Kaygılarınızı çocuğa yansıtmayın

Güncelleme Tarihi:

Kaygılarınızı çocuğa yansıtmayın
Oluşturulma Tarihi: Eylül 05, 2014 17:37

İlkokul birinci sınıfların ilk ders zili yarın çalıyor. Aileler son hazırlıklarını tamamlarken, uzmanlar uyarıyor: “Çocuğunuzun okula başlamasıyla ilgili kaygılarınızı kontrol altına alın ve duygularınızı çocuğa yansıtmayın. Okula gitmenin hayatın doğal bir süreci olduğunu ona anlatın.”

Haberin Devamı

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), mecburi ilkokul çağına giren 1.335.721 çocuğun ilkokul birinci sınıflara kayıtlarını e-Okul üzerinden tamamladı. Ara sınıflar 15 Eylül Pazartesi günü tekrar ders başı yapacakken, ortaokul 5’inci sınıflarla birlikte, okul öncesi ve birinci sınıf öğrencileri uyum programı kapsamında yarın okulla tanışacak. Hem aileler, hem de çocuklar büyük heyecan yaşarken son hazırlıklarını tamamlıyorlar. Uzmanlar ise, aileleri uyararak, “Çocuğunuzun okula başlamasıyla ilgili kaygılarınızı kontrol altına alın ve duygularınızı çocuğa yansıtmayın. Aşırı koruyucu ya da ihmalkar tutumunuz çocukların okula uyum sürecini etkileyebilir. Önemli olan çocuğu dinlemek, gerektiği kadar okul ve öğretmen ile iletişim içinde olmaktır” diyorlar.

Uzmanların, çocukları okula yeni başlayacak ailelere, ilk günlerde yapılması gerekenler ile ilgili önerileri şöyle:

‘Veda’ anını uzatmayın
- Öncelikle çocuğunuza, okula gitmenin hayatın doğal bir süreci olduğunu anlatın ve bu konuda kısa açıklamalar yaptıktan sonra üzerinde çok durmayın.
- Okulla beraber çocuğun uyku zamanında değişiklik olacak. Erken yatması için zorlamayın. Çocuğunuza bu konuda anlayış gösterin, gerekirse ilk günlerde ailece onun yatması gereken saatlere göre uyku saatlerini ayarlayın.
- Okulun ilk günlerinde çocuk hangi ebeveynden daha kolay ayrılabiliyorsa okula onunla gitmesi gerekiyor. İlk iki gün dışında ise okulda beklemeyin.
- İlk gün çocuğunuzun çantasını hazırlamasına, içine yiyecek, içecek koymasına yardım edin.
- Kıyafetini kendisi giymesi ve hazırlıklarını tamamlaması için teşvik edin.
- Kendi kıyafetlerini giyemiyor, çantasını hazırlamıyorsa “Nasıl okula gideceksin” gibi sözler söylemeyin.
- Evden zamanında çıkın, okula telaşlı gitmeyin. Sınıfa girdikten sonra bir süre bahçede durun.
- İlk gün onu okuldan siz almaya çalışın, erken gidip sizi görebileceği bir yerde bekleyin.
- Öğrenciyi okula bıraktığınızda ‘veda’ anını fazla uzun tutmayın ya da kaçar gibi gitmeyin. Çocuk sizden güven alarak okula adım atmalı.
- Çocuk okuldayken, siz dışarıda bir etkinlik yapacaksanız, bunu onun yanında konuşmayın. O okuldayken, sizin eğleneceğinizi düşünebilir ve okula gitmeyi ceza gibi algılayabilir.
- Onun okula başlamasıyla ilgili kaygılarınızı kontrol altına alın ve duygularınızı çocuğa yansıtmayın.
- Okul ve öğretmen hakkında olumsuz konuşmalardan kaçının.

Aşırı koruyucu ya da ihmalkar olmayın
- Okul hakkında ne düşündüğünü sorun, size soru sormasına izin verin. Onu dinleyin ve eleştirmeden, susturmadan mümkün olduğunca kafasına takılan sorulara cevap verin.
- Çocuğunuzun sizden ayrılmasının, sizi kaybedeceği anlamına gelmediğini bilmesi gerekiyor. Okula nasıl gidileceğini ve ortamını, öğretmenini tanıdığınızı söyleyin. Bu onu rahatlatacaktır.
- Aşırı koruyucu ya da ihmalkar tutumunuz çocukların okula uyum sürecini etkileyebilir. Önemli olan çocuğu dinlemek, gerektiği kadar okul ve öğretmen ile iletişim içinde olmaktır.
- Anne-babasının öğretmene güvendiğini hissetmek ve okulda olanları onayladıklarını bilmek çocuğunuzun da okula güvenmesini ve uyum sağlamasını kolaylaştırır.
- Aile ortamından ayrılıp, sıkı kuralların olduğu, yeni bir ortama girmek istemeyen çocukların aklına gelecek ilk çözüm okula gitmemek olur. Net ve kararlı olursanız, başka bir seçeneğinin olmadığını anlarmasına ve bu düşünceden uzaklaşmasına yardımcı olursunuz.

Okul başarısı sağlıklı beslenmeye bağlı
- Çocuğunuzun gece daha erken yartmasını sağlayın. Kahvaltıya zaman ayırabilecek şekilde uyuması gerekiyor.
- Kahvaltıyı öncelik haline getirin, mümkünse bütün aile masaya beraber oturun. Genelde beraber yemeğe oturan ailelerin çocuklarında obezitenin daha az olduğu görülüyor.
- Oturmak zor ise, çocuğunuza yoğurt, kuru meyve ve tam tahıllı ekmekle peynirli veya yumurtalı ya da mevsim uygunsa domatesli sandviç, meyve, süt gibi yolda yiyebileceği pratik yiyecekler hazırlayın.
- Proteinden zengin bir kahvaltıyı tercih edin. Yumurta, süt ve peynir hem protein hem de kalsiyum açısından ihtiyacı karşıladığı için önemli.
- Kan şeker düzeyinin ani düşmesi çocukların ruh halini ve odaklanma gücünü azaltabilir. Lif içermesi açısından tam tahıllı ekmekler, yulaf, kinoa gibi tahıllar tercih edilmeli. Badem, ceviz, fındık, taze meyve, kuru meyve, zeytin de verilebilecek faydalı yiyecekler.
- Öğle yemeklerinde bol salçalı, yağlı, kızartılmış ve kakaolu tatlılar yerine, bol peynir, balık, tavuk veya kırmızı et ile yapılmış, içinde sebze ve yeşillik olan, bol tahıllı sandviç yanında taze meyve tüketmek daha sağlıklı olur.
- Akşam yemeklerinde de ağır yağda kızartılmış gıdalar yerine, yağ oranı düşük hafif yiyecekler, gecenin rahat geçmesi için önemli.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!