Türkiye'nin Avrupa BirliÄŸi Müktesebatına Uyumu Yönünde Ulusal Program

Güncelleme Tarihi:

Türkiyenin Avrupa Birliği Müktesebatına Uyumu Yönünde Ulusal Program
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 25, 2002 00:00

ÖZETGÄ°RÄ°ÅžModern Türkiye Cumhuriyeti’nin özünde, barışçı bir dış politika ile laiklik, hukukun üstünlüğü, çoÄŸulcu ve katılımcı demokrasi, insan hak ve özgürlükleri bulunur.Uluslararası iliÅŸkilerde, barış, refah, güvenlik ve istikrar artırıcı ve pekiÅŸtirici katkılar yapan deneyimli bir ülke olan Türkiye, barışçı dış politikası çerçevesinde, komÅŸularıyla iliÅŸkilerinin geliÅŸtirilmesine özen gösterecek, bu baÄŸlamda Yunanistan’la sorunlarına diyalog yoluyla çözümler getirilmesi için giriÅŸim ve çabalarını sürdürecektir. Kıbrıs konusunda da tarafların egemen eÅŸitliÄŸine ve ada gerçeklerine dayalı karşılıklı olarak kabul edilebilir bir çözüm kapsamında, yeni bir ortaklık kurulması için BM Genel Sekreteri’nin iyi niyet misyonu çerçevesindeki çabalarına destek vermeye devam edecektir. Bir AB üyesi olarak demokratik ve lâik Türkiye modeli, Avrasya’nın çaÄŸdaÅŸlaÅŸma yolunun geniÅŸletilmesinde etkili olacaktır.Türk Hükümeti, Türkiye’nin Avrupa BirliÄŸi üyeliÄŸini, Cumhuriyetimizin kurucu felsefesini ve Atatürk’ün geleceÄŸe bakışını doÄŸrulayan kilit bir aÅŸama ve Türkiye Cumhuriyeti için yeni bir basamak olarak deÄŸerlendirmektedir.Avrupa BirliÄŸi’ne üyelik, bu husustaki kriterlerin karşılanması suretiyle ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasamızda ifade bulan temel özellikleri çerçevesinde gerçekleÅŸecektir.Türkiye, baÅŸta insan hakları ve demokrasi alanlarında olmak üzere, Avrupa BirliÄŸi müktesebatı niteliÄŸindeki evrensel normlar ile Avrupa BirliÄŸi ülkelerinin uygulamalarına daha fazla uyum saÄŸlamak amacıyla, gerekli tüm uluslararası sözleÅŸmelere taraf olacak ve bunların etkin ÅŸekilde uygulanmasını saÄŸlayacak tedbirleri alacaktır.Türkiye, somut ve özgün katkılarıyla Avrupa’nın evriminde önemli bir rol oynayacaktır.SÄ°YASİ  KRÄ°TERLERTürk Hükümeti, siyasî, idarî ve yargı reformlarına iliÅŸkin çalışmalarını  2001 yılında hızlandıracak ve önerilerini mümkün olan en kısa zamanda TBMM'ye sunacaktır. Bu baÄŸlamda amaç, özgürlükçü, katılımcı, güvenceli, devlet organları arasında görev ve yetkileri dengeleyen, hukuk devleti ilkesini üstün kılan Anayasa ve yasa hükümlerinin, Türkiye'nin uluslararası taahhütleri ile AB standartları temelinde daha da geliÅŸtirilmesidir. Demokrasi ve insan hakları alanlarındaki reform sürecinde, öncelikle Anayasa gözden geçirilecektir. Anayasa deÄŸiÅŸiklikleri, yasal düzenlemelerin de çerçevesini belirleyecektir.Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, insan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğü alanlarında kaydedilecek geliÅŸmeleri sürekli olarak izleyecek, AB müktesebatına uyum çalışmalarını düzenli ÅŸekilde deÄŸerlendirecek ve bu çalışmaların hızlandırılması için gerekli tüm  önlemleri alacaktır.Bu çerçevede, baÅŸta  düşünce ve ifade özgürlüğü olmak üzere bireysel insan hak ve özgürlüklerinin daha da geliÅŸtirilmesi, dernek kurma ve  barışçı toplantı hakkı ile  sivil toplumun güçlendirilmesi, yargının iÅŸlevselliÄŸi ve verimliliÄŸinin arttırılması,  duruÅŸma öncesi gözaltı ve  cezaevlerindeki tutukluluk  koÅŸullarının iyileÅŸtirilmesi, iÅŸkenceyle mücadeleye hız verilmesi, insan hakları ihlallerinin caydırılması, ülke içinde bölgesel dengesizliklerin azaltılması, devlet memurları ve diÄŸer kamu görevlilerinin insan hakları alanında eÄŸitilmesi ve benzeri alanlarda,  kısa ve orta vadede  bir dizi yasal ve idari tedbir alınması öngörülmektedir.EKONOMÄ°K KRÄ°TERLER1999 Yılında uygulamaya konulan ekonomik program, Åžubat.2001’deki ekonomik kriz nedeni ile revize edilmiÅŸtir. Yapısal reformların, yeni programın baÅŸarısında olmazsa olmaz bir rol taşıdığının bilinciyle hızlandırılarak gerçekleÅŸtirilmesine karar verilmiÅŸtir.Yapısal reformlar kapsamında uzun yıllardır açık veren sosyal güvenlik sistemi yeniden düzenlenmiÅŸ ve sistemin aktif ve pasifleri arasındaki dengenin saÄŸlanması yönünde önemli adımlar atılmıştır.Vergi tabanının geniÅŸletilmesi ve kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınabilmesi için vergi reformu gerçekleÅŸtirilmiÅŸtir.Mali sektör reformu sonucunda kurulan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu, bankacılık sektörünün düzenlenmesi, gözetimi ve denetimi iÅŸlevlerinin tek bir otorite altında toplanmasını saÄŸlamıştır. Ancak Åžubat 2001 tarihli ekonomik kriz mali sektör reformu kapsamında daha köklü önlemler alınması gerekliliÄŸini ortaya çıkarmıştır. Bankalar Kanunu ve  TCMB Kanunu deÄŸiÅŸiklikleri ile ilgili düzenlemelerin öncelikle ele alınması gereklidir. Kamu Bankalarına iliÅŸkin düzenlemeler mali sektör reformu kapsamında öncelikli olarak ele alınacaktır.Tarımda doÄŸrudan gelir desteÄŸi sistemine geçiÅŸin ilk adımları atılmış ve pilot bölgelerdeki uygulamalardan olumlu sonuçlar alınmıştır. Mali ÅŸeffaflık kapsamında bütçe içi ve dışı fonlardan program çerçevesinde öngörülenler kapatılmıştır.ÖzelleÅŸtirme reform programının çok önemli bir unsurudur. Türkiye ekonomisinin rekabetçi bir ortamda büyüyebilmesi için devletin, özellikle tekelci konumdaki ekonomik faaliyetlerinin hızlı bir biçimde özelleÅŸtirilmesi gerekmektedir. Bu yapılırken, devlet tekelinin yerine özel tekellerin oluÅŸmaması için azami özen gösterilmektedir. 