Sivil toplum örgütlerinden 'F tipi' deklarasyonu

The Marmara Oteli'nde düzenlenen toplantıda, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Gençay Gürsoy, tecrit sisteminin ortadan kaldırılması için Adalet Bakanı Cemil Çiçek ile 15 Kasım 2006 tarihinde yaptıkları görüşmeye ilişkin bilgi verdi.

Gürsoy, Bakan Çiçek'in, “tecrit sisteminin geçerli olduğu” tezini kabul etmediğini belirterek, şunları kaydetti:

“Devlet bu konuyu toplumsal sorun olarak görmüyor. Tıkanıklık noktası bu. O nedenle geniş bir kamuoyu baskısıyla bu sorun aşılabilir. Teklifimiz, bir toplum sağlığı sorunu olan bu konuda meslek örgütleri ve bakanlık bürokratlarının ortak bir çalışma yapması. Sonuca göre de Adalet Bakanlığı adım atsın. Çabalarımız devam ediyor. Bu mücadeleyi daha da genişletmek, sorunun insanlık sorunu olduğuna geniş halk kitlelerini inandırmak, eylemlere devam etmek lazım.”

DİSK GENEL BAŞKANI ÇELEBİ

Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Süleyman Çelebi de yıllardan beri bu sorunun Türkiye gündeminde olduğunu, ancak sorunun çözümünde inatlaşmanın devam ettiğini ileri sürdü.

Bugüne kadar açlık grevinde 122 kişinin hayatını kaybettiğini, 4 sivil toplum örgütü olarak kamuoyunun duyarlılığını artırmak adına yaptıkları çağrıların yeterince yankı bulmadığını belirten Çelebi, şöyle konuştu:

“Burada herkesin cesaretli olmasını istiyorum. Başta Barolar Birliği olmak üzere herkes bu sorunun çözümüne katkı sağlamalı. Bu konuda ağıt yakmak, ah vah çekmek yerine, bu sürece müdahil olmalarını diliyorum. Bu konuda duyarlılık gösteren bütün bireylere, aydınlara, sanatçılara, insan haklarından yana herkese sorumluluk düşüyor. Bu insanlık ayıbının kaldırılmasında hepimize görev düşüyor.”

KESK GENEL BAŞKANI TOMBUL

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul da F Tipi cezaevleriyle ilgili sorunun insani boyutunu öne çıkaracak bir yaklaşım gerektiğini söyledi.

Tombul, mahkumların birbiriyle sosyal temasını sağlayacak adımların atılabileceğini ifade ederek, “İşi yokuşa sürmeye kimsenin hakkı yok. Bu konuda inatlaşmaya girilmemeli. İnsanlık sorunu olarak algılanmalı. Sorunun çözümü için sosyal temas ilk adım olabilir. Hep birlikte toplumsal diyaloğu sağlayarak 123. ölümü engellemeliyiz. Adalet Bakanlığı illa da bir muhatap arıyorsa, sivil toplum örgütleri olarak biz muhatabız. Sorunun çözümü için üzerimize düşeni yaparız” dedi.