Tepkiler
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 11, 2004 02:03
Büyük bir talihsizlik
Mehmet Ali Şahin (Başbakan Yardımcısı) Eğer gerçekten böyle bir talepleri var ise şu anda vatandaşı bulundukları ülkenin anayasasını, anayasadaki üniter yapıyı tamamen bozucu bir düşünceyi taşıyorlar demektir ki, bu ilandan önceki sözlerini ve beyanlarını tamamen değiştiren bir yaklaşımdır. Bu kendileri açısından büyük bir talihsizliktir. Acaba o ilanı gerçekten kendileri mi verdi?
Kullanılmışlar
Cemil Çiçek (Hükümet sözcüsü ve Adalet Bakanı) Ortada bir istismar ve kullanılmışlık olduğu kesin. Başkalarının söylediklerini teyid etmek bana düşmez. Ben bunu izah etmek durumunda da değilim. Türkiye, bu konuda bildiriye dayanarak politika belirleyecek değildir. Ortaya çıkan durumdan anlaşılıyor ki, istismar ve kullanılmışlık var. Türkiye’de başkalarının değirmenine su taşıyanlar var. İstismar edilen aydınlar var. Onlara akıl veriyorlar ama ekmek vermiyorlar.
1920’leri hatırlayın
Mehmet Ağar (DYP Lideri) Küçük siyasi çıkarlar uğruna Türkiye dışındaki odakların sözcülüğünü yaparak Türkiye’de siyaset yapılamaz. Geçmişten dersler çıkarılması gerekir. Türkiye kendi bütünlüğünü muhafaza edebilecek güçtedir. Türkiye’nin bu iradesini test etmek isteyen 1920’lerde olduğu gibi hüsrana uğrar. Yarın da hüsrana uğrar.
Bu Lozan’ın inkarıdır
Onur Öymen (CHP Genel Başkan Yardımcısı) Lozan’da sadece bazı gayrimüslim gruplara azınlık hakkı tanınmış ve hiçbir Müslüman gruba azınlık statüsü verilmemiştir. Böyle bir taleple çıkmak bugün Lozan’ın da inkarı anlamına geliyor. Lozan, Türk devletinin omurgasını, temel yapısını oluşturmaktadır. O bakımdan, hiçkimse Türkiye’den Lozan’a aykırı, Lozan sistemini değiştirici bir öneri ve girişime destek beklemesin.
Yasak kadar yanlış
Murat Karayalçın (SHP Genel Başkanı) Türkiye etnik farklılıklardan arındırılmış bir kamu alanı üzerinde inşa edilmiştir. Bu temel niteliği bundan sonra da mutlaka korunmalıdır. 1982 Anayasası’nın Kürtçe yasağı ne kadar yanlışsa yeni bir Anayasa ile ulusumuzu oluşturan etnik kesimlerin kendi kurum ve kuruluşlarını oluşturmalarını önermek de o kadar yanlıştır.
Mehmet Ali Şahin (Başbakan Yardımcısı) Eğer gerçekten böyle bir talepleri var ise şu anda vatandaşı bulundukları ülkenin anayasasını, anayasadaki üniter yapıyı tamamen bozucu bir düşünceyi taşıyorlar demektir ki, bu ilandan önceki sözlerini ve beyanlarını tamamen değiştiren bir yaklaşımdır. Bu kendileri açısından büyük bir talihsizliktir. Acaba o ilanı gerçekten kendileri mi verdi?
Kullanılmışlar
Cemil Çiçek (Hükümet sözcüsü ve Adalet Bakanı) Ortada bir istismar ve kullanılmışlık olduğu kesin. Başkalarının söylediklerini teyid etmek bana düşmez. Ben bunu izah etmek durumunda da değilim. Türkiye, bu konuda bildiriye dayanarak politika belirleyecek değildir. Ortaya çıkan durumdan anlaşılıyor ki, istismar ve kullanılmışlık var. Türkiye’de başkalarının değirmenine su taşıyanlar var. İstismar edilen aydınlar var. Onlara akıl veriyorlar ama ekmek vermiyorlar.
1920’leri hatırlayın
Mehmet Ağar (DYP Lideri) Küçük siyasi çıkarlar uğruna Türkiye dışındaki odakların sözcülüğünü yaparak Türkiye’de siyaset yapılamaz. Geçmişten dersler çıkarılması gerekir. Türkiye kendi bütünlüğünü muhafaza edebilecek güçtedir. Türkiye’nin bu iradesini test etmek isteyen 1920’lerde olduğu gibi hüsrana uğrar. Yarın da hüsrana uğrar.
Bu Lozan’ın inkarıdır
Onur Öymen (CHP Genel Başkan Yardımcısı) Lozan’da sadece bazı gayrimüslim gruplara azınlık hakkı tanınmış ve hiçbir Müslüman gruba azınlık statüsü verilmemiştir. Böyle bir taleple çıkmak bugün Lozan’ın da inkarı anlamına geliyor. Lozan, Türk devletinin omurgasını, temel yapısını oluşturmaktadır. O bakımdan, hiçkimse Türkiye’den Lozan’a aykırı, Lozan sistemini değiştirici bir öneri ve girişime destek beklemesin.
Yasak kadar yanlış
Murat Karayalçın (SHP Genel Başkanı) Türkiye etnik farklılıklardan arındırılmış bir kamu alanı üzerinde inşa edilmiştir. Bu temel niteliği bundan sonra da mutlaka korunmalıdır. 1982 Anayasası’nın Kürtçe yasağı ne kadar yanlışsa yeni bir Anayasa ile ulusumuzu oluşturan etnik kesimlerin kendi kurum ve kuruluşlarını oluşturmalarını önermek de o kadar yanlıştır.