1999 yılında yapılan deÄŸiÅŸiklik ile özelleÅŸtirme ilk kez Anayasaya girmiÅŸ ve enerji ihalelerindeki darboÄŸazın aşılması için uluslararası tahkim müessesesi düzenlenmiÅŸtir.2000 yılı içerisinde aralarında TüpraÅŸ, Petkim, THY, Erdemir, SEKA gibi büyük ölçekteki KÄ°T’lerin de bulunduÄŸu kamu iÅŸletmelerinin blok satış ve halka arz gibi çeÅŸitli yöntemlerle özelleÅŸtirilmeleri programlanmıştır. Nitekim 2000 yılı içerisinde, Petrol Ofisi’nin yüzde 51’inin blok satışı, TÃœPRAŞ’ın halka arz yolu ile yüzde 31.5’unun satılması ve cep telefonu lisans satışı ile beklenenin üzerinde gelir elde edilmesi olumlu geliÅŸmeler olmuÅŸtur. Åžubat 2001 krizi sonrasında, Türk Hava Yolları ve Türk Telekom’un özelleÅŸtirilmesi sürecinin hızlandırılarak sonuçlandırılması yönünde Hükümet iradesi beyan edilmiÅŸtir.AB’nin aday ülkeler içim hazırladığı Katılım Öncesi Mali Bildirim Prosedürü kapsamındaki yükümlülüklerimiz de kısa vadede yerine getirilecektir.ÃœYELÄ°K YÃœKÃœMLÃœLÃœKLERÄ°NÄ° ÃœSTLENEBÄ°LME KAPASÄ°TESÄ°A. Gümrük BirliÄŸi (Ortaklık Ä°liÅŸkileri Çerçevesinde)" Kapsamında GerçekleÅŸtirilen Mevzuat Uyum ÇalışmalarıBu bölümde Türkiye’nin AB ile Ortaklık iliÅŸkileri çerçevesindeki yükümlülükleri incelenerek yerine getirdiÄŸi ve getirmediÄŸi yükümlülükler sıralanmıştır. Türkiye bu kapsamda AB teknik mevzuatına uyum ve rekabet politikasının belirli hususlarını (devlet yardımları, kamu teÅŸebbüslerine tanınan özel veya inhisari haklar ve TEKEL) kapsayan alanlarda geçmiÅŸten kaynaklanan yükümlülüklerini henüz yerine getirebilmiÅŸ deÄŸildir.B. Müktesebat Uyumu1. Malların Serbest DolaşımıMalların serbest dolaşımı alanında, Türkiye’nin AB’nin sanayi ürünlerindeki teknik mevzuatına uyumunu tamamlaması gerekmektedir. Bu yükümlülük gümrük birliÄŸinin iÅŸleyiÅŸ kurallarını belirleyen 1/95 ve buna dayanılarak çıkarılan 2/97 sayılı Ortaklık Konseyi Kararlarından, yani Türkiye’nin AB ile kurmuÅŸ bulunduÄŸu ortaklık iliÅŸkisinden kaynaklanmaktadır.Bu husus, hem iç pazarımıza kaliteli ve uluslararası normlara uygun mal arzını saÄŸlayacak, hem de ihracatımız üzerindeki olumlu etkisi ile rekabet gücümüzü artıracaktır.Bu kapsamda öncelikle, TBMM’ye sunulmuÅŸ bulunan ve Çerçeve Kanun olarak bilinen "Ãœrünlere Ä°liÅŸkin Teknik Düzenlemelerin Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun" tasarısının bir an önce yasalaÅŸması gerekmektedir. Ancak bundan sonra ilgili kuruluÅŸlar, kendi sorumluluklarında bulunan alanlardaki yasal düzenlemelerini, bu Kanuna istinaden yürürlüğe koyabilecek ve uygulamaya baÅŸlanması için gerekli önlemleri alabilecektir.Uygulama açısından çok önem taşıyan bir unsur da 4 Kasım 1999 tarihinde 4457 sayılı Kanunla resmen tesis edilmiÅŸ olan Türk Akreditasyon Kurumu (TÃœRKAK) nun faaliyete geçmesinin saÄŸlanmasıdır.Buna baÄŸlı olarak, mevzuata uygunluÄŸu deÄŸerlendirecek ve belgeleyecek olan uygunluk deÄŸerlendirme ve belgelendirme kuruluÅŸları ile AB Komisyonuna da bildirilecek olan onaylanmış kuruluÅŸların oluÅŸturulması ve geliÅŸtirilmesi gerekmektedir.Gümrük BirliÄŸi ile baÅŸlatılmış olan yeni bir piyasa gözetimi sistemi oluÅŸturma çalışmaları devam etmektedir. Bu sistem, AB teknik mevzuatı ile bunun standardizasyon, metroloji, akreditasyon gibi uygulama aÅŸamalarını da içermektedir.Kamu Ä°haleleriKamu ihaleleri alanında uluslararası normlara uygun olarak ÅŸeffaflığın ve tarafsızlığın, rekabetin ve kamuoyu denetiminin en geniÅŸ ÅŸekilde saÄŸlanması ve AB mevzuatı ile paralelliÄŸin temini amacıyla mevcut 2886 sayılı Devlet Ä°hale Kanununun yerine hazırlanmakta olan yeni Ä°hale Kanunu Taslağı çalışmalarının, Türkiye’nin çıkarları da gözetilerek ivedilikle sonuçlandırılması önem arz etmektedir.Ayrıca kamu ihalelerine iliÅŸkin uygulamayı yönlendirecek ve ÅŸikayetleri çözüme baÄŸlayacak hukuki veya tercihen idari anlamda bağımsız bir kurum oluÅŸturulması ihtiyacı bulunmaktadır.2. KiÅŸilerin Serbest DolaşımıAB üyesi ülkeler tarafından hassas bir konu olarak deÄŸerlendirilen kiÅŸilerin serbest dolaşımı alanındaki pek çok hususun tam üyeliÄŸe ve hatta ertesine sarkabileceÄŸi düşünülmektedir.Ancak, üye ülkelerdeki Türk işçileri ile aile bireylerinin istihdam piyasasına giriÅŸ koÅŸullarına ve ücret ve çalışma koÅŸullarına iliÅŸkin hükümleri düzenleyen 1/80 ve 3/80 sayılı Türkiye AB Konseyi Kararlarının, bunların çeÅŸitli hükümlerine getirilen Avrupa TopluluÄŸu Adalet Divanı (ATAD) yorumlarını da gözeterek güncelleÅŸtirilmesi gerekmektedir. En azından, üye ülkelerde yasal olarak çalışan ve ikamet eden vatandaÅŸlarımızın serbest dolaşım hakkının Türkiye’nin üyeliÄŸini beklemeden gerçekleÅŸtirilmesini saÄŸlayacak yeni Ortaklık Konseyi Kararlarına ihtiyaç bulunmaktadır.DiÄŸer taraftan, AB’nin üzerinde durduÄŸu yasa dışı göç ve toplu göç hareketlerinin önlenmesi amacıyla 5682 sayılı Pasaport Kanununun ilgili maddelerinin deÄŸiÅŸtirilerek Topluluk müktesebatındaki kararlara uygun bir yapıya oturtulması öngörülmekte ve bu konuda hazırlanan kanun tasarısının bir an önce yasalaÅŸması gerekmektedir.3. Hizmetlerin Serbest DolaşımıMali hizmetler alanındaki uygulamalar genel olarak AB mevzuatı ile uyumludur. Uyumsuz olan hususların tespiti ve giderilmesi çalışmaları da ilgili kurumlar tarafından sürdürülmektedir.Mali