Yunanistan iknaya yanaşmıyor

Laeken Kraliyet Şatosu`nda buluşan liderler, iki  gün sürecek yoğun pazarlık ve tartışma ortamında, çok sayıda gündem maddesini ele alacaklar. Ancak geçtiğimiz günlerde Türkiye, ABD ve AB ülkeleri arasında varılan Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikası (AGSP) anlaşmasına, Yunanistan'ın muhalefeti gündemin ana konusunu oluşturuyor. Başta dönem başkanlığını yürüten Belçika'nın diplomatları olmak üzere bir çok liderler ve yetkili, Yunanistan'ın kaygılarını gidermek için çaba sarfediyor. 
   Â
Yunanistan Başbakanı Kostas Simitis ile dün akşam yemeğinde görüşen Avrupa Birliği (AB) Dönem Başkanı Belçika`nın Başbakanı Guy Verhofstadt`ın, Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikası (AGSP) konusunda ``çözüm arayışı`` çabaları sonuç vermedi.  

Belçikalı diplomatlar, sabah saat 02.00`a kadar süren görüşmelerde, ``Atina`nın ikna edilemediğini``, ancak zirve sırasında bir çözüme ulaşılabileceğini düşündüklerini bildirdiler.  

Başbakanlık Sözcüsü Alain Gerlache, görüşmeler öncesinde, ``Yunanlılara, Türkiye ile varılan uzlaşmayı kabul etmeleri için güvenceler verilmesinin söz konusu olduğunu, bu sayede NATO-AB işbirliği anlaşmasının gerçekleşebileceğini`` söylemişti.  

Görüşmelere, Yunan Dışişleri Bakanı Yorgo Papandreu, Belçika Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Louis Michel, AB Dış Politika ve Ortak Savunma Yüksek Temsilcisi Javier Solana da katıldılar. NATO Genel Sekreteri George Robertson`ın da kısmi katılımı olduğu bildirildi.  

AB Dönem Başkanı Belçika Başbakanı Verhofstadt ve Dışişleri BakanıMichel`in, bu sabah, Simitis ve Papandreu`yu Laeken Kraliyet Şatosu kapısında çok soğuk karşıladıkları gözlemlendi.  

Şato girişinde, diğer liderlere sarılan ve uzun konuşmalar yapan Belçikalılar, Papandreu ve Simitis`in ellerini sıkmakla yetindiler.  

Türk diplomatik kaynaklar, AGSP konusunda Ankara`nın çok temkinli davranmakta ne kadar haklı olduğunun görüldüğünü, Yunanistan`ın tavrının, Ankara`nın endişelerindeki haklılığı kanıtladığını ifade ediyorlar.  
     
ATİNA TAVIR DEĞİŞTİRİRSE
     
Atina`nın tavır değiştirmesi ve Türkiye, ABD ve İngiltere tarafından belirlenen metne onay vermesi halinde, gelişmeler şöyle olacak:  

AB Konseyi, AB-NATO askeri işbirliğinin kurallarını belirleyen İstanbul Belgesi`ni ``metin olarak`` onaylayacak. Belgenin onaylanmış hali, Solana tarafından, yazılı olarak Robertson`a iletilecek. Robertson, bu belgeyi, 16 Aralık günü Brüksel`de toplanacak NATO Savunma Bakanları Konseyi`nin onayına sunacak.  

Ä°stanbul Belgesi`nde belirlenen ilkelerin, NATO ve AB organlarında, kağıt üzerinde resmen onaylanması halinde, askeri iÅŸbirliÄŸine yeÅŸil ışık yakılmış olacak.Â

BELÇİKALI SÖZCÜ: ``UZLAŞMA YOK``  
   Â
AB Dönem Başkanı Belçika`nın Başbakanı Guy Verhofstadt`ın, Brüksel`de dün akşam yemeğinde Yunanistan Başbakanı Kostas Simitis ile görüştüğünü, ancak Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikası (AGSP) konusunda ``çözüm arayışı`` çabalarında ``uzlaşmaya varılamadığı`` açıklandı.  

Başbakanlık Sözcüsü Alain Gerlache, ``Dün gece uzlaşma olmadı, ama olayların olumlu geliştiği izlenimi var. Verhofstadt-Simitis karşılaşması faydasız sayılamaz`` dedi.  Başbakanlık kaynakları, Yunanistan`ın tavrında ``çok hafif bir değişiklik`` olduğunu, ancak Atina`nın ``ulusal menfaatleri savunmadan`` söz ettiğini anlattılar.  

Aynı kaynaklar, AB Dönem Başkanı Belçika`nın Yunanlılara, ``konuya aydınlık getirecek açıklamalarda bulunmayı`` önerdiğini ve ABD, Türkiye ve İngiltere arasında yapılan müzakereler sonunda üzerinde uzlaşılan metnin Laeken`de onaylanmasının istendiğini bildirdiğini duyurdular.  

