Çare ‘kalpten sevmek’

Güncelleme Tarihi:

Çare ‘kalpten sevmek’
Oluşturulma Tarihi: Aralık 11, 2020 00:10

Müge İplikçi’nin yeni kitabı ‘Kalpten Seven İnsanlar’, üslup olarak da teknik olarak da farklı. Öykülerdeki tüm kalpten seven insanların adı Neyyir ve Korkut. Aslında bir öykü kitabı ama öyküler art arda okunduğunda bir roman çıkıyor karşımıza.

Haberin Devamı

Müge İplikçi’nin yeni kahramanları Neyyir ve Korkut... Onların aşkı, onların yıllara, yıkımlara, zora, kolaya, acıya, öfkeye dayanan sevgileri! Bir aşkta, bir kitapta hepsini anlatıyor İplikçi. Kitabın adı ‘Kalpten Seven İnsanlar’. Tüm bu kalpten seven insanların adı Neyyir ve Korkut. Neyyir’ler ve Korkut’lar farklı farklı öykülerde kendi aşklarını, kendi yaşadıklarını anlatıyorlar. Ûslup olarak da teknik olarak da farklı ‘Kalpten Seven İnsanlar’. Aslında bir öykü kitabı. Ama öyküler birbiri ardına okunduğunda bir roman çıkıyor okurun karşısına.
İplikçi, bir çember çiziyor kitabında. Neyyir’lerden birinin sona eren hayatıyla başlıyor söze. Sırasıyla gelen tüm hikâyelerle o çember çizilip nihayetinde başladığı yerde bitiyor Müge İplikçi’nin sözü. Bir çember çiziyor yazar, köşeler koymadan, sert yorumlara, maksadının aşan tespitlere girmeden insanın tarihini, kaderini anlatıyor. Sonra tüm bu kaderleri birleştirip başladığı yerde bırakıyor insanı. Belki de yeniden başlamak için bir şans veriyor. Yaşamın duraklarında dolaşıp insanı yaptıklarıyla yüzleştirip başına gelenleri gösterdikten sonra “Hadi bakalım, yılmadan savaşmaya devam. Yeni bir ömür var önünde” diyor.
Peki insanlar neler yaşıyor bir ömürde? Sevdiklerinin kaybı belki de en acısı, en dayanılmazı. Gerçeklerden kaçmak, yeni gerçeklikler yaratmak. Sonra da yarattığın o gerçeğin kölesi olmak. Kendi iktidar alanını kurup sözün değerini unutmak. Hesaplaşmak sonra geçmişinle. Hayaletlerinle yüzleşmek. Hayaletlerin kimler olduğunu görmek, insana yaptıklarını anlamak ve sonra hesap sormayı başaramamak o hayaletlere. Uykuları bölen rüyalar var bu yolculukta. Kurulan hayaller. Sadece yürünen yolu değil insanın varoluşunu gösteren yolculuklar. O yolda yaşanan karşılaşmalar var. Varoluşu sorgulayan, insanı değiştiren sürprizler. Kaderin kedere yaptırdıkları var ömürde. Coğrafyanın kaderini nasıl değiştirdiği. Savaşlar, ölümler, acılar... Bir ömürde ne yaşıyorsa insan Müge İplikçi’nin öykülerinde buluyor okur onu. Tüm bu yaşananlarla başa çıkmanın çaresi de “Kalpten sevmek” diyor yazar. Bu deneyimle yeniden başlama hakkı veriyor insana İplikçi ve çemberi kapatıyor.

KADININ AYAK İZLERİ
Yazarın çemberi çizerken kullandığı pergelin sivri ucu ise elbette kadın. İplikçi’nin deneyimli kalemiyle kadın hak ettiği övgüyü alıyor bu kitapta. Kadının yolculuğunu izletiyor yazar kitapta. Erkek egemen dünyada kendi iç sesiyle barışıp kahramanlığını erkeğe onaylatmadan kabul etmeyi öğretiyor hemcinslerine. Öykülerinde yer yer zamansızlığı, mekânsızlığı kullanan yazar geniş zamana yayılan bu yolculuklarda kadını en başa götürüyor. Dolayısıyla kadının bu uzun yolculukta karşısına çıkan engellerle, özellikle de eril tuzaklarla baş etmesinin zorluğunu ve bu zorlukla baş ettiğinde ortaya çıkan dünyayı gösteriyor okura.
Pergelin sivri ucu kadınsa çemberi çizen taraf sevgi elbette. İplikçi’ye göre nasıl ki yeniden başlamak için sevgi gerekiyorsa çemberin tamamlanması için de kalpten sevmeye ihtiyaç var. Coğrafyanın kader, kaderin meyvesinin acı, öfke olduğu topraklarda sevgiye ve umuda sığınarak daha iyisini yapmak için yeniden denemeyi öğütlüyor ‘Kalpten Seven İnsanlar’. Ve en büyük iş kadınlara düşüyor. Kendi ayak izlerini takip ederse kadınlar, dünya değişir.

KALPTEN SEVEN İNSANLAR

Çare ‘kalpten sevmek’

Müge İplikçi
Can Yayınları, 2020
136 sayfa, 21 TL.

BAKMADAN GEÇME!