hizmetler dışındaki hizmetler açısından ise, ulusal tercihler ve kısıtlamalar bulunabilmektedir. Bunların tespiti ve giderilebilmesi için öncelikle uygun bir koordinasyonla çalışmaların baÅŸlatılması gerekmektedir. Bu alandaki çalışmalar kamu kurum ve kuruluÅŸlarının çokluÄŸu da dikkate alınarak, diÄŸer konularda olduÄŸu gibi  Avrupa BirliÄŸi Genel SekreterliÄŸi tarafından yürütülecektir.Türkiye ile AB arasında 3/2000 sayılı Ortaklık Konseyi Kararı uyarınca baÅŸlatılmış olan "Hizmetler ve Kamu Alımlarının SerbestleÅŸtirilmesi" Müzakereleri devam etmekte olup, uyum çalışmalarında bu çerçevedeki geliÅŸmeler de dikkate alınacaktır.4. Sermayenin Serbest Dolaşımı"Yabancı Sermayenin TeÅŸviki Kanunu"nu yürürlükten kaldıracak "Yabancı Sermaye Kanun Tasarısı" yasalaÅŸtığında izin prosedürü kaldırılıp yerine kayıt sistemi getirilecektir."Sermayenin Serbest Dolaşımı" konusunda yabancıların yatırım ve ticari faaliyetleri kapsamında sınırlayıcı hükümler ihtiva edenRadyo ve Televizyonların KuruluÅŸ ve Yayınları Hakkında Kanun,Sivil Havacılık Kanunu,Kabotaj Kanunu veTürk Ticaret Kanunu’ndaki yabancı hisse ile ilgili sınırlandırmalar,Yabancıların emlak edinmesine iliÅŸkin sınırlamalar,Petrol ve madencilik alanında yapılacak yatırımlarda izin gerekliliÄŸi,güvenlik ve mütekabiliyet esasları da dikkate alınarak gözden geçirilecektir.Özellikle Köy Kanununda yer alan yabancıların emlak edinmesine iliÅŸkin sınırlamaların kaldırılması hizmetlerin serbest dolaşımı açısından da önem taşımaktadır.Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar ile I-M sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Genelgesi uyarınca, yurtdışında ayni ya da nakdi transferlerin üzerindeki sınırlamaların (5 Milyon Doların üzeri izne tabidir) AB normlarına uygun hale getirilmesi gerekmektedir.5. Åžirketler HukukuÅžirketler konusundaki Türk mevzuatı genel olarak AB mevzuatı ile uyumlu olmakla beraber, bazı konular açısından Türk mevzuatında kısmi deÄŸiÅŸikliklere ihtiyaç bulunmaktadır. Bu amaca yönelik olarak Adalet Bakanlığı koordinatörlüğünde çalışan bir Komisyon, ilgili bütün AB Direktiflerini dikkate almak suretiyle yeni bir Türk Ticaret Kanunu Taslağı hazırlamaktadır. Bu taslağın orta vadede yasalaÅŸması önem arz etmektedir.Sınai mülkiyet hakları alanında önemli ilerlemeler Gümrük BirliÄŸi kapsamında kaydedilmiÅŸtir. Entegre Devre topografyalarının korunması hakkında Kanun Tasarısı Taslağı ve Yeni Bitki ÇeÅŸitlerine Ait Islahçı Haklarının Korunmasına Ä°liÅŸkin Kanun Tasarısı Taslağı çalışmaları sürdürülmektedir.Fikri mülkiyet alanında bazı uluslararası anlaÅŸmalara (WIPO/World Intellectual Property Organisation- Telif Hakları ve WIPO Ä°cralar, Fonogram AnlaÅŸmaları) 2001 yılı içerisinde taraf olunması öngörülmektedir.Fikri ve sınai mülkiyet hakları konusundaki uyuÅŸmazlıklarda ihtisaslaÅŸmayı teminen 12 ihtisas mahkemesinin kurulmasını hedefleyen Projenin sonuçlandırılması ve bu konuda AB’nin finansman saÄŸlaması beklenmektedir.6. Rekabet ve Devlet YardımlarıTürk Rekabet Hukuku, AB Rekabet Hukuku ile büyük ölçüde paraleldir. AB’nin rekabet kurallarına getirdiÄŸi deÄŸiÅŸiklikler Rekabet Kurumu tarafından izlenmekte ve paralel düzenlemeler oluÅŸturulması çalışmaları baÅŸlatılmış bulunmaktadır.Türkiye’nin Gümrük BirliÄŸinden kaynaklanan yükümlülükleri arasında yer alan v1177 sayılı Tütün ve Tütün Mamulleri Kanun Tasarısının bir an önce AB normları paralelinde yasalaÅŸması gerekmektedir. 4250 sayılı Ä°spirto ve Ä°spirtolu İçkiler Ä°nhisarı Kanununda deÄŸiÅŸiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı da 11 Ocak 2001 tarihinde TBMM tarafından onaylanmıştır. Ancak söz konusu düzenlemenin bir kez de tam üyelik perspektifi çerçevesinde ele alınmasında yarar olabilecektir.Devlet yardımları alanında öncelikle ilgili kamu kurum ve kuruluÅŸlarının iÅŸtiraki ile bir çalışma grubu oluÅŸturulmalı, devlet yardımları alanındaki dağınıklık giderilmelidir. AB devlet yardımları sisteminin temelini oluÅŸturan bölgesel istatistik sınıflandırması (NUTS) esasına dayalı sistemin benzerinin Türkiye’de bir an önce oluÅŸturulması zaruridir.Ayrıca, devlet yardımı uygulamalarının AB müktesebatında yer alan kriterlere uygunluÄŸunu deÄŸerlendirecek bir Devlet Yardımları Ä°zleme ve Denetleme Kurumunun tesis edilmesine ihtiyaç duyulmaktadır.7. Ortak Tarım PolitikasıAB müktesebatının üstlenilmesinde en kapsamlı alan olarak tarım sektörü ortaya çıkmaktadır. Topluluk müktesebatının hacim olarak önemli bir kısmını kapsayan bu alandaki oldukça karışık uygulamaların üstlenilmesi önem arz etmektedir.Tarım alanında Türkiye-AB iliÅŸkilerinde en öncelikli konu, Türk tarımının Ortak Tarım Politikasına uyumudur. Ancak, Topluluk sistemine uygun yeterli bir altyapı oluÅŸturulmadan, Ortak Tarım Politikasının ülkemizde uygulanması mümkün olamayacaktır. Bu itibarla, uyumun aÅŸamalı bir ÅŸekilde gerçekleÅŸtirilmesi gerekmektedir. Bu baÄŸlamda, uyum sürecinin tamamlanması için öncelikle belli baÅŸlı altyapı çalışmalarının sonuçlandırılması saÄŸlanmalıdır. Altyapının geliÅŸtirilmesine iliÅŸkin çalışmalar, ülkemiz tarım sektörünün idari yapısından, üretim, tüketim, fiyat ve pazar politikalarına, verimlilik ve rekabetten, kırsal, bölgesel ve çevresel kalkınma politikalarına kadar geniÅŸ bir alanı içermektedir.Ortak Tarım Politikasına uyum sürecinin önemli unsurlarından birini Çiftçilere Yönelik DoÄŸrudan Gelir DesteÄŸi uygulaması oluÅŸturmaktadır. Ãœlkemizde, Çiftçilere Yönelik DoÄŸrudan Gelir DesteÄŸine Ä°liÅŸkin Bakanlar Kurulu Kararı 1 Mart 2000 tarihinde çıkartılmıştır. Bu çerçevede, Adıyaman, Ankara, Antalya ve Trabzon illerinde pilot proje uygulamaları gerçekleÅŸtirilmiÅŸtir. Elde edilen sonuçlar dikkate alınarak, sistem 2001 yılından itibaren tüm yurt genelinde yaygınlaÅŸtırılacaktır.