ANKARA İLE TELEFON BAĞLANTISI OLDU  

Başbakanlık kaynakları, dün gece geç saatlere kadar süren tartışmalar sırasında, Belçika Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Louis Michel`in, ``en az bir defa`` Türk Dışişleri Bakanı İsmail Cem`etelefon ettiğini bildirdiler. Belçikalılar, Atina`ya yönelik baskıların bugün de süreceğini ve ``yarın sabaha kadar vakit olduğunu`` söylüyorlar.

KONVANSÄ°YON'DA ÅžEKÄ°LLENECEK

Zirvede, Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikası (AGSP) bildirisi yayımlanacak ve AGSP`nin `operasyonel olduÄŸu` ilan edilecek. AB`nin geleceÄŸinin ve reformlarının tartışılacağı, `Konvansiyon` olarak adlandırılacak platformun yapısı ve baÅŸkanı da Laeken`da belirlenecek.Â

Laeken zirvesinin en önemli gündem maddelerinden birini oluÅŸturacak `terörizmle mücadele` konusunda uzlaÅŸma arayışları sürecek, ancak teröristler listesi konusu, görüş birliÄŸine varılamaması nedeniyle gündem dışında kalacak.Â

AVRUPA TUTUKLAMA EMRİNE YEŞİL IŞIK

Zirvede, AB üyesi ülkelerin tamamında geçerli olacak ``Avrupa Tutuklama Emri`` uygulamasına yeÅŸil ışık yakılacak. AB`nin Laeken zirvesi sonunda yayımlanacak bildiride, Kıbrıs sorununa ve Türkiye ile iliÅŸkiler konusuna birer paragraf ile deÄŸinilmesi bekleniyor.Â

TÃœRKÄ°YE'DEKÄ° REFORMLAR DESTEKLENÄ°YOR

Laeken sonuç bildirisi taslağında, ``Helsinki kararlarının Türkiye ile AB`yi birbirlerine yakınlaÅŸtırdığı ve Türkiye`nin AB heyecanını artırdığı`` belirtiliyor. AB Konseyi, Türkiye tarafından, tam üyelik hedefi ile gerçekleÅŸtirilen reformları memnuniyetle karşıladığını ifade ederken, Türkiye`ye iliÅŸkin katılım stratejisi çerçevesinde, AB Komisyonu`nun yaklaşım ve önerilerini desteklediÄŸini ifade ediyor.Â

Taslağın Türkiye paragrafında, Ankara`ya, Kopenhag kriterlerini yerine getirmek ve AB`ye uyum saÄŸlamak hedefiyle ekonomik, sosyal ve siyasi reformlara devam etmesi için destek veriliyor ve bu kapsamda, insan haklarının geliÅŸtirilmesi alanında daha özenli davranılması isteniyor.Â

TÜRKİYE'YE KIBRIS İÇİN ÇÖZÜM BASKISI

Taslakta, Türkiye`den, Kıbrıs sorununun çözümüne etkili katkıda bulunması da talep ediliyor. Laeken sonuç bildirisi taslağında, Kıbrıs konusuna da bir paragraf ayrılarak, BM kontrolündeki siyasi çözüm arayışlarına verilen destek ifade ediliyor. Kıbrıs Rum kesiminin AB ile yürüttüğü tam üyelik müzakerelerinin son bulmasından önce soruna çözüm getirilmesi temennisini tekrar eden AB devlet ve hükümet baÅŸkanları, sorunun çözümsüz kalması halinde, ``Helsinki kararları doÄŸrultusunda``, ``Kıbrıs`ın (Rum kesiminin) tam üyeliÄŸine iliÅŸkin kararı belirleyeceklerini`` ifade ediyorlar.Â

AB liderleri, zirvede, Topluluk bünyesinde kurulan yeni ajansların yönetim ve yerleÅŸimlerini de paylaÅŸacaklar. Bu kapsamda, `Avrupa Gıda Güvenlik Ajansı`, `Deniz Güvenlik Ajansı`, `Hava Güvenlik Ajansı`, `Avrupa Polis Koleji`, `Eurojust` gibi yeni oluÅŸumların merkezlerinin nerelerde olacağı belirlenecek.Â

2004 VE GENÄ°ÅžLEME

AB liderleri, 2004 yılında geniÅŸleme adımları atmak umuduyla, kurumsal reformları da ele alacaklar. AB zirvesinde, ayrıca, geniÅŸleme konusu da ele alınacak ve aday ülkelere ``önemli mesajlar`` verilecek.Â

AB`nin ekonomik durumunu ve geleceÄŸini de inceleyecek olan devlet ve hükümet baÅŸkanları, maliye bakanlarının bilgi raporlarını dinleyecekler. Ortak para birimi euronun piyasaya çıkmasından önceki son zirvede, ``ekonomik saÄŸlık mesajları`` verilecek.Â

GÖÇ VE İLTİCA DA TARTIŞILACAK

Zirvede, AB`de göç ve iltica politikası belirlenmesine ilişkin arayışlar da sürdürülecek. Liderler, dış politikada, özellikle Afganistan, Ortadoğu ve Balkanlardaki gelişmeleri tartışacaklar. Zirvenin ikinci gününde, AB üyelerinin ve aday ülkelerin devlet vehükümet başkanları biraraya gelecek. Bu toplantıda Türkiye`nin, bugün Brüksel`e gelecek olan Başbakan Bülent Ecevit ve Dışişleri Bakanı İsmail Cem tarafından temsil edilmesi bekleniyor.

