Ünlü reklamcının antiterör kampanyası

Güncelleme Tarihi: Kasım 15, 2003 00:01

Oluşturulma Tarihi: Kasım 15, 2003 00:00

Türkiye dahil 10 Avrupa ülkesinde gazete ilanlarıyla yürütülen terörizm karşıtı kampanya Avrupa gibi Türk kamuoyunun da dikkatini çekti.‘‘Terörizmde gelecek yok’’ sloganının ön plana çıktığı iki farklı metin European Security Advocacy Group (ESAG) imzasını taşıyor. Ortadoğu'daki intihar saldırıları ve terör eylemlerinin kamuoyunda bulabileceği olası desteği ortadan kaldırmaya yönelik ESAG ilanları, Türkiye'nin yanı sıra Fransa, Almanya, Portekiz, İtalya, İspanya, Hollanda, İsviçre, Rusya, Norveç gazetelerinde de yayımlanıyor. İlan metinlerinin ortak yanı ABD yönetiminin terörizmle ilgili açıklamalarındaki üslubu çağrıştırmaları. Farkları ise Avrupa'daki üç ayrı ilan metninde intihar komandoları yetiştiren din okullarından bahsedilirken Türkiye'deki metinlerde bu bağlantıya değinilmemesi. İlanları veren European Security Advocacy Group merkez ofisi, web sitesi, iletişim adresi bulunmayan bir organizasyon. Kurucusu ve yöneticisi Norman Vale, ünlü reklam firması Grey International'ın ve Uluslararası Reklamcılar Derneği'nin (IAA) eski başkanı. Vale, Avrupa'nın çeşitli gazetelerine verdiği demeçlerde Avrupa kamuoyunun dikkatini terörist saldırılara çekmeyi amaçladıklarını, güvenlik gerekçesiyle üyelerinin ve finansörlerinin kimliklerini gizli tuttuklarını ifade ediyor. Kampanyanın arkasında, iddia edildiği gibi ABD yönetiminin, Yahudi lobisinin ya da büyük Amerikan şirketlerinin bulunmadığını söyleyen Vale, grubu politik bir girişimden çok ‘‘terörizmin korkunç yüzünü göstermek isteyen bir oluşum’’ şeklinde niteliyor. Kampanyanın dikkat çekici özelliklerinden biri de Irak'ta ABD'ye aktif destek veren İngiltere ve Danimarka ile ihtiyatlı tutumunu sürdüren İsveç'in kampanya dışında bırakılması. Vale'in açıklamasına göre ‘‘bu ülkelerin mesaja ihtiyacı yok.’’Kampanyanın yürütüldüğü ülkeler arasında tek Müslüman ülke Türkiye. Vale'in reklamcılık tecrübelerine dayanarak hazırladığı, içinde görsel unsurlara yer verilmeyen beş metnin yalnızca ikisi Türk gazetelerinde yayınlanıyor. Diğer üç metin, içinde yer alan ifadelerin Müslüman Türk toplumunu rahatsız edebileceği endişesiyle yayınlanmıyor. Halen şirketi Vale International LTD'nin başında bulunan Norman Vale 35 yıllık reklamcı. Aynı zamanda kablosuz iletişimde Bluetooth teknolojisiyle ön plana çıkan teknoloji devlerinden Baracoda'nın baş danışmanı. Geçmişte Almanya, Porto Rico ve İspanya'da çalışan Vale, şirketi kanalıyla hükümet işleri (Government Affair) konusunda da hizmet veriyor. Güvenlik endişesiyle kendisi hakkında konuşmaktan kaçınan Norman Vale, European Security Advocacy Group'un gücü yettiğince terörizme karşı kampanyayı yürüteceğini söylüyor.Terörizmde gelecek yok, göstermeye çalışıyoruzESAG'ı nasıl tanımlıyorsunuz, amacınız nedir?- ESAG bir vakıf. İnsanların gönüllü olarak yaptıkları bağışlarla ayakta duruyor. Bu grubu kurma fikri bende iki yıl önce 11 Eylül felaketinin ardından oluştu. Terörizmin nasıl bir felaket olduğunu insanlara anlatma isteği duydum. Pazarlama iletişimi konusundaki deneyimlerimi de ortaya koyarak bir reklam kampanyası hazırladım. İki yıl süren hazırlıkların ardından kampanya ilanları bu yıl 11 Eylül'ün yıldönümünde 10 ülkede yayınlanmaya başladı.ESAG'ın merkezi neresi? Başka ülkelerde şubeleriniz var mı?- Merkez benim beynim. New York'ta yaşıyorum. Başka yerlerde şubelerimiz yok. Paris'te çalıştığımız reklam ajansı bize destek veriyor. Ayrıca kampanya yürütülen ülkelerde çalıştığımız reklam ajansları var.Teröre karşı kurulmuş bir vakıf olarak neden bir web adresiniz yok, insanlar size nasıl ulaşabilir?- Şu anda yok ama yakında olacak. Yakın zamanda kim olduğumuzu anlatan bizi tanıtan bir web sitemiz olacak. Sitenin birkaç dilde olmasını ve içinde yararlı linkler de bulunmasını istiyoruz. Bütün bunların gerçekleşmesi zaman aldığı için web sitesinin kurulmasını beklemeden kampanyaya başladık, çünkü aciliyeti vardı.Kampanyanızın hedefi neden Avrupa ülkeleri?