Çiftçilere Yönelik DoÄŸrudan Gelir DesteÄŸi uygulaması, yurt sathında iÅŸleyen bir Çiftçi Kayıt ve Arazi Kayıt Sisteminin oluÅŸturulup, geliÅŸtirilmesine baÄŸlıdır. Bu itibarla, Arazi Kayıt Sisteminin oluÅŸturulması çerçevesinde, tapu ve kadastro bilgilerinin bilgi sistemine dahil edilmesi ve kullanıcılara bilgisayar ortamında hizmet verilebilmesi amacıyla yeni proje hazırlık çalışmaları devam etmektedir. Bu konuda, gerekli teknik ve yasal düzenlemelerin gerçekleÅŸtirilmesi saÄŸlanmalıdır. Öte yandan, Çiftçi Kayıt Sistemi ve Tapu Kadastro Sisteminin yanı sıra CoÄŸrafi Bilgi Sistemi, Çiftlik Muhasebe Veri Ağının geliÅŸtirilmesi ve tarımsal veri tabanını kullanan Tarım Bilgi Sisteminin kurulmasına yönelik olarak sürdürülen çalışmalar hızlandırılmalıdır.Hayvan Kimlik Sisteminin teÅŸkili, bulaşıcı hastalıkların denetim altına alınması açısından büyük önem arz etmektedir. Bu suretle, hayvan hareketleri ve ticareti güvenilir bir ÅŸekilde gerçekleÅŸebilmektedir. Ayrıca, düzgün iÅŸleyen bir Hayvan Kimlik ve Kayıt Sistemi olmaksızın, Ortak Tarım Politikası çerçevesinde süt ve et ürünleri üreticisi çiftçilerin DoÄŸrudan Gelir DesteÄŸi Sistemine dahil edilmeleri mümkün olamayacaktır. Bu amaçlara yönelik olarak, Hayvan Kimlik Sisteminin yurt sathında oluÅŸturulması ve bu konuda ihtiyaç duyulan idari yapının tamamlanması gerekmektedir.Hayvan SaÄŸlığı alanında, hayvancılık sektörü için önemli sorun oluÅŸturan hastalıkların mümkün olabildiÄŸince kısa süre içerisinde kontrol altına alınarak bertaraf edilmesi hedefi çerçevesinde, TopluluÄŸun veterinerlik mevzuatına uyum saÄŸlanması ve salgın hayvan hastalıklarıyla mücadeleye iliÅŸkin AB uygulamalarının üstlenilmesi gerekmektedir. Ä°dari yapılanma ile ilgili olarak ise, yetki paylaşımını ve koordinasyon karmaÅŸasını ortadan kaldıracak ÅŸekilde merkezin taÅŸra teÅŸkilatı ile doÄŸrudan irtibatı saÄŸlanmalıdır. Öte yandan, canlı hayvan ve hayvansal ürünlerin gümrüklerden çekilmesi konusunda sınır kontrol noktalarında denetimi etkin hale getirmek amacıyla Topluluk standartlarına uygun Karantina Laboratuarlarının oluÅŸturulmasına yönelik düzenlemelerin gerçekleÅŸtirilmesi de gerekmektedir.Türk mevzuatının bitki saÄŸlığı ile ilgili bölümleri önemli ölçüde Topluluk mevzuatı ile uyumludur. Bu konuda yapılması gereken çalışmalar esas itibariyle tespit edilmiÅŸ olup, bunların mevzuata dahil edilmesi gerekmektedir. Bitki saÄŸlığı alanında, AB ve Türkiye arasındaki farklılığın mevzuattan çok uygulamadan kaynaklandığı dikkati çekmektedir. Bu itibarla, uygulamaya yönelik gerekli tedbirlerin alınması da gerekmektedir. Ayrıca, bitki saÄŸlığı ile iÅŸtigal eden kurum ve kuruluÅŸların baÅŸta laboratuar olmak üzere alt yapıları geliÅŸtirilmelidir.Gıda iÅŸleme kuruluÅŸlarında, AB hijyen ve kamu saÄŸlığı standartlarına uyum için çalışmalar yürütülmektedir. Özellikle, süt ve et tesislerinin AB standartları düzeyine getirilmesine yönelik düzenlemeler sonuçlandırılmalıdır.Ãœreticilerin katılımını ve sorumluluÄŸunu esas alan Kırsal Kalkınma Projeleri çerçevesinde ise GüneydoÄŸu Anadolu Projesi ve Tarım ve KöyiÅŸleri Bakanlığı bünyesinde yürütülen çalışmalar geniÅŸletilerek sürdürülmeli ve AB uygulamalarına paralel Kırsal Kalkınma önlemlerini içeren yeni stratejiler tespit edilmelidir.Tarım kesiminde var olan yetki dağınıklığının giderilmesi ve hizmetlerin tek elde toplanması amacıyla Tarım Hizmetlerinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun Tasarısının yasalaÅŸması gerekmektedir.Türkiye’de çiftçilerimizin kooperatifler ÅŸeklinde teÅŸkilatlanmasını saÄŸlayabilecek hukuki altyapı mevcuttur. Ancak, AB normlarına uygun Tarımsal Ãœretici Birlikleri Mevzuatı henüz bulunmamaktadır. Bu baÄŸlamda, BaÅŸbakanlığa sevk edilmiÅŸ bulunan, üretici birliklerinin AB normlarına uygun bir ÅŸekilde teÅŸkilatlanmasına imkan tanıyacak olan Tarımsal Ãœretici Birlikleri Kanun Tasarısının yasalaÅŸması saÄŸlanmalıdır. Söz konusu yasa tasarısı üretimden pazarlamaya kadar uzanan aÅŸamalarda örgütlü çiftçi kesiminin desteklenmesini ve bu yönde teÅŸvik önlemlerinin uygulamaya geçirilmesini öncelikli olarak hedeflemektedir.Tarım kesiminde var olan yetki dağınıklığının giderilmesinin yanı sıra tarımsal destekleme politikalarının yeniden yapılandırılması ve tarımsal veri tabanı çalışmalarının yürütülmesi amacıyla kurulan ve sektörde görev alan kurumların üst düzey temsilcilerinden oluÅŸan Tarımda Yeniden Yapılandırma ve Destekleme Kuruluna, özel sektör kuruluÅŸları ile çiftçi örgütleri temsilcilerinin dahil edilmesi suretiyle etkinlik kazandırılması da öngörülmektedir.8. Ortak Balıkçılık PolitikasıKısa vadede denetleme ve kontrol önlemleri yoluyla balıkçılık piyasasının yapısal geliÅŸmesini izleyecek idari yapının kurulması ve balıkçılık filosu kayıtlarının iyileÅŸtirilmesi saÄŸlanmalıdır.9. Ortak Taşımacılık PolitikasıTürkiye’nin, 1/95 Sayılı Ortaklık