BELÇİKA'NIN İMTİHANI
   Â
Belçika`nın Avrupa Birliği (AB) DönemBaşkanlığı`nın sonunu simgeleyen Laeken zirvesi, AB`nin tüm zirvelerinin Brüksel`de yapılmasını isteyen Belçika hükümeti için bir ``imtihan`` niteliğini taşıyor.  

AB devlet ve hükümet başkanları, geçen Aralık ayında yapılan Nice zirvesinde, Brüksel`in, ``Avrupa`nın başkenti`` olma özelliğinin vurgulanmasını kararlaştırmışlardı.  

Brüksel, yakın bir gelecekte, bütün AB zirvelerine ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Belçika, yılda 4 ila 8 kez toplanan ve her biri 10 milyon dolara mal olan zirveleri, oluşturacağı kalıcı tesisler sayesinde daha ucuza gerçekleştirecek ve büyük bir gelir kaynağı sağlayacak.  

Laeken zirvesinin bir ``model`` oluşturması ve ``misafirlerin memnun kalmaları`` için çaba harcayan Brüksel, en büyük endişeyi güvenlik alanında yaşıyor.  Başkentte, dün 80 bin kişinin katıldığı yürüyüşün olaysız son bulmasının ardından, bugün, küreselleşme karşıtlarının ortaya farklı bir tablo çıkarmalarının engellenmesi için çaba harcanıyor.  
     
AVRUPA`NIN BAÅžKENTÄ°

AB Komisyonu Başkanı Romano Prodi ve Belçika Başbakanı Guy Verhofstadt, geçen aylarda, 9 ``akil adam`` seçerek, bu kişileri özel bir toplantıda buluşturdular. Söz konusu toplantıda, Brüksel`in ``başkent`` niteliklerinin artırılması için yapılması gerekenler tartışıldı.  

Aralarında İtalyan yazar Umberto Eco, Polonyalı tarihçi BorinislawGierek, sanatçı ve film yapımcısı Agnes Jaoui, Hollandalı mimar Rem Koolhaas, İngiliz bilim adamı Maryon McDonald, İspanyol politikacı Pasqual Maragall, Salzburg Festivali Müdürü Belçikalı Gerard Mortier, İspanyol ekonomist ve Bilbao Guggenheim Müzesi Müdürü Juan Ignacio Vidrate, İsviçreli işadamı Nicolas Hayek`in de bulunduğu akil adamlar,Brüksel`in maddi ihtiyaçlarını da belirleyecek ve AB`den bu amaçla para talebinde bulunulacaklar.  

Avrupa`nın en zengin kentleri sıralamasında 4. olan Brüksel, bu yerini tamamen Avrupa Birliği`ne borçlu. AB, NATO, Avrupa Parlamentosugibi uluslararası kuruluşları barındıran başkent Brüksel`in ekonomisi,bu kurumlar sayesinde giderek gelişiyor.  

Sadece AB Komisyonu`nda 20 binden fazla memur çalışıyor. AB, Brüksel`de toplam 120 bin kişiye iş sağlıyor. Brüksel ekonomisi, sadece AB sayesinde, yılda net 6 milyar dolar kar ediyor.  

Brüksel`in eski belediye başkanı, bugünkü bölge bakanı Xavier De Donnea`nın açıkladığı bu rakamlar, aynı alanda rekabette geri kalan Strasbourg ve Lüksemburg gibi kentlerde ``kıskançlık kaynağı`` oluyor. 

Belçika`nın başkentinde  1250 uluslararası kurum var. AB dışında, NATO da, kent ekonomisine küçümsenmeyecek katkılarda bulunuyor, on binlerce insana gelir sağlıyor.  

İşleri sadece uluslararası kurumlarla bağlantılı olan on binlerce yabancı memur, 4000 gazeteci, 3000 avukat, binlerce diplomat Brüksel`deki evleri, büroları, lokantaları, mağazaları dolduruyor.  

BaÅŸkent Brüksel, AB ve NATO`ya yatırımlarını giderek artırıyor. NATO Genel Merkezi tesisleri modernleÅŸtiriliyor, Avrupa BirliÄŸi`ne milyonlarca metrekarelik bürolar tahsis ediliyor.Â