Yeşil Muhabbet

Güncelleme Tarihi:

Yeşil Muhabbet
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 23, 1999 00:00

Haberin Devamı

Dumlugöze'de hasat şenliği başlıyor

Anadolu'nun sevimli bir dağ köyü Dumlugöze...Alanya'ya 80 km uzaklıkta, Toros Dağları üzerinde Göksu Nehri'nin bir kolunun geçtiği kanyonda. Karaman'a bağlı. Ceviz, kiraz, elma, armut, kavak, sedir ve meşe ağaçlarının gölgesindeki, eteklerini siklamenlerin renklendirdiği Dumlugöze'de yarın hasat bayramı başlıyor. Yörenin çiçekli soğanlarının korunması ve üretimi için 1993'te seferberlik ilan eden Doğal Hayatı Koruma Derneği (DHKD) bir grup gazeteciyi Dumlugöze'ye götürüyor.

Dokuz yüz metreye kurulmuş Dumlugöze'nin nüfusu 2 bini geçiyor. Çok çocuklu ailelerden oluşan köy halkının geçim kaynağı tarım ve hayvancılık. Erkekler Akdeniz bölgesinde inşaat ve tarım sektöründe mevsimlik işçi olarak da çalışıyor. Dokuz yüz metrelik bir yamaç üzerine kurulmuş Dumlugöze'nin yaylalarında kardelen, karçiçeği, anemon boy veriyor. Aileler bunları da toplayıp, ek bir gelir sağlamaya çalışıyor. Ancak ulusal bir servet olan çiçekli soğanlarımız bilinçli yaklaşımı hak ediyor. Çünkü uzun yıllar denetimsiz ve bilinçsiz olarak toplanarak yurt dışına satılan kardelenler, siklamenler resmen talan edilmiş ve yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmış durumda. 1980'de çiçekli soğan ihracatı yılda ortalama 70 milyona fırlıyor.

Geleceğimiz açısından derin endişe yaratan bu veriler, DHKD'nin Türkiye'nin Soğanlı Bitkileri Yerli Üretim Projesi'ni getirdi. Yıl 1992'ydi. Bu çalışmanın temel hedefi, sürekli ve aşırı miktarlarda toplanan çiçek soğanlarının koruma altına alınması ve üretim yoluyla ihraç edilmesinin önemine dikkat çekmekti. İlk beş yıl Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) ve son iki yıldır da Garanti Bankası ve İngiltere'deki Fauna&Flora International desteğiyle yol alındı.

Bu doğa koruma ve kırsal kalkınma projesi 1993'de Dumlugöze'ye ulaştı ve sıcacık bir ilgiyle karşılandı. Umutla kolları sıvayan DHKD uzman ekibi, gönüllü üreticilerle çiçek soğanı üretim programı başlattı. Köyde ağaçların altındaki gölge yerlerde, köylülerin sebze, buğday ya da mısır yetiştiremedikleri verimli topraklarını, çiçek soğanı üretiminde değerlendirilmesi teklifini seve seve kabul etti Dumlugöze halkı. Bugüne kadar 250 çiftçi ile çiçek soğanı üretimi yapıldı. Marla Aş'nın bağışı olan ihracat fazlası soğanlar, üretimde anaç olarak kullanıldı ve köyde soğan üretiminin yaygınlaştırılmasında önemli bir dönüm noktasına gelindi.

Şimdi DHKD, Dumlugöze'deki çabalarını sağlamlaştırmak ve sürekliliğini sağlamayı hedefliyor. Alanya'dan köye, toprak, çakıl, kayalık dağ yolu üzerinden yaklaşık 4-5 saatlik zorlu bir yolculuktan sonra varıyorsunuz. Program, Dumlugöze'ye geleneksel basın gezisinin bu yıl da keyifli geçeceğini fısıldıyor. Köy evlerinde konaklama, hasat töreni, folklor gösterileri, Dumlugöze'yi teke, tek tanımaktan daha güzel ne olabilir? Dağ havası çekiyor insanı. Ne yazık ki bu kez de bu geziye katılamıyorum, ama bu köşeden herkese, bilhassa ev sahipleri Gülbaz ve İbrahim Palaz'a kocaman sevgilerimi, selamlarımı gönderiyorum. Tanımasam da Dumlugöze gibi has, dost, sevecen insanlar olduklarından eminim. Özellikle Gülbaz hanımın öykülerini dinleyebilmeyi, Dumlugöze'nin havasını soluyabilmeyi, yöresel yemeklerini tadabilmeyi yürekten isterdim. Belki seneye, 2000'lerde yolum düşer güzelim Dumlugöze'ye...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!