Konseyi Kararı ve Avrupa BirliÄŸi Komisyonunun 4 Mart 1998 tarihinde yayımladığı "Türkiye için Avrupa Stratejisi"ndeki hedeflerle de uyumlu olarak Ulaşım Koridorlarının temel planlama platformu olan Trans-Avrupa UlaÅŸtırma Ağı (TINA:Trans-Euroepan Transport Network)na katılımı öngörülmektedir.UlaÅŸtırma alanındaki AB müktesebatına uyum alanında ise, kara ve demiryolu taşımacılığındaki mevzuat uyumunun hızlandırılması, hazırlanmış çerçeve kanunların onaylanarak, uygulamaya yönelik yönetmeliklerin de en kısa sürede tamamlanması gerekmektedir. Bunun yanı sıra, demiryollarının yeniden yapılandırılması ve denizyolu taşımacılığındaki güvenlik gereklerine uyumun artırılması beklenmektedir.Bu çerçevede:TBMM’de bulunan Karayolu Taşıma Kanunu Tasarısının yasalaÅŸması, Karayoluyla Uluslararası EÅŸya ve Yolcu Taşımaları Hakkındaki YönetmeliÄŸin deÄŸiÅŸtirilmesi ve Ulusal Mal Taşımacılığı konusunda hazırlanmış olan YönetmeliÄŸin yasalaÅŸması önem arz etmektedir.UlaÅŸtırma Bakanlığının TeÅŸkilat ve Görevleri Hakkında 3348 sayılı Kanunda ve Kamu Ä°ktisadi TeÅŸekkülleri Hakkında 233 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede ve TCDD Ana Statüsü’nde deÄŸiÅŸiklik yapılarak, Demiryolları için yeni bir kurumsal yapı oluÅŸturulacaktır.Deniz GüvenliÄŸi ile ilgili Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) konvansiyonlarının onaylanması gerekmektedir. Ayrıca Bayrak Devleti, Liman Devleti uygulamalarının etkinliÄŸinin arttırılması için mevcut idari, hukuki ve teknik altyapı yeniden ele alınacak ve gerekli eÄŸitim, malzeme, maddi kaynak temini ve teknoloji transferi suretiyle yeni bir yapılanmaya gidilecektir.10. VergilendirmeVergilendirme konusunda Katma DeÄŸer Vergisi baÅŸta olmak üzere AB mevzuatı ile büyük ölçüde uyum vardır. Farklılıklar müzakere sürecinde giderilecektir.Ancak, bu alanda en kısa sürede yapılması gereken, daha önce TBMM’ye sunulmuÅŸ olan ve kadük olan Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) Kanununun bir an önce yasalaÅŸmasıdır.11. Ekonomik ve Parasal BirlikAB Merkez Bankaları Sistemine uyumu saÄŸlamak için, T.C. Merkez Bankası Kanununun, Bankanın görevleri, bağımsızlığı, kamu kurumları ile olan iliÅŸkileri gibi bölümlerinde deÄŸiÅŸiklik yapılması gerekmektedir. Hazırlanacak yeni Kanunla;TCMB’nin temel amacının fiyat istikrarını saÄŸlamak olduÄŸu ve bunun için uygulayacağı para politikasını ve kullanacağı para politikası araçlarını kendisinin belirleyeceÄŸi,TCMB’nin kurumsal bağımsızlığı ile ilgili olarak hiçbir makam ve merciin Bankanın kararlarını etkileyici telkinde bulunamayacağı ve talimat veremeyeceÄŸi,Banka sermayesi içinde Hazinenin yüzde51’lik payının sınırlanması,Bankanın kamu kurum ve kuruluÅŸlarına saÄŸladığı kredi olanağının kaldırılması,Bankanın, fiyat istikrarını saÄŸlamak amacıyla bir Para Politikası Kurulu oluÅŸturması,Bankanın, ödeme sistemleri kurmak ve bunların kesintisiz ÅŸekilde iÅŸlemesini saÄŸlayacak düzenlemeleri yapmak ile görevli ve yetkili olduÄŸu,Bankanın gerçek ve tüzel kiÅŸilerden gerektiÄŸinde istatistiki veri toplama yetkisi olduÄŸu,BaÅŸkan Yardımcılarının çalışma süresinin, BaÅŸkanın çalışma süresine paralel hale getirilmesi gibi hususların düzenlenmesi gerekmektedir.Avrupa Ekonomik ve Parasal BirliÄŸi’ne dahil olunduÄŸunda, AB ile ortak bir para birimi kullanılabilmesine hazırlık için ortak bir para politikası ve TL ve Euro arasında sabit deÄŸiÅŸim oranları  uygulanması amacıyla, Türk Parası Kıymetini Koruma Mevzuatı gözden geçirilecektir.12. Ä°statistik"Ä°statistik" konusunda mevzuat uyumu özel önem ve aciliyet arz etmektedir. Bu bakımdan, verilerin toplanması, metodoloji gibi konularda tam uyum çalışmalarına, gerekli kurumsal düzenlemelere, kurumlar arası koordinasyona ve ayrıca, AB Ä°statistik Ofisi EUROSTAT ile iÅŸbirliÄŸine yönelik gerekli düzenlemelere öncelik verilmelidir.Türk mevzuatında münhasıran istatistiklerin oluÅŸturulmasına iliÅŸkin hüküm yoktur. AB’ye uyum kapsamında, veri derlenmesine iliÅŸkin metodolojilerin yasalaÅŸması gerekmektedir. Metodolojilerin yasalaÅŸması için, DÄ°E’nin yanısıra, istatistikleri üretmek ve açıklamakla yükümlü tüm kuruluÅŸların kanunlarında standartları, ilke ve metodolojiyi kapsayan hukuki düzenlemelerin yapılması gerekir.13. Sosyal Politikalar ve Ä°stihdamKamu Görevlileri Sendikaları Kanununun çıkarılması gerekmektedir.Ä°ÅŸ Güvencesine Ä°liÅŸkin Yasal Düzenlemeler gerçekleÅŸtirilecektir.Çocuk işçiliÄŸinin önlenmesine iliÅŸkin çalışmaların güçlendirilmesi çerçevesinde;1475 sayılı Ä°ÅŸ Kanununda deÄŸiÅŸiklik yapılarak 15 yaşın altındaki çocukların çalıştırılmasının kesinlikle yasaklanması,15-18 yaÅŸ grubundaki çocukların çalışabilecekleri hafif iÅŸleri ve bu iÅŸlerin bulunduÄŸu sektörlerin belirlenmesine yönelik hazırlık çalışmalarının tamamlanması,2000'de baÅŸlatılan ILO/IPEC (International Programme on the Elimination of Child Labour ) projesinin sürdürülmesi öngörülmektedir.2821 sayılı Sendikalar Kanunu ve 2822 sayılı Toplu Ä°ÅŸ SözleÅŸmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'nda ihtiyaç duyulan deÄŸiÅŸikliklerin yapılması gerekmektedir.Ekonomik ve Sosyal Konseyin teÅŸkilat ve görevlerine iliÅŸkin kanun tasarısının yasalaÅŸması önemli görülmektedir.Yabancıların Çalışma Ä°zinleri Hakkındaki Kanun tasarısının yasalaÅŸması önem arz etmektedir.Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Ä°ÅŸgücü Piyasası Bilgi Danışma Kurulu  oluÅŸturulacaktır.Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Ä°ÅŸ SaÄŸlığı ve GüvenliÄŸi Meclisi kurulacaktır.Meslek Standartları Kurumunun oluÅŸturulması gerekmektedir.Cinsi ayrımcılığın giderilmesine yönelik olarak:Ãœcretli doÄŸum izinleri ile ebeveyn iznine iliÅŸkin yasal düzenlemenin tamamlanması;"Aile reisi" kavramının kaldırılmasına iliÅŸkin yasal düzenlemenin tamamlanması;Sosyal güvenlik açısından gerekli eÅŸitlikçi düzenlemelerin yapılması;Cinsiyetçi uygulamalarda ispat yükünün iÅŸverene bırakılmasına iliÅŸkin yasal düzenlemenin yapılması gerekmektedir.14. Enerji"Elektrik Piyasası Düzenleyici Kurumu"nun tesisi gerekmektedir.Ulusal petrol ve doÄŸal gaz piyasalarının, 1954 yılında yürürlüğe girmiÅŸ olan Petrol Kanununda yapılacak deÄŸiÅŸikliklerle yeniden düzenlenmesi öngörülmektedir. Bu arada Petrol Ä°ÅŸleri Genel Müdürlüğünün "Petrol Piyasası Düzenleyici Kurumu" olarak yeniden yapılandırılması söz konusudur.15. Sanayi PolitikalarıÇok sayıda ve karmaşık olan "Devlet Yardımları Mevzuatı"nın sade, anlaşılır ve uyumlu hale getirilmesi gerekecektir. Buna baÄŸlı olarak yatırım teÅŸvik sisteminin basitleÅŸtirilmesi ve daha etkin hale getirilmesi için mevcut mevzuatta gerekli deÄŸiÅŸiklikler en kısa sürede yapılacaktır.Sanayide rekabet gücünün artırılması ve ürünlerimizin AB pazarında serbest dolaşımını saÄŸlamak üzere, 4 Kasım 1999 tarihinde 4457 sayılı Kanunla resmen tesis edilmiÅŸ olan Türk Akreditasyon Kurumu kısa zamanda çalışır hale getirilecek ve ulusal kalite altyapısı tamamlanacaktır.Sanayinin yapısal sorunları ile ilgili olarak;Ä°ÅŸletmelerin rekabet ortamına uyumları,İç pazara eriÅŸimlerinin kolaylaÅŸtırılması ve AB teknik mevzuatına uyum ve iÅŸletme düzeyinde kalite yükseltme politikası uygulayabilmeleri,AB çevre mevzuatına uyumun kolaylaÅŸtırılması için destek saÄŸlanması gerekmektedir.Ä°ÅŸletmeleri destekleyici altyapıyı geliÅŸtirmek kapsamında;Teknolojik altyapının geliÅŸtirilmesi,Sanayi sektörlerine metrolojik ve teknolojik destek saÄŸlanması,Teknoloji transferi ajansları oluÅŸturulması,Teknik altyapının güçlendirilmesi,Belgelendirme kuruluÅŸları ve iÅŸ geliÅŸtirme merkezleri kurulması,Sanayi geliÅŸtirme ajanslarına destek verilmesi,sanayi bölgelerinin oluÅŸturulması,KOBİ’lerin teknik mevzuata uyumunun  desteklenmesi (eÄŸitim-tanıtım) ve çalışmalara Yeni Yaklaşım direktiflerine uyum ve CE iÅŸaretinin kullanımı konularında öncelikli olarak baÅŸlanması, ele alınacaktır.KOBİ’lere yönelik çeÅŸitli ihtiyaçları da kategorik olarak içeren, "Türkiye için Avrupa Stratejisi" kapsamında çalışılmış olan "Sanayi Stratejisi" paralelinde uygulamalar hayata geçirilecektir.16. Küçük ve Orta Büyüklükteki Ä°ÅŸletmelerTürkiye’de faaliyet gösteren KOBİ’lerin AB iç pazar koÅŸullarına uyumu saÄŸlanarak ülke gerçeklerine uygun ÅŸekilde geliÅŸmesi temin edilecektir.AB’nin "Dördüncü Ä°ÅŸletmeler ve GiriÅŸimcilik için Çok Yıllı Programına (2001-2005)", Türkiye’nin tam katılımının saÄŸlanmasına çalışılacaktır. Programa,Türkiye’nin katılımıyla, gerekli mevzuat uyumunun yapılması ve uygulanması saÄŸlanmış olacak ve Avrupa BirliÄŸi düzeyinde ulaşılması öngörülen hedeflerin ülkemizde de gerçekleÅŸtirilmesi mümkün olabilecektir. Çok Yıllı Program, aday ülke KOBİ’leri ve bu meyanda Türkiye’de faaliyet gösteren KOBİ’lerin AB çalışmalarına katılmalarını saÄŸlayarak AB pazarında rekabet güçlerini artırmada yardımcı olacaktır.Ana ve yan sanayide karşılıklı fayda ve güven unsurunu tesis eden, aralarındaki iliÅŸkilerin uzun dönemli ve iÅŸ birliÄŸine dayalı olmasını saÄŸlayan, ana ve yan sanayiini bir bütün olarak daha rekabetçi kılmayı amaçlayan mevzuat düzenlemesi yapılacaktır.17. Bilim ve AraÅŸtırma31 Aralık 2001 tarihine kadar, AB’nin AraÅŸtırma ve Teknolojik GeliÅŸme Alanında 1999-2002 yıllarını kapsayan BeÅŸinci Çerçeve Programına (Fifth Framework Programme)(1998-2002) olabildiÄŸince çok sayıda proje ile katılımın yolları aranacak AB ile alt düzeyde görüşmeler artırılacaktır.Bundan sonraki çerçeve programlara "ortak" üye olarak katılabilmek için de bir ortaklık anlaÅŸmasının yapılması yoluna gidilecek ve ilk olarak Türkiye'nin 6. Çerçeve Programına (2002-2006) tam katılımı saÄŸlanacaktır.18. EÄŸitim ve StajMilli EÄŸitim Bakanlığı taÅŸra teÅŸkilatlarına yetki ve sorumluluk devredilmesi amacıyla 3797 sayılı Milli EÄŸitim Bakanlığı TeÅŸkilat Kanunu’nda düzenlemeler yapılması gerekmektedir.1739 sayılı Milli EÄŸitim Temel Kanunu'nda, 3308 sayılı Çıraklık ve Meslek EÄŸitimi Kanunu’nda, 3797 sayılı Milli EÄŸitim Bakanlığı'nın TeÅŸkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanunda, 3418 sayılı Çıraklık ve Mesleki EÄŸitim Fonuna iliÅŸkin Kanunda ve 4306 sayılı Sekiz Yıllık Zorunlu Temel EÄŸitim Kanunu'nda, eÄŸitim sistemindeki aksayan hususların giderilmesi için gerekli düzenlemelerin yapılması önem arz etmektedir.Mesleki eÄŸitim belgelerinin karşılıklı olarak tanınmasını temin etmek ve mesleki eÄŸitimde bir standart oluÅŸturulması için işçi, iÅŸveren ve devlet kurumlarının yer aldığı, Meslek Standartlarını düzenleyen ve bir Meslek Standartları Kurumu kurulmasını öngören "Ulusal Meslek Standartları Kanunu" tasarısı taslağı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Türkiye Ä°ÅŸ Kurumu tarafından hazırlanmış ve BaÅŸbakanlığa sunulmuÅŸtur. Bu tasarının yasalaÅŸması önem arz etmektedir.AB'nin Gençlik ve EÄŸitim Programları'ndan sorumlu Ulusal Ajansın KuruluÅŸ ve Görevleri Hakkındaki Kanuna iliÅŸkin çalışmaların sonuçlandırılıp, uygulamaya konulması gerekmektedir.