Yağmur çocuklara eğitim merkezi

Güncelleme Tarihi:

Yağmur çocuklara eğitim merkezi
Oluşturulma Tarihi: Ocak 08, 2001 00:00

Haberin Devamı

Göztepe'de hizmete giren ücretsiz eğitim merkezinde otistik çocuklar hayata hazırlanıyor.

Mevcut eğitim-öğretim programlarından yararlanamayan 3-18 yaş arasındaki otistik çocuklar için Göztepe'de ücretsiz eğitim merkezi kuruldu. Uzmanlar, ailelerin çocuğunu iyi gözlemlemeleri gerektiğini söyleyerek, ‘‘İyi gözlem yapan bir aile çocuğunun hastalığını anlayabilir. Erken teşhis çocuğun geleceğini kurtarır’’ uyarısında bulundu.

Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) Otistik Çocuklar Eğitim Projesi (OÇEP) kapsamında yapılan ve 9 Ekim'de eğitime başyan Hamit İbrahimiye Otistik Çocuklar Eğitim Merkezi'nde, çocuklara farklılıklarına göre uygun ortamlarda, bireysel ve grup eğitimi veriliyor.

Merkezin Müdürü Vefa Demirkıran, binanın inşaatını MEB ve Mahmut İbrahimiye isimli hayırseverin gerçekleştirdiğini söyledi. İç donanım ise Türkiye Otistikleri Destek ve Eğitim Vakfı'nca (TODEV) yaptırıldı. Demirkıran, ‘‘Otistik çocuğu olan aileler artık çocuğunu evde saklamasın. Çocuklarının geleceği için birşeyler yapmak onların ellerinde’’ dedi.

Demirkıran, merkezde verilen eğitimde öncelikli amacın çocukların sosyal ve iletişimsel becerilerini kazanmalarını sağlamak ve birlikte birşeyler paylaşabilmek olduğunu anlattı. Demirkıran, Türkiye'de yaklaşık 90 bin otistik bulunduğunu belirterek şunları söyledi:

‘‘Otizm spastiklerden farklı olarak, küçük yaşlarda, beyindeki iletişim merkezinin gelişmesini engelleyen ve çocuğun çevresiyle sağlıklı, sosyal iletişim kuramamasına neden olan bir yetersizlik durumudur. Spastik çocuklarda ise daha çok el, kol ve yüz kaslarının kontrol edilememesi söz konusu.’’

Müzik ve resim öğreniyorlar

Demirkıran, OÇEP projesine göre bir yerleşim merkezinde otistik tanısı konmuş 3 çocuk varsa orada ilköğretim okuluna bağımlı Otistik Çocuklar Eğitim Merkezi açılması zorunluluğu bulunduğunu belirterek, merkezde verilen eğitimi şöyle anlattı:

‘‘Öğrenci bize başvurduğu zaman önce çocuğun performansı alınıyor. Yaşları da göz önünde bulundurularak neyi yapıp neyi yapamadığına göre grupları belirleniyor. En fazla 5 çocuğun bulunduğu bu gruplara 2 öğretmen düşüyor. Grupta haftada 5 saat beden eğitimi, 4 saat müzik eğitimi alıyorlar. Atölyelerde resim yapıyorlar. Grup eğitimine hazırlanmak için 3 saat bireysel eğitim alıyorlar.’’

Herşeyi öğretmek gerekiyor

Kendisi de bir otistik çocuk sahibi olan TODEV Genel Sekreteri Biçe Sözer, otistik çocukları şöyle tanımladı:

‘‘Otizm genelde bir iletişim bozukluğu. Hafiften ağıra doğru giden bir yelpaze. Bu çocuklar dünyayı bizim gibi algılamıyor, anlayabileceğimiz biçimde anlatamıyorlar. Öğrenmelerinde çok büyük problemler çıkıyor. Her çocuğun algılaması farklı olduğundan aynı yöntem her çocuğa uymuyor. Normal çocuklar kendiliklerinden öğrenirken onlara otobüse binmekten tuvalete gitmeye kadar herşeyi öğretmek gerekiyor. Otizmin teşhisi konusunda zorluklar var. En belirgin özelliği konuşmamaları. Bazılarında göz kontağı olmuyor. Kalabalığa giremiyorlar, yabancı insanlardan çekiniyorlar. Sallanıyorlar ve döner nesnelere merakları var.’’

Sözer, otizmde 3- 7 yaş arasının kritik bir dönem olduğunu belirterek, davranışların kalıplaşmadan eğitime başlanması gerektiğini söyledi. Vakfın merkezin ihtiyaçlarını karşılamak için toplumdan yardım topladığını da vurgulayan Sözer, ‘‘Vakıfta otizm uzmanları, aile destek ve eğitim programları, anne-baba eğitim terapileri ile aileleri çocukların ev içindeki eğitimi konusunda yönlendiriyor’’ diye konuştu.

Otizm nedir?

Ünlü aktör Dustin Hoffman'ın, ‘Rain Man-Yağmur Adam’ filminde otistik bir kişiyi canlandırmasından sonra, bütün dünyada bu hastalık daha bilinir hale gelmişti. Otizm, her bin kişiden ikisinde görülüyor. Genetik nedenlerden kaynaklandığı düşünülüyor. Çocuğun göz temasının ilk 16-18 ayda gelişmemiş olması, çevresine ilgisiz, kendi dünyasını yaşaması ilk önemli belirtiler. Problem doğuştan olsa da belirtilerini altıncı aydan itibaren veriyor ve 18 ay civarında net bir fikir sahibi olunuyor. Henüz kesin tedavisi bulunamadı. Otistikler eğitimle yardıma gereksinim duymadan yaşama yeteneğini kazanabiliyor.

57'si sürekli 15'i de dışarıdan terapiye gelen toplam 72 çocuğa hizmet verilen merkezde, eğitim, 09.20- 15.20 saatleri arasında, 22 öğretmen tarafından yapılıyor. Öğretmenler, göreve başlamadan önce 1 haftalık otistik çocukları eğitim seminerlerinden geçiriyorlar. Merkezde, 7 bireysel eğitim odası, 10 sınıf, müzik odası, iki resim atölyesi, henüz tamamlanmamış spor salonu, konferans salonu ve yarı olimpik yüzme havuzu bulunuyor.

Merkeze, öğrenci kabul edilmesi için çocuğun otistik olduğunun hastanelerin psikiyatri bölümlerinden alınan raporlarla ispatlanması gerekiyor. Daha sonra, yine OÇEP kapsamında oluşturulan Rehberlik Araştırma Merkezleri'nde bireysel incelemeler yapılıyor. Burada verilecek eğitsel tanıdan sonra İl Eğitim Kurulu'nda ücretsiz özel eğitim alacak çocuğun kayıt yaptırıp yaptırmayacağına karar veriliyor. Bunların dışında, çocuğun kabul edilebilmesi için 3 yaşını doldurmuş olması, okula devamını engelleyebilecek derecede tedaviye gereksinimi olmaması ve otistik özelliklerinden başka bir engeli bulunmamamsı gerekiyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!