Soruşturma yok

Güncelleme Tarihi:

Soruşturma yok
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 18, 2009 00:00

Anayasa Mahkemesi, Mahkeme’nin Başkanvekili Osman Paksüt’ün AKP davası boyunca bilgi sızdırdığını oybirliği ile tespit etti ancak soruşturmaya gerek olmadığı kararı aldı.

ANAYASA Mahkemesi, Başkanvekili Osman Paksüt’ü, Ergenekon savcılarının gönderdiği dosyada yeralan telefon konuşmaları nedeniyle suçladı ama, soruşturmama kararı aldı. Yüksek Mahkeme, iki aydır önünde bekleyen ve sıkıntı yaratan Paksüt dosyasını önceki gün görüşerek karara bağladı ve Ergenekon sanığı eşinin cep telefonuyla konuşunca teknik takibe takılan Paksüt’ün, AKP davası sürecinde "bilgi sızdırdığı" tespitini oybirliği ile yaptı. Ancak, Ceza Muhakemesi Kanunu’na (CMK) aykırı şekilde mahkeme kararı olmadan dinlendiği için hakkında "Soruşturmaya gerek yok" kararı verdi. Mevzuatta boşluk bulunduğundan Paksüt’ün "bilgi sızdırdığının" tespit edilmesine rağmen herhangi bir disiplin işlemi yapılmayacağı bildirildi. Heyette Paksüt’ün yerine yedek üye Mustafa Yıldırım yer aldı. Karar dün yazılarak Paksüt’e tebliğ edildikten sonra açıklandı. Paksüt, "Sürecin sonuçlanmasını uzun süredir bekliyordum, karardan memnuniyet duydum" dedi.

Kaleli’den karşı oy

Paksüt’ü, Ergenekon savcılarının gönderdiği dosyadan soruşturulmaktan kurtaran karar bire karşı on oyla alındı. Ferda Paksüt’ün, AKP karar oturumunda, oy kullanmadan önce on dakika ara isteyip telefonla görüştüğü şok iddiasında bulunduğu üye Serruh Kaleli karara karşı çıktı. Heyet, Paksüt hakkında gönderilen dosyadaki dinleme tutanaklarının usulüne uygun elde edilmiş delil olarak görmedi. Paksüt hakkında mahkeme kararı olmadan dinleme yapıldığı, "tesadüfen delil" elde edildiği sonucuna varıldı. Kararda, "Sözkonusu delillerin adı geçen yönünden hukuka aykırı olduğu" vurgulandı. Mahkemede, yasadışı delile vize vermedi. Paksüt’e ise şuçlama yapıldı.

İhsas-ı rey yaptı

Kaleli yedi sayfalık karşı oyunda Osman Paksüt’ün beş ayrı telefon görüşmesine dikkat çekti. Paksüt’ün, "Bir üyenin oyunun rengi tahminin dışında çıkacak" dediği bu konuşmaların gizli sayılan dosya bilgileri ve görüşme mailini, örgüt (Ergenekon) üyesi şüphelisi üç şahıs ve gazetecilerle paylaştığı bunun "ihsas-ı rey" (davayla ilgili görüşünü belli etme) olduğunu savundu. Kaleli, "Bir dava ile ilgili bilgileri aktarıp meslek etiği ve yasal sorumluluk dışında görevini kötüye kullandığı şüphe uyandıran eylem ifa ettiği açıktır" dedi. Kaleli, eylemlerin varlığı ve gerçekliğine rağmen disiplin hukuku adına yasal mevzuat boşluğu karşısında sadece üzüntü duyulmakla yetinildiği eleştirisi de yaptı.

’Şüpheli’ Başkanvekili

Paksüt için "şüpheli" nitelemesi yapan Kaleli, "Şüpheli Anayasa Mahkemesi üyesi olmasa idi savcı mevzuata uygun dinleme talebinde bulunacak ve bizzat kendisi soruşturma yapacak ve neticesinde bir karar verecekti" dedi. Soruşturma açılmaması kararına, "hakkaniyetten uzak, maddi gerçeğin ortaya çıkmasını engelleyen, adil yargılanma hakkına" ve "iyi niyetle elde edilmiş delillerin serbetçe toplanması ilkesi gereği yok sayılamayacağı kuramı"na aykırı olduğu için katılmadığını belirtti.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!