Ãœlkemizin, AB tarafından yürütülen eÄŸitim programlarından SOCRATES programına 2001 Kasım ayından itibaren aktif olarak katılması planlanmaktadır. Bu baÄŸlamda, AB tarafından öğrencilere mezuniyetlerinde verilmesi önerilen Diploma Eki (Diploma Supplement) uygulamasına tüm yükseköğretim kurumlarımızda Haziran 2001 tarihinden itibaren baÅŸlanacaktır.Zorunlu ilköğretim süresinin AB ülkeleri ortalaması olan 9-12 yıl seviyesine yükseltilmesi için gerekli çalışmalar yapılacaktır.19. Telekomünikasyon4502 sayılı kanunla genel olarak 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu, 2813 sayılı Telsiz Kanunu ile 3348 sayılı UlaÅŸtırma Bakanlığı’nın TeÅŸkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun muhtelif maddeleri deÄŸiÅŸtirilmiÅŸtir. Uygulamaya ve teknik uygunluÄŸa yönelik diÄŸer AB müktesebatına uyumsuzlukların, Telekomünikasyon Kurumu tarafından çıkarılacak olan yönetmelik ve/veya teknik ÅŸartnamelerle kısa sürede uyumlu hale getirileceÄŸi düşünülmektedir.Bilgi güvenliÄŸi ve kiÅŸisel bilgilerin iÅŸlenmesi ve serbest dolaşımı konusunda Türk mevzuatının Avrupa BirliÄŸi Müktesebatı ile uyumlu hale getirilmesi, Bilgi güvenliÄŸi ve kullanımı konusunda, elektronik ticaretin geliÅŸtirilmesi, kiÅŸisel ve ulusal güvenlikle ilgili bilgilerin korunması konularına önem verilerek kamu ve özel kesim tarafından üretilen bilgilerin, internet aracılığı ile kamuoyuna açılması ve mevcut kurumlarla eÅŸgüdüm içerisinde çalışacak uygun kurumsal yapılanma modeli için gerekli hukuki altyapı hazırlanacaktır.20. Kültür ve Görsel Ä°ÅŸitsel Politika3984 sayılı Radyo ve Televizyon KuruluÅŸ ve Yayınları Hakkında Kanunun bazı maddelerinin AB’nin "sınır aÅŸan televizyon" ("television without frontiers") direktifine uyum saÄŸlaması gerekmektedir.21. Bölgesel PolitikalarKatılım öncesi dönemde Türk mevzuatında herhangi bir deÄŸiÅŸiklik yapılmasına gerek duyulmamaktadır. Ancak AB’de bölgelerin istatistiki sınıflandırması esasına dayalı sistemin (NUTS) benzeri hazırlanacak ve bu sisteme göre hedef bölgeler belirlenecektir.Bölgesel amaçlı devlet yardımları uygulamaları AB kriterlerine uyumlu hale getirilecektir. Bu da Türkiye’nin gümrük birliÄŸinden kaynaklanan bir yükümlülüğüdür.22. ÇevreÇevre Etki DeÄŸerlendirmesi (ÇED) sürecinin etkinliÄŸinin artırılması, AB müktesebatına uyum saÄŸlanması ve gerekli teknik altyapının kurulması hedeflenmektedir. Bunun için ÇED yönetmeliÄŸi revizyon çalışmalarının sonuçlandırılması gerekmektedir.Çevresel bilgiye eriÅŸimi gerçekleÅŸtirebilmek için, Türkiye’de gerekli yasal, teknik ve idari altyapının oluÅŸturulması amacıyla 2001 yılında bir ulusal plan hazırlanacaktır. Bu ulusal plan aynı zamanda Türkiye’nin Çevresel bilgiye eriÅŸim alanındaki Aarhus SözleÅŸmesi’ne katılım stratejisini belirleyecek ve Avrupa Çevre Ajansı ile EIONET’e (European Environment Information and Observation Network ) entegrasyonunu hızlandıracaktır.Katı Atıkların Kontrolü YönetmeliÄŸi (14 Mart 1991), Tıbbi Atıkların Kontrolü YönetmeliÄŸi (20 Mayıs 1993) ve Tehlikeli Atıkların Kontrolü YönetmeliÄŸi’nde (27 AÄŸustos 1995) AB mevzuatına uyum açısından gereken deÄŸiÅŸiklikler yapılacaktır.Taraf olduÄŸumuz uluslararası sözleÅŸmeler kapsamında habitatı korumaya yönelik ulusal mevzuatın hazırlanması için baÅŸlatılan idari ve teknik düzenlemelerin, AB’nin DoÄŸal YaÅŸam Ortamları ve Flora ve Faunanın Korunmasına Ä°liÅŸkin (Habitat) Direktifinde belirtilen hususları da içerecek ÅŸekilde kısa sürede tamamlanması öngörülmektedir. DoÄŸanın Korunmasına iliÅŸkin Çerçeve Yasa hazırlanarak, yürürlükteki mevzuattaki AB direktifi ile çeliÅŸki oluÅŸturan maddeler çıkarılacak ve uyum saÄŸlanacaktır.23. Tüketicinin Korunması ve SaÄŸlık4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında  Kanunda, AB ile uyumun daha ileri bir düzeye taşınmasını teminen deÄŸiÅŸiklik yapılması amacıyla çalışmalar baÅŸlatılmış olup, 2001 yılı içerisinde ilgili Kanun Tasarısı Taslağının TBMM’ye sevk edilmiÅŸtir.DiÄŸer taraftan, bu alandaki en önemli AB Direktiflerinden biri olan genel ürün güvenliÄŸi direktifinin Türk mevzuatına kazandırılabilmesi için, Malların Serbest Dolaşımı bölümünde sözü edilen Çerçeve Kanununun bir an önce yasalaÅŸması gerekmektedir.4077 sayılı Kanun uyarınca oluÅŸturulması öngörülen Tüketici Mahkemeleri 1 Åžubat 2001 tarihi itibariyle ilk aÅŸamada Ä°stanbul, Ankara ve Ä°zmir’de kurulmuÅŸ ve faaliyete geçirilmiÅŸtir.24. Adalet ve İçiÅŸleriAdalet ve İçiÅŸleri alanında 2001 yılında üzerinde çalışılmaya baÅŸlanması ve orta vadede gerçekleÅŸtirilmesi öngörülen baÅŸlıca hedefler ÅŸunlardır:Adalet ve içiÅŸleri alanındaki kamu idaresi reform çalışmaları hızlandırılacaktır.Kamu kurum ve kuruluÅŸları arasındaki eÅŸgüdüm artırılacaktır.Sınır yönetimi güçlendirilmeye devam edilecek ve Schengen SözleÅŸmesi'nin tam olarak uygulanması için hazırlık yapılacaktır.Vize mevzuatı ve uygulamasının AB müktesebatına uygun hale getirilmesi çalışmalarına baÅŸlanacaktır.Yasadışı göçün önlenmesine yönelik olarak, göç konusundaki AB müktesebatı ve uygulamaları (kabul, geri kabul, sınır dışı etme) benimsenecektir.Yolsuzluk, yasadışı uyuÅŸturucu madde kullanımı ile üretimi ve ticareti, örgütlü suçlar, kara paranın aklanması ile ceza hukuku ve özel hukuk alanlarında adli iÅŸbirliÄŸi konularındaki AB müktesebatı benimsenecek, bu alanlarda uluslararası iÅŸbirliÄŸi yoÄŸunlaÅŸtırılacaktır.