Otelde nasıl mahsur kaldık

Güncelleme Tarihi:

Otelde nasıl mahsur kaldık
Oluşturulma Tarihi: Aralık 21, 2017 16:16

12 Eylül askeri darbesine Antalya Film Festivali’nin jüri üyesi olarak gittiğim Antalya’da yakalandım. Yılmaz Güney’in ‘Sürü’ filminin gösterimi için festival öncesinde kulis yaparken darbeyle bir otelde mahsur kalmıştım.

Haberin Devamı

12 Eylül 1980 askeri darbesine giden günlerdeyiz. Antalya Film Festivali’ne o yıl jüri üyesi olarak davet edilmiştim.
Anımsadığım diğer üyeler arasında Ara Güler, rahmetli Gani Turanlı ile Leyla Umar da vardı.
Toplanacağımız gün 12 Eylül. Gani Turanlı ile iki gün önce Antalya’ya gittik. Otelle motel arası bir yerde kalıyoruz. Bir yandan festivalin heyecanını yaşarken bir yandan da ertesi gün iyi bir otele geçmenin hayalini kuruyoruz. Canımız sıkkın.
Gitmeden önce yarışmada gösterilecek filmler konusunda tartışmalar basında yer alıyor.
Festival yönetimi, Yılmaz Güney’in ‘Sürü’ filminin festivale katılmasını kabul etmiyor. Biz jüri üyesi olarak festivalde yer almasında ısrar ediyoruz.
11 Eylül akşamı siyasal ve toplumsal karmaşayı konuşuyoruz, tahminlerde bulunuyoruz.
12 Eylül sabahı uyanıp kahvaltıya indiğimde, Gani Turanlı darbe haberini verdi.
Televizyona bakıyoruz, beş general yan yana darbeyi anlatıyorlar. Darbe yüzünden festival iptal ediliyor, sokağa çıkma yasağı konuluyor. Tabii ki başta Ara Güler olmak üzere diğer jüri üyeleri gelemiyor. Sokağa çıkamadığımız için otelin içinde mahsur kaldık.
Hava almak üzere Leyla Umar’la birlikte otelin önüne çıktığımızda, karşıki apartmanın balkonundan bir ses geliyor:
“Hayrola burda ne arıyorsunuz?”
Seslenen, sevgili dostumuz Orhan Mizanoğlu. Koç grubunun Antalya temsilcisi olarak burada bulunuyormuş.
Mizanoğlu ve eşi bizi evlerine davet ettiler. Otel mağduriyetimizi bu şekilde aşmıştık. Hepimiz endişeliyiz. Buluşmalarımızda bir meçhule yorum katıyorduk. Antalya’dan İstanbul’a dönebilmek için askeri yetkililerle görüşmek üzere Leyla Umar’ı temsilci tayin ettik. O görüşmelerin sonunda İstanbul’a dönebildik.
Yazılarımızın amacını yineleyelim mi?
Yılmaz Güney filmlerini tekrar izleyebilir, kitaplarını okuyabilirsiniz.
İnci Aral’ın ‘Sevgili’ kitabını da önerebilirim.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!