TV’deki stratejist gerçek bir prens

Güncelleme Tarihi:

TV’deki stratejist gerçek bir prens
Oluşturulma Tarihi: Eylül 30, 2001 01:54

Ahmet Han, 32 yaşında. New York'taki saldırı sonrası yeni dünya durumu üzerine analizleriyle dikkat çekiyor. Uluslararası İlişkiler master'ı sırasında ABD'de uluslararası iktisat ve genel güvenlik üzerine araştırmalar yaptı.

Kısa bir akademik çalışma dönemini özel sektörde uluslararası sermaye piyasaları koordinatörlüğü izledi. İki yıldır Bilgi Üniversitesi Tarih Bölümü'nde Öğretim Üyesi ve Profesör Toktamış Ateş'in asistanı. ‘‘Küreselleşen Dünyada Ulusal Strateji’’ tezi, yakında bitiyor. İşte bu genç bilim adamı Afgan kraliyet soyundan bir prens. Babasının dedesi Afgan Kralı Amanullah Han, Kraliçe Süreyya ise büyük halası.

Ahmet Han'ın şeceresi, Afganistan'ın ilk kralı Payende Han'a (Painda Khan) dayanıyor. 1826-1863 arasında Afgan Kralı olan Payende Han'ın oğlu Dost Muhammet döneminde, Ruslar'ın desteği alınarak ilk İngiliz-Afgan savaşı yapıldı. Genç Türkiye Cumhuriyeti döneminde özel bir yeri olan Amanullah Han, Dost Muhammet'in torunu. Şimdi İtalya'da bulunan son Afgan Kralı Zahir Şah da Dost Muhammet'in bir diğer oğlundan torunu oluyor.

Payende Han'ın farklı eşlerinden hatırlanabilen 21 oğlu var. Bu oğullardan birinden de Kandahar'da hüküm süren Tarziler geliyor. İşte bizim savaş gündemiyle birlikte sık sık televizyonlarda analizler yaparken gördüğümüz Ahmet Han'ın babasının dedesi Afganistan'ın sömürge olmaktan kurtulma mücadelesinde yer almış bir düşünce adamı. Onun kızı da Amanullah Han'ın eşi olan Kraliçe Süreyya. Yani Ahmet Han sadece Kral Amunullah'ın ikinci kuşak torunu değil, Kraliçe Süreyya'nın da ikinci kuşak yeğeni.

Amanullah Han 1919'da tahta çıkınca, babası Kral Habibullah'ın Şam'a sürgüne gönderdiği Mahmut Tarzi'yi çağırıyor. İlerici, entelektüel ve ‘‘Afganistan'da olmayacak türde’’ Batı vizyonlu Tarzi, Amanullah'ın en büyük destekleyicisi konumuna geliyor. Daha sonra da kayınpeder-damat ve kral-filozof ikilisini oluşturuyorlar. İkili, ülkede birçok reform yapıyor. Her ikisinin en büyük özlemi, Afganistan'ın genç Türkiye Cumhuriyeti haline gelmesi. Bu nedenle ikili bütün gücüyle Kurtuluş Savaşı'nı destekliyor. Mustafa Kemal de bu desteği karşılıksız bırakmıyor. Savaşın orta yerinde, 1920'de, Afganistan ordusunu eğitmesi için kurmay subaylar gönderiyor.

İLK YABANCI BAŞKAN

Afgan Kralı Amanullah Han'ın Türkiye açısından özel bir yeri daha var: Hayranı olduğu Atatürk'ü ve devrim Türkiyesi'ni ziyaret eden ilk yabancı devlet başkanı. Amanullah Han, ülkesine getireceği yenilikleri yerinde görmek için 1927'de dünya seyahatine çıkıyor. İngiltere öncesi Türkiye'ye geliyor. Öyle etkileniyor ki devrimleri kendi ülkesinde gerçekleştireceğine inanıyor.

1929'da ülkesine dönüp icraata başlar başlamaz Afganistan semalarında, hangi ülkeye ait olduğu anlaşılamayan uçaklar beliriyor. Kraliçe Süreyya'nın başı açık ve modern giyimli onbinlerce fotoğrafı bu uçaklardan atılıyor. Habibullah Gazi önderliğinde bir ayaklanma başlıyor. Halkına şiddet kullanmak istemeyen Amanullah Han ve Mahmut Tarzi, tüm aileyi yanlarına alarak ülkeyi terkediyor. Amanullah Han İtalya'ya, Mahmut Tarzi İstanbul'a yerleşiyor. Süreyya'nın üç kızı Türkiye'ye gelip Türk erkekleriyle evleniyor. Amanullah'ın kardeşi Obeyde ile evlenen Emine, üç kızkardeşten hayatta kalanı. Kraliçe Süreyya'nın kızkardeşi Azize Han ise Ahmet Han'ın babaannesi.

BÜYÜK DEDEM, MUSTAFA KEMAL’E SİLAH GÖNDERDİ

Baba tarafım 1929'da Türkiye'ye geldi. Babamın dedesi Mahmut Tarzi, bölgede feodal yapı içinden ulus inşa sürecini başlatan beyin. Seray-ul Ekber gazetesini çıkarıyor. Gazete, Afganistan için çok radikal bir olay. Çünkü ülkenin ilk gazetesi. Mahmut Tarzi, İngiliz sömürge imparatorluğuna karşı Afganistan ve bugünkü Hindistan, Pakistan sınırları içinde feodal yapıyı milli şuura dönüştürmeye çalışan bir düşünce adamı. Afganistan kraliyet ailesinin üç kolunun birinden geliyor. Afgan Kralı Amanullah Han da babamın dedesinin hem damadı hem de yeğeni. Fikirlerinde Mustafa Kemal'in büyük etkisi var. Bilgi Üniversitesi'nde Devrim Tarihi dersini büyük bir zevkle veriyorum. Çünkü Mustafa Kemal aydınlığına inanıyorum. Afganlı tarafım bu konudaki spekülasyonlara hayretle bakıyor, Türk tarafım öfke duyuyor. O siyasal gelenekten gelen ailenin ferdi olarak, Mustafa Kemal'in yaptıklarının Afganistan'da yapılamadığı için ne kadar kıymetli olduğunu biliyorum.

Afganistan, 1919'da İngilizler'den bağımsızlığını almıştı. Kurtuluş Savaşı'nda Anadolu hareketine, Mustafa Kemal'e büyük yardımlarda bulundu. Olmayan parasını yolladı. Afganistan'ın İngiltere Büyükelçisi olan dedem Kasım Han, silah tacirleriyle pazarlık yapıp Anadolu'ya silah yolladı. Amanullah Han 1938'de ateşler içinde yatıyordu. O günün havayolu imkanlarıyla Roma'dan gelip Mustafa Kemal'in naaşını gördü, ağladı. Türklere büyük bir dostluğu ve sevgisi vardı. Afgan halkının genelinde de Türkler'e karşı bu muhabbet vardır. Ailem, Türkiye'yi vatan olarak benimsemelerinin ötesinde, oğullarını ve kızlarını Türkler'le evlendirdi. Soyadı Kanunu çıktığında Han unvanımızı soyadı olarak aldı. Babam da ben de burada doğduk. Annem Türk ve Türk olduğumu gururla söylüyorum. Mesleki alanımın içinde olduğu halde Afganistan'la ilgili hiçbir akademik çalışmada bulunmadım. Duygusal nedenlerle objektif olamayacağımı düşündüğüm için.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!