Örgütlü suçlar, yasadışı uyuÅŸturucu madde kullanımı ile üretimi ve ticareti, yolsuzluk ve kara paranın aklanmasıyla mücadele ile polis ve adli iÅŸbirliÄŸi kapasitesi güçlendirilecektir.Şüpheli mali muamelelerle ilgili bilgilerin toplanması, muhafaza edilmesi, iÅŸleme konulması, analiz edilmesi ve deÄŸiÅŸimi faaliyetleri hızlandırılacaktır.Europol’e tam üyelik için gerekli  müktesebat uyumu saÄŸlanacak ve hazırlıklar tamamlanacaktır.Schengen Bilgi Sistemi ve Europol'e tam katılım amacıyla kiÅŸisel verilerin korunması alanındaki AB müktesebatı benimsenecektir.Adalet ve içiÅŸleri alanında Avrupa BirliÄŸi mevzuatı ve uygulamaları hakkında bilgilendirme ve bilinçlendirme programları hazırlanacaktır.Mülteciler için mevcut konaklama tesisleri ve sosyal destek mekanizmaları geliÅŸtirilecektir.Ä°ltica konusundaki 1951 tarihli Cenevre SözleÅŸmesi'ne konulan coÄŸrafi çekincenin kaldırılması,Türkiye'ye doÄŸudan bir mülteci akımını teÅŸvik etmeyecek ÅŸekilde, gerekli mevzuat ve altyapı deÄŸiÅŸikliklerinin gerçekleÅŸtirilmesine ve AB ülkelerinin külfet paylaşımı konusunda gerekli hassasiyeti göstermelerine baÄŸlı olarak deÄŸerlendirilecektir.25. Gümrük BirliÄŸiBu alanda mevzuat uyumu açısından en üst seviyeye ulaşılmıştır. GeliÅŸmeler izlenmekte ve yeni mevzuat oluÅŸturma çalışmaları devam etmektedir.Gümrük idarelerinin modernizasyonu ve otomasyonu çalışmaları ise sürdürülmektedir.26. Dış Ä°liÅŸkilerAB ticaret politikasına uyum çalışmaları devam etmektedir. Bu çerçevede, 13 ülke ile Serbest Ticaret AnlaÅŸması (STA) imzalanmıştır. AB’nin tercihli rejimleri paralelinde Mısır, Filistin, Ãœrdün, Fas ve Tunus ile STA imzalanmasına yönelik müzakereler sürdürülmekte olup, önümüzdeki dönemde Hırvatistan, Malta, Cezayir, Meksika, Güney Afrika ile de müzakerelerin baÅŸlatılmasına yönelik çalışmalara devam edilmektedir.Topluluk otonom rejimlerine uyum saÄŸlanmasına yönelik çalışmalar sürdürülmektedir.27. Ortak Dış ve Güvenlik PolitikasıAB’nin Ortak Dış ve Güvenlik Politikasına Uyum süreci bakımından dikkate alınmasında yarar olan husus, bu alanda ortak tutumların oluÅŸturulmasına katkıda bulunma imkanının aday ülkelerden esirgendiÄŸi, buna karşın diÄŸer adaylara kıyasla Türkiye’nin global ve bölgesel politikalar içinde özel yerinin AB için de yol gösterici olabileceÄŸi; dolayısıyla önem verdiÄŸimiz hususları dikkate almayan ortak tutumlara katılmaktan, tam üyeliÄŸimizin gerçekleÅŸmesi aÅŸamasına deÄŸin doÄŸal olarak imtina edilebileceÄŸidir. Bununla birlikte, ortak tutumlara uyumun ilke olarak benimsenmesi ve istisnaların ancak ülkemizin çıkarlarını yakından ilgilendiren durumlara indirgenmesi yönündeki gayretlerimizin sürdürüleceÄŸi de tabiidir. Nitekim Türkiye, Aralık 1999 Helsinki Zirvesi’nden Aralık 2000 tarihine kadar geçen bir yıllık süre zarfında adaylara katılım çaÄŸrısında bulunan yaklaşık 530 AB ortak giriÅŸimine taraf olmuÅŸtur.28. Mali Kontrol1050 sayılı Genel Muhasebe Kanununun bugünün ihtiyaçlarına cevap vermemesi ve uygulama kapsamının dar olması sonucunda, yeni bir çerçeve düzenleme yapılması kaçınılmaz görülmektedir.Bu düzenleme, kamusal hizmetlerin üretilmesi sürecinde etkinliÄŸin ve verimliÄŸin artırılabilmesi, makro disiplinin saÄŸlanması ve AB normlarına uyum saÄŸlanması açısından da önem taşımaktadır.Bu kapsamda:Kamuda muhasebe birliÄŸi ilkesi kanuna dahil edilmeli,Bütçenin uygulanmasında, cezai sorumluluklar, uygulama prosedürüne dahil olan tüm yetkilileri kapsar hale getirilmeli,Bütçe sadeleÅŸtirilmeli, bütçe ile ilgisi olmayan hükümler mümkün olduÄŸunca ayıklanmalıdır. 2886 sayılı Devlet Ä°hale Kanunu satın alım ve yapım iÅŸlerinde gerekli olan rekabetin ve etkinliÄŸin tesis edilmesi amacıyla deÄŸiÅŸtirilmeli ve kapsamı kamu gücünü kullanan bütün kurumlara uygulanacak ÅŸekilde geliÅŸtirilmelidir (özelliÄŸi olan mal ve hizmetler ile kamusal kuruluÅŸlar hariç olmak üzere).Mali kontrol sisteminin etkin bir ÅŸekilde çalışması için yapılması gereken temel düzenleme, çok dağınık olan mevzuatın öncelikle bir çerçeve kanunla birleÅŸtirilmesi ve sayıları 129’u bulan denetim kurumları arasında koordinasyonu artırarak etkinleÅŸtirilmelerine yönelik gerekli düzenlemelerin yapılmasıdır.Parlamento adına denetim yapan Sayıştay’ın etkinliÄŸi, kurumun denetim alanında yapılacak yeni düzenlemeler ve Parlamento dahilinde Sadece Sayıştay raporlarını görüşmekle sorumlu bir komisyonun ihdas edilmesi yoluyla artırılacaktır.Müktesebatın Uygulanmasına Yönelik Ä°dari KapasiteBu bölümde Türk Mevzuatının AB Müktesebatına Uyumu için Türk mevzuatında yapılması gerekli deÄŸiÅŸiklik ve yeniliklerin uygulamaya geçirilmesi için gerekli idari kapasite deÄŸiÅŸikliklerinin genel bir deÄŸerlendirilmesi yapılmaktadır.Reformların Mali Açıdan Global DeÄŸerlendirilmesiBu bölümde Ulusal Programın hayata geçirilmesi için gerekli reformların gerektirdiÄŸi kaynak ihtiyacı ve bunun için AB tarafından saÄŸlanması beklenen mali yardım tespit edilmeye çalışılmaktadır.19 Mart 2001    Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!