‘Koşullar değişiyor ama sömürü düzeni değişmiyor’

Güncelleme Tarihi:

‘Koşullar değişiyor ama sömürü düzeni değişmiyor’
Oluşturulma Tarihi: Aralık 07, 2017 12:36

Gazeteci Halit Kakınç yeni çalışması ‘Kızıl Turan/Sultangaliyev’de SSCB’nin ilk dönem liderlerinden, Kazan Tatarı Sultangaliyev’i ele alıyor. Milli komünizm akımının öncüsü olan, Stalin tarafından bertaraf edilen Sultangaliyev’i Kakınç ile konuştuk...

Haberin Devamı

Hem ‘Kızıl’ hem ‘Turan’... Nasıl oluyor bu ikilem?
Çok doğal... Asya’daki Türki ülkeler uzun bir süredir sömürge statüsündeler. Açlar. Sömürgeler. Gerçek bir eşitlik özlemindeler. Ve karşılarına içlerinden biri çıkıyor. Duymak istediklerini söylüyor. Bu adam Mirseyid Sultangaliyev.
Ne diyor öz olarak?
Tatarcası ile “Millet bir dem bolsun/Milletler tigiz bolsun”... Yani “Millet bir olsun, milletler eşit olsun” diyor. Çünkü görüyor ki çarlık dönemi veya Sovyetler... Hiçbir şey değişmiyor. Rus emperyalizmi hep galebe çalıyor.
Peki Sultangaliyev nasıl yaklaşıyor ulusal soruna?
İlginç bir yaklaşımı var. Ulusların her türlü haktan eşit olarak istifade etmelerinin önde gelen savunucusu. Fakat tek bir kayıt ve şartla. Emperyalizmin ‘Böl ve yönet’ politikasının farkında. Eşitliğin, demokratik bütünlük içinde gerçekleşmesi yanlısı. Eğitim ve kültür seviyesi diplerde olan toplumlardaki cahilane özentinin, kapitalizmle birleşince uyuşturucu etkisi yaptığını yıllar önce söylemiştir. “Bu sorun çözülemezse Sovyetler dağılır” öngörüsünde bulunuyor. “Sonrasında komünizmin özünü Asya’da muhafaza ederiz. İkinci aşamada devrimi Batı’nın sömürdüğü tüm eski sömürgelere yayarız. Son aşama olarak da dünya devrimine sıra gelir” diyor.
Siz neden böyle bir şey yazmaya gerek duydunuz?
Koşullar görünürde değişiyor ama aslında bir şey hiç değişmiyor. O da sömürü... Değişmek şöyle dursun, durmaksızın daha da kötüye gidiyor. Yerküre üzerinde yüzde 85’i aşkın bir nüfus, bunun içinde Afrika, Asya, Güney Amerika... Dünya varlığının sadece ve sadece yüzde 15’ini nasiplenebilirken... Yüzde 15 mutlu, çoğunluğu ise yüzde 85’ini götürüyor. Sultangaliyev tamamen haklı çıkıyor anlayacağınız.

Haberin Devamı

‘Koşullar değişiyor ama sömürü düzeni değişmiyor’

Mirsaid Sultangaliyev, Fatma Erzin ve İsmail Kerimcanov Firdevs 

Yani yıllar sonra Sultangaliyev’den mi medet ummalı insanlık?
Öyle bir söylemim yok. Devr-i saadet beklentisinde falan değilim. Sultangaliyev Türk Dünyası’ndandır. Bu dünyanın, sömürgeleştirilmiş bölümündendir. Batı’ya göre farklı bir coğrafya ve kültür dünyasındandır.
Pan-Türkizm, Turancılık... Tehlikeli, faşizan özlemler değil mi bunlar?
Kimin için tehlikeli? Sömürülen işgal altındaki ülkeler için mi? Sultangaliyev’in Türkçülüğü, Yusuf Akçura’nın demokratik Türkçülüğüdür. Onun koşullarında doğal bir savunma mekanizması idi Türkçülük ve Turancılık. Sultangaliyev’in ifadesi ile aynı kaderi paylaşan soydaşların birliktelikleri ancak bu insanların üzerinde emperyalist emeller taşıyanları rahatsız ederdi. Öyle de oldu. Türkçülük ile sosyalizm de çelişmiyordu Sultangaliyev’e göre.
Sultangaliyev’in Türkiye solu üzerinde etkisi olmuş muydu?
Elbette. Türkiye Komünist Partisi’nin (TKP) kurucusu Mustafa Suphi ile yakın ilişkisi vardı Sultangaliyev’in. Mustafa Suphi, Sultangaliyev’in sağ koluydu. Gerçek bir millî komünistti Mustafa Suphi. Tataristan’da Emine Muhiddinova adlı bir Tatar kızı ile büyük bir aşk yaşamıştı.
Neo-Galiyevcilik canlanma imkanı bulabilir diyorsunuz. Bu nasıl mümkün olabilir?
Bulabilir diyorum. O devrimci kitleleri bulmak o kadar kolay mı bilmiyorum. Kapitalizm kendisini revize etti. İngilizler eski sömürgelerde kendi kültürlerinden adamlar yetiştirdiler. Geri kalanı da uyuşturdular. Batıda bütünleştiler, doğuyu böldüler. Büyük bir eşitsizlik var. İnsanları insan yerine koymaz sömürürsen batı dünyası olarak, günün birinde bir şeyler olacaktır.

Haberin Devamı

‘Koşullar değişiyor ama sömürü düzeni değişmiyor’
KIZIL TURAN SULTANGALİYEV
Dr. Halit Kakınç
Wizart Yayınları, 2017
304 sayfa, 33 TL.

BAKMADAN GEÇME!