Kars'ın yöresel iftar menüsü: Kaz eti ve erişte pilavı

Güncelleme Tarihi:

Karsın yöresel iftar menüsü: Kaz eti ve erişte pilavı
Oluşturulma Tarihi: Haziran 11, 2017 11:26

Kars'ın yöresel iftar menüsü: Kaz eti ve erişte pilavı

Haberin Devamı

KARS, (DHA) - KARS'ta işletmeci Nuran Özyılmaz, 'Kaz Evi'nde yöresel ürülerden hazırladığı iftar sofralarının tanıtımını yapıyor. Ramazanda işletmeye gelenler, kaz eti, erişte pilavı, evelik aşından oluşan iftar menüsü ile oruçlarını açıyor. Nuran Özyılmaz, yayla ve merada yetişen kazların kesim döneminden sonra depolanıp saklandığını ve Ramazan ayında sofraları süslediğini belirtti.
Kazın yanında kazın suyundan pişirilen bulgur pilavı ve bunları tamamlayıcı olan Kağızman İlçesi'nin meşhur kayısısıyla yapılan hoşaf bulunduğunu belirten Nuran Özyılmaz, "Bu üçlü Ramazan ayının vazgeçilmezidir" dedi. Özyılmaz, şöyle konuştu:
"Onun yanında yine patatesli, yeşil mercimekli erişte pilavı var. Erişte de bizim kışlık azığımızdır. Bizler genelde unlu mamülleri kışlık azığı olarak saklarız. Ayrıca yine ilaveten köy unundan yapılmış ketemiz var. Kars’ın özel hamur işidir. Onun yanında yaşla sütünden mayaladığımız süt yoğurdumuz ve içecek olarak da yayla sütünden mayaladığımız ayran bulundururuz. Buna bir de tandır ekmeği eklediğimizde Kars’ın bir akşamlık iftar mönüsü hazır olmuş olur." 
Kazın dörtte birini bir porsiyon olarak 65 TL’ye satıldığını, bunun bulgur pilavı ve diğer ürünlerle servis edildiğini anlatan Nuran Abla, kazın özel bir ziyafet yemeği olduğunu söyledi. Kaz etinin dünyanın en gözde, en doğal ve en organik et olduğunu savunan Nuran Özyılmaz, şöyle konuştu:
“Mart, Nisan ve Mayıs aylarında kuluçkadan çıkan yavrular doğada otlayarak beslenir. Ekim, Kasım ve Aralık aylarında kesime hazırlanır. Kışı görmeyen kazın eti lezzetli olmaz. Çünkü deri yağlanmamıştır, et olmamıştır. Kazın kesim takvimi vardır fakat saklama koşulları uygun olunca yeme takvimi yoktur.  İyi saklanmış bir et her takvimde hem ayda her zaman yenilebilir." 
Nuran Özyılmaz ayrıca, kaz etinin kurutularak saklanmasından dolayı pişirilmeye hazır bekletildiğini ifade ederek, şunları ekledi:
“Kaz eti işlem görmüştür ve uzun süreli dayanır. Bunu dörde bölerek tencereye koyup iyice haşlıyoruz. Çünkü sert ve lifli bir ettir. Hayvan dolaşarak beslendiği için eti liflidir. Çok iyi pişmesi gerekiyor. Çok iyi pişirme tekniği ile et lezzetlenir. İyi pişmeyen kazın eti lezzetli olmaz. Buna ne tuz, ne yağ kullanıyoruz. Çünkü tuzu, yağı ve aroması kendiliğindendir. Onun için hiçbir şey kullanmadan kazı pişirdikten sonra fırınlıyoruz, suyuna da bulgur pilavı yapıyoruz böylece bir mönü oluşturuyor."

FOTOĞRAFLI

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!