurum yatıyor. Angola neden fakir, İngiltere neden zengin? Angola’nın kaynaklarında altın, petrol ve yer altı zenginlikleri var. Ama Kuzey zengin, Afrika fakir… Bunun temelinde kurum yatıyor. Birlik olarak arkadaşlarımızla ilk göreve geldiğimizden bu yana sürdürülebilir başarıyı nasıl yakalayacağımız üzerinde çalıştık. Zenginlik de başarı da bilgi de sürdürülebilir olmalı…  Bugün birisi sağlıklı bir şekilde hayat yaşayacağım dediğinde doktorlar hep aynı seviyede program verirler. Bu iş hayatında da böyledir. Bunu kurumla yakalayacağız. Bizim ayarımızda 4 birlik var. Biz de bunlardan bir tanesiyiz. Genel ve bölgesel ihracatımıza bakıyoruz. Türkiye üzerindeki ihracat hep 2 kat artmıştır. Şubat ihracatı geçen seneye göre yüzde 25 artıyor. Bu her geçen sene böyledir. Türkiye olarak bir stratejiye ihtiyacımız var. Yaygınlaşmamız lazım. High Point’e gittiğimizde ‘Türkiye’de mobilya mı var?’ dediler. Bunu diyenler High Point’in yöneticileriydi. Biliniyorsan varsın… İşletmelerimizin ölçek sorunu var, kurumsal düşünce sorunu var. O zaman yaygınlaşmamız lazım. TİM verilerine göre biz 2017 yılında mobilya sektörü olarak 177 ülkeye mal satarak Türkiye’nin en büyük mal dağıtan organizasyonu olduk. Ölçek sorunu olmayan 36 bin KOBİ’miz var. Bu KOBİ’ler Türkiye’deki her sektörde olduğu gibi mobilyada da ihracatın, istihdamın lokomotifidir. Bunları harekete geçirirsek katlı büyüyeceğiz. Ama bunları da pozitif enerjiyle birbirine bağlamak ve kazan-kazan formülüyle bağlanıp kardeşlik platformu içinden büyütmek zorundayız. Rekabet olacak. 36 bin mobilya üreticisi var, hepimiz birbirimize benziyoruz. Dünyaya açıldığımızda işbirliği yapmak zorundayız. En büyüğümüz bile Japonya’ya mal gönderemez ama birlik olduğumuzda her yere Japonya’ya mal gönderebiliriz. İnegöl’de 700 firma üzerinde İnegöl’deki firmaların en büyük sorunları nedir diye baktık. Ekonomi Bakanlığı teşviklerini bilmiyoruz… Hangi sorunları istiyorsanız en geç 60 gün içinde o sorunla ilgili bilgilendirme faaliyete yapacağız diye söz vermiştik. Bu da o faaliyetlerden bir tanesi.” Dedi.

BAMBU AĞACI YÖNTEMİ

Ticaretteki başarıyı bambu ağacına benzeten Güleç, “Bambu ağacı 5 yıl boyunca yeraltına doğru büyür, 5 yıl sonunda yarım metre toprak üzerine uzar. Daha sonrasında kısa sürede 27 metre uzunluğa ulaşır. Bambu ağacı 5 yıllık bir emekle çıkıyor. Kurum dediğimiz hadise de budur. Önce kurumlarımızı besleyeceğiz. Kurumumuz sağlam olduğu zaman çok kısa sürede dünyadaki büyük tüccarlardan daha katma değerli ürün yaparız. Bu sene ihracatın hedef yılı. Ülkeye de bir borcumuz var. İhracatı yalnız kendimiz için değil ülke için de yapıyoruz. Enerji ithal etmek zorundayız. Hammaddeleri ithal etmeliyiz. Onun için Türk kobilerinin insan kaynağı sermayesini, tasarım gücünü bir araya getirerek katma değerli ihracatı yönelmesi lazım. Katma değerli ihracat sadece İphone yapmak ya da teknoloji üretmek değildir. Katma değerli ihracat yaşamın her yerindedir.” İfadelerini kullandı.

İhracatçılar Birliği Yeminli Mali Müşaviri Tolga Süer, “Şahıs şirketlerinin tüzel kişiliğe dönüşümünde fırsatlar ve yükümlülükler” konusunda bilgiler vererek, “Son dönemde anonim şirkete dönüşün yoğun olduğunu görüyoruz. Limited şirketlerinin pay devirleri vergiye tabidir. Parselini elinde tutan payın itibari tutarıyla payın devrettiği tutar arasındaki farkı devlete ödemesi lazım. Anonim şirkette ise bu yoktur. Anonim şirket olmanın en büyük noktası hisse payı devrinde herhangi bir vergi olmamasıdır. Devlet de bizi anonim şirket olmaya teşvik ediyor. Anonim şirket olduğunuzda ‘daha fazla vergi öder miyiz’ sorusu akla geliyor. Şahıs şirketlerinde muhatap gerçek kişilerdir ve elde ettikleri gelirler gelir vergisine tabidir. Bizim sistemimizde gelir vergisi artan oranda tarife anlamında artıyor. Kazancınız arttıkça verginiz de artıyor. Şahıs şirketlerinde elde edilen gelirin harcaması ilave bir vergi ile karşılaştırmıyor. ” diye konuştu.

Progroup Danışmanlık Şirketi Genel Müdürü Salim Çam, “Çıldıran bütçe yönetimi” konusunda bilgiler verdi.

 

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!