AB-OECD ortak girişimi olan Yönetim ve İdarenin Güçlendirilmesi İçin Destek (SIGMA) Projesi’yle hazırlanan rapordaki tespitler şöyle:
Seçilmiş işveren Rasyonelleştirilmiş parlamenterizmin Türkiye’ye özgü farklılıkları vardır. TBMM yönetimi içinde profesyonel bürokrasinin siyasallaşması ve kişisel kayırmacılığa dayanan birçok fay hatları bulunmaktadır. İşe alımlarda ve terfilerde siyasileşme ve kayırmaya dair yaygın bir endişe vardır. Değişik yollarla istihdam edilen personelin siyasi görevler üstlendiklerinden endişe duyulmaktadır. Siyasileşme ve kayırmacılık, 550 seçilmiş işverenin olduğu bir kurum için şaşırtıcı değildir ve ortadan kaldırılması zor olabilir.
Gözden düşen gider Parti disiplini üyelerden beklenmekte ve katı şekilde uygulanmaktadır. Gözden düşecek olurlarsa parti liderliği tarafından tercih edilmeme tehlikesiyle karşı karşıyalar. Parti grupları parti liderlerine odaklanmıştır. Türk milletvekilleri, yeniden aday gösterilme olanaklarını maksimize etmeye mecbur bırakılmaktadırlar. Hayatta kalma savaşının oluşturduğu bir durum da seçmenlerden gelen münferit isteklere harcanan çaba ve zamandır.
Kazanan hepsini alır Parlamentodaki anahtar makamların iktidar partisi tarafından kontrol edilmesi, hükümeti çok güçlü bir konuma yerleştirmektedir. Komisyonlar yürütmenin gözetim ve denetimi için nadiren kullanılmaktadır. Komisyon başkanlıklarında Türkiye uygulaması “Kazanan hepsini alır” şeklindedir. Hükümetin parlamenter denetim ve gözetimi zayıftır.
Tasarılar incelenmiyor Kanun tasarıları şekil ve öz itibariyle yeterince incelenememektedir.
Son dakika değişiklikleri, tüm etkileri yeterince değerlendirilmediğinden özel çıkarlar tarafından suistimal edilme riskini taşımaktadır. Genel Kurul’da politik gerilim yüksektir. Son dakika pazarlıklarını besleyen ve sonuçların öngörülemediği bir aşamadır.