Yaşamın İçinden

Güncelleme Tarihi:

Yaşamın İçinden
Oluşturulma Tarihi: Eylül 30, 2000 00:00

Haberin Devamı

Sapık dehşeti

Ebru bu yıl ilkokul beşe daha yeni geçmişti. Geleceğe dönük büyük umutları vardı. Ama bir sapık yeşeren bu umudu kökünden kurutup attı. Mehmet Demir isimli sapık küçük kıza önce tecavüze yeltendi, ardından da boğazını sıkarak vahşice öldürdü

EBRU Çevik, henüz 11 yaşında ve çocukluk yıllarını yaşıyordu. Doğup büyüdüğü Antalya'nın Serik ilçesinde ailesiyle birlikte mutlu bir yaşam sürüyordu. Okumayı çok seviyordu. Bu yıl M. Akif Ersoy İlköğretim Okulu 5'inci sınıfına geçmişti. Ailenin kazancı çok iyi değildi. Baba Ramazan Çevik, düğünlerde çalgı çalarak ailesini geçindiriyordu. Ancak, yaşam şartları zorladığı için eşi Ezo Çevik de aile bütçesine katkıda bulunmak amacıyla gündeliğe gidiyordu. Tarlalarda çalışan anne çocukları Ebru (11) ve İsmail'i de (5) yanında götürüyordu.

SIRADAN BİR GÜN

Günlerden pazardı. Aile için sıradan bir günün başlangıcıydı. Ezo Çevik, Serik'in Karadayı beldesinde bir susam tarlasına çalışmaya gidecekti. Yaşları küçük olduğu için çocuklarını evde yalnız bırakmayan genç kadın onları da yanına alarak sabah erken saatlerde Karadayı'nın yolunu tuttu. Çok geçmeden de tarlaya ulaştı. Diğer kadınlarla birlikte Ezo kadın, hemen çalışmaya koyuldu. Ebru ise kardeşi İsmail'i yanına alarak tarlanın bir ucunda oyuna daldı.

SAPIK AVINA YAKLAŞTI

Öğle kadar her şey normaldi. Yemek yendi. Anne Ezo, diğer işçiler gibi tekrar çalışmak için tarlaya döndü. Bu sırada küçük kardeş İsmail'in uykusu gelmiş ve derin bir uykuya dalmıştı. Annesi de Ebru'ya ''Kızım kardeşinin yanında dur. Uyanana kadar başında bekle'' demişti. Bir traktör römorkunun altında uyuyan kardeşinin uyanmasını bekliyordu Ebru. Onu uyandırmamak için ses çıkarmıyordu. Bu sırada, yanlarına Mehmet Demir geldi. Mehmet, tarlada çalışan işçilerin başı Çavuş Ramazan'ın oğluydu. Mehmet de babasının yanında yevmiye ile çalışıyordu. Ancak, tüm işçiler çalışırken, o küçük Ebru'nun yanından ayrılmıyordu.

ÜZERİNE ATLADI

Tarlayla bulunduğu bölgenin arası biraz uzaktı. Mehmet yine geldi ve küçük kızın etrafında dolanmaya başladı. Etrafta kimsenin olmadığına kanaat getirince de küçük kızın üzerine hayvanca atladı. Küçük kız, önce bağırmak ve kendisini kurtaracak birisine sesini duyurmak istedi. Ancak, sapık ağzını kapattı. Küçük Ebru'ya tecavüz etmek için girişimde bulundu. Ancak başarılı olamadı. Bu kez ‘‘başkasına söyler’’ paniğine kapılan sapık, küçük kızın boğazına sarıldı. Ebru, kendisinden çok büyük olan sapığa karşı koymak istedi ama başarılı olamadı. Bir süre sonra da çırpına çırpına öldü. Sapık Mehmet Demir ise, hiç birşey olmamış gibi boğarak öldürdüğü 11 Yaşındaki Ebru'nun cesedinin başından ayrılamıyordu.

MASUM ROLÜ OYNADI

Bu sırada susam tarlasının sahibi Mehmet Demir'in çalışmadığını görerek, babası Ramazan Demir'e, ''Oğlun nerede? Ben ona çalışması için para veriyorum. Kaytarması için değil?'' dedi. Oğlunu aramaya başlayan Çavuş Ramazan, oğlunu römorkun altında buldu. Yaşlı adam oğluna ''Ne işin var burada? Haydi işinin başına?'' dedi. Bu sırada minik kızın yerde yattığını gören adam, sapık oğluna ''N'oldu bu çocuğa?'' diye sordu. Sapıksa masum rolüne girerek, ''Römorkun üzerinden aşağı inmek isterken yere düştü ve öldü'' dedi. Susam tarlasındaki herkes minik kızın yanına geldi. Anne Ezo, kızının cansız bedenini görünce, adeta dünyası başına yıkıldı. Tarlada çalışan herkes sapığın bu sözlerine inanmıştı ve kızı hemen Serik Devlet Hastanesi'ne kaldırdılar. Hastaneye geldiğinde küçük Ebru için artık çok geçti. Çünkü Ebru sapığın ellerinde son nefesini vermişti. Minik Ebru'nun ölümünün kaza olduğuna ailesi başta olmak üzere herkes inanmış ve çok üzülmüştü. Ebru'nun ölüm nedeninin kesinlik kazanması için otopsiye alındı ve gerçek ortaya çıktı. Otopside, önce tecavüz edilmek istendiği, sonra da boğularak öldürüldüğü belirlendi. Bunun üzerine Mehmet Demir, gözaltına alındı.

SUÇUNU İTİRAF ETTİ

Suçunu itiraf eden Mehmet Demir, tutuklandı. Sapığın babası, oğlunun akli dengesinin bozuk olduğunu ve psikolojik tedavi gördüğünü iddia etti. Çevik ailesini perişan eden olay tüm Serik'i de yasa boğdu. Olayı duyanlar sapık Mehmet Demir'e lanet yağdırdı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!