Walt Whitman... Bütün Şiirleri... Nihayet...

Güncelleme Tarihi:

Walt Whitman... Bütün Şiirleri... Nihayet...
Oluşturulma Tarihi: Mart 21, 2019 17:20

Jorge Luis Borges’in ’in edebiyatının yanında, şiirleri de, Türkiye’de ilgi, sevgi ve saygı görmüştür. Ama Walt Whitman, bu ilgi, sevgi ve saygıdan hâlâ yoksundur. Whitman’ın bütün şiirleri nihayet Türkçede dört cilt halinde yayımlanacak. İlk cilt ‘Çimen Yaprakları’ adıyla kitabevlerinde...

Haberin Devamı

Walt Whitman’ın bütün şiirleri ‘Çimen Yaprakları’ adıyla nihayet Türkçede. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Whitman’ın bütün şiirlerini Fahri Öz’ün çevirisiyle, dört cilt halinde yayımlayacak; ilk cilt kitabevlerinde. ‘Çimen Yaprakları’ adına, şiir okuru, yabancı değil aslında. Memet Fuat, Walt Whitman’ın şiirlerinden derlediği bir seçmeyi ‘Çimen Yaprakları’ adıyla yayımlanmıştı; Broy Yayınları, 1985. Ama Whitman, Türkiye’deki şairlerin ve şiir okurunun, söz gelimi Yunan şairleri kadar pek ilgisini çekmedi. Bütün şiirlerinin bugüne kadar çevrilmemiş olmasının bir nedeni olsa gerek. Memet Fuat, seçme şiirlerinden oluşan ‘Çimen Yaprakları’na yazdığı giriş yazısının bir yerinde şöyle söyler: “Whitman düzyazı ile koşuk arasındaki engelleri yıkmış olmakla övünürdü. Çoğu zaman, söylediği şeylerin güzelliğiyle yetinip söyleyişin güzelliğine önem vermezdi. Bugünkü şiir anlayışımıza göre büyük bir kusur.” Fuat, ‘bugünkü şiir anlayışımıza’ derken, bizim şiir anlayışımızdan söz ediyordu sanırım; 50’lerden 80’lere dek gelen Türk şiir anlayışından. Fuat’ın kitabında, Whitman’ın, o görkemli ‘Kendimin Şarkısı’ şiirinin tamamı çevrilmediği gibi, tercih edilen parçalar da eksiltilmiştir.

Haberin Devamı

Harold Bloom, Batı Kanonu’nda, Güney Amerika edebiyatının üç kurucusundan biri olarak gördüğü Borges’in şairliğini, Whitman’ın gölgesinde, geride bıraktığını söyler. Borges de, bir söyleşisinde, “Whitman, beni hayatımda en çok etkilemiş olan şairlerden biridir” der. Borges’in edebiyatının yanında, şiirleri de, Türkiye’de ilgi, sevgi ve saygı görmüştür. Ama Whitman, bu ilgi, sevgi ve saygıdan hâlâ yoksundur.

Belki de bizim şiirimiz bakımından, iki ayırıcı durumu var Walt Whitman’ın (1819-1892). Birincisi, bir 19. yüzyıl şairi olması; diğeri ise, Amerikalı olmasıdır. Ama Charles Baudelaire, analiz için, Poe’yu, yani kendi poetik sorunsalına benzeyeni tercih eder, Whitman’ı değil. Bu durumda ‘biz’ kavramı, modern Türk şiirinin dönüp dönüp bakmaktan kendini alamadığı kökenlerine doğru uzanmaktadır. Tekrar Bloom’a dönersek, ona göre, Amerikan şiirinin iki büyük ve kurucu ismi vardır, Walt Whitman ve Emily Dickinson: Ne Leopardi ne de Baudelaire, onları geçemez.

Haberin Devamı

Whitman, gerek zamansal gerekse problematik bakımdan Marx’ın, Nietszche’nin (Freud’un önceli), yani bu filozoflar onun denkleri... Başka bir deyişle, onların problematiklerinin sonucu değil, onlardan bağımsız olarak kurmuş kendisini. Whitman’ı anlamak için, belki de iki referanstan söz etmek gerekir: Ralph Waldo Emerson ve Alexis de Tocqueville (Amerika’da Demokrasi ve Amerika Yabanında)

Şu dizeler, bugün bizimle gerçekten alakasız mıdır: “Tutup hayvanlarla yaşayabilirim sanırım, o kadar kendi kendine yeter ve sakinler ki,/ Durup bakıyorum onlara uzun uzun./ Hallerinden endişe edip yakınmazlar,/ Günahları için ağlamazlar karanlıkta gözlerini yummadan yatarak,/ Tanrı’ya karşı görevlerinden dem vurup hasta etmezler beni,/ Hiçbiri hoşnutsuz değildir, hiçbiri çıldırmaz bir şeylere sahip olma düşkünlüğünden,/ Hiçbiri diz çökmez bir diğerine, ne de binlerce sene evvel yaşamış kendi türünden birine,/ Saygın ya da mutsuz değildir bütün dünyada biri bile.” (Fahri Öz çevirisi)

Haberin Devamı

Walt Whitman... Bütün Şiirleri... Nihayet...

Çimen Yaprakları
Walt Whitman
İş Bankası Kültür Yayınları, 2019
160 sayfa, 14TL.

HAFTANIN ÖNERİSİ
1- ‘Karl Marx ve Dünya Edebiyatı’, S.S. Prawer, Çev. Ezgi Kaya-Selin Dingiloğlu, Yordam Kitap
Prawer, Marx’ın edebiyatla ilişkisine odaklanmış. Ona göre, Marx, edebiyatı sadece bir ifade aracı olarak değil, bir ölücüde kendini yaratma aracı olarak görmüştür.
2- ‘Stoa Felsefesi, Özne, 29. Kitap’, Çizgi Kitabevi Yayınları
Genel yayın yönetmenliğini Mustafa Günay’ın yaptığı Özne dergisi, bir ilke imza atıyor. Stoa felsefesi, göz ardı edilebilecek bir ayrıntı olarak görülmüştür. Günay, bu ayrıntının göz ardı edilmemesi gerektiğine odaklanmış.

BAKMADAN GEÇME!