- Avrupa politik, ekonomik ve kültürel açıdan büyük ve önemli bir güç. Ayrıca Avrupa Birliği demokratik bir bileşim. Gelişmiş Avrupa ülkelerinin terörü sona erdirmek için bir şeyler yapabileceğine inanıyorum.İSVEÇ VE İNGİLTERE'NİN MESAJA İHTİYACI YOKAvrupa'ya yönelik bu kampanyada İngiltere, Danimarka ve İsveç'i neden dışarıda bıraktınız?- İngiltere'nin terörü ortadan kaldırmak için vereceğimiz mesaja ihtiyacı yok. Yüzyıllardır terörle mücadele ediyor ve bu konuda iyi şeyler yapıyor. Danimarka da aynı şekilde. İsveç ise çok nötr bir ülke, bu konu onlara çok uzak.Türkiye kampanyanın yürütüldüğü tek Müslüman ülke. Türkiye'yi neden seçtiniz?- Türkiye Batı ve Doğu'yu bir arada barındıran bir ülke. Hem Avrupa'da hem de Asya'da toprakları var. Çok büyük oranda da Müslüman nüfusa sahip. Ama aynı zamanda Türkiye yüzünü Batı'ya dönmüş bir ülke. Kore Savaşı'nda BM'ye asker gönderdi. Türkiye ile ilgili geçmişim 30 yıl öncesine dayanıyor. İşim gereği pek çok defa Türkiye'de bulundum. Türkiye'yi tanıyor ve önemsiyorum. İlanlarınız her ülkede en prestijli gazetelerde yayınlanıyor, finansmanını nasıl sağlıyorsunuz?- Bağışlarla. Ancak bağış yapanların isimlerini veremem. Bilinen insanlar değil, göz önünde olmak istemiyorlar. Güvenlik nedeniyle bu bilgiyi size veremem.Kampanyanın arkasında ABD Dışişleri, Pentagon, CIA, Yahudi Lobisi ya da Coca Cola, McDonalds gibi şirketlerin olduğu söylentileri var. Sizi destekleyenlerin bilinmesi, verdiğiniz mesajın etkisini azaltabileceği endişesini taşıyor musunuz?- Bu soru hep soruluyor. Herkese olduğu gibi size de aynı cevabı vereceğim. Hayır kampanyanın arkasında ne ABD Hükümeti ne Yahudi Lobisi ne de büyük şirketler var. Burada önemli olan bizi kimin desteklediği değil ne mesaj verdiğimiz. İnsanların mesajlarımızı dikkate almasını istiyoruz. Terörizm günümüzün en önemli felaketi ve bu konuya yeterince önem verilmiyor. Bazı teröristler bazı yerlerde kahramana dönüştürülmeye çalışılıyor. Biz terörizmde gelecek olmadığını göstermeye çalışıyoruz. Çünkü bazı yerlerde fakirlikten, ezilmişlikten dolayı anne-babalar çocuklarını terörist örgütlerin desteklediği okullara gönderiyor. Bu okullarda okuyan çocuklar intihar saldırıları için kullanılıyor. Kampanyamızın eğitim odaklı bir misyonu var. Özellikle Avrupa'daki kamuoyu önderlerinin dikkatini terörizmin korkunç yüzüne çekmek istiyoruz. Bunu eninde sonunda görecekler. TÜRKLERİN HASSASİYETİNİ DİKKATE ALDIKKampanya dahilinde beş ayrı metin bulunuyor. Ancak Türkiye'de yalnızca ikisi yayınlanıyor. Diğer üç metnin, içinde İslam'a yönelik ifadelerden Türk halkının rahatsız olabileceği endişesiyle yayınlanmadığı söyleniyor. İslam'ın terörizmi desteklediğini mi düşünüyorsunuz?- Hayır asla böyle bir düşüncemiz yok. Reklamcılık geçmişim bana bazı toplumların bazı mesajlara duygusal tepkiler verebileceğini gösterdi. Türk halkının da bu hassasiyetini göz önünde bulundurduk.Ancak terörist örgütlerden bahsederken Müslüman olduklarını ilan eden örgütlere ağırlık veriyorsunuz. Terörizmi nasıl tanımlıyorsunuz?- Terörizm bir dinle ya da azınlıkla temsil edilemez. Terörizm yok etmeye dayanıyor. Biz El Kaide'ye karşı olduğumuz gibi Baader Meinhoff'a da karşıyız. Tüm terörist örgütlerle mücadele ediyoruz. Sizce El-Kaide, İslami Cihad terörist örgütler değil mi? Riyad'da gerçekleştirilen son saldırı terörizm değil mi? ABD'nin ya da İsrail'in bazı eylemlerine terörizm diyenler var?- Ben yalnızca kampanya hakkında konuşurum. Herhangi bir ülkenin politikasını savunmak gibi bir niyetim yok. Politik bir insan değilim, amacım yalnızca terörizmle mücadele etmek. Terörizme karşı yürüttüğünüz bu kampanya daha ne kadar devam edecek? İlerleyen dönemlerde radyo ve televizyonu da kullanmayı düşünüyor musunuz?- Gücümüz yettiği sürece devam edeceğiz. Radyo, televizyon gibi farklı mecraları da kullanmak isteriz ancak öncelikle bunu gerçekleştirebilecek finansal güce ulaşmamız gerekiyor.�

Haberle ilgili daha fazlası:

Ünlü reklamcının antiterör kampanyası

BAKMADAN GEÇME!