İletişimde ilklerin başkenti
Güncelleme Tarihi:
Türkiye'de ilk olarak 3 Mart 1982'de Ankara’da kullanılmaya başlanan ve kısa sürede ülkenin tüm şehirlerinde halkın işlek olduğu cadde ve sokaklara kurulan ankesörlü telefonlar tarihe karışmaya başladı.
Gençler, bir zamanlar önünde uzun kuyrukların oluştuğu ankesörlü telefonları nasıl kullanılacağını dahi bilmiyor. Eskiden herkesin cebinde acil durumlar için jeton, telefon kartı gibi ankesörlü telefonlardan iletişimi sağlayacak ödeme aracı bulunurken şimdi herkes cep telefonu ile kullanıyor. Tarihin ilk çağlarından bu yana ateş, güvercin ve çeşitli vasıtalarla sağlanan haberleşme, posta, telgraf ve telefon ile zirveye ulaştı. Cep telefonu, internet, e-mail, mesaj, watsap ve benzeri anında mesajlaşma sistemleri ile ise 'hasret' kelimesi lügatten silinmeye başladı.
ÇANKAYA’YA KABLO TV
Türkiye’de haberleşmenin ilk adımı, 23 Ekim 1840’da Sultan Abdülmecit’in talimatıyla kurulan Postahane-i Amirane oldu. Ülkenin ilk otomatik telefon santralini 11 Eylül 1926’da 2 bin hatlık kapasite ile kullanmaya başlayan Ankara, 1 Eylül 1929’da İstanbul ile tek devreli ilk şehirlerarası haberleşmeyi sağladı. 3 Mart 1982’de ile ilk ankesörlü telefon Başkentlilerce kullanılmaya başlandı. Türkiye’nin ilk sayısal telefon santrali, 18 Aralık 1984’da Kavaklıdere’de hizmete girdi. Başkentliler, 23 Ekim 1986’da mobil cihazlar ile tanıştı. Mobil telefon ve çağrı cihazları kullanılmaya başlandı. Kablo TV’nin hizmet vermeye başladığı ilk ilçe ise Çankaya oldu. Bugünün vazgeçilmez iletişim ağı GSM ile 23 Şubat 1994’te kullanılmaya başlandı. Ankara, İstanbul ve İzmir ile birlikte GSM’i ilk olarak kullanmaya başlayan üç şehir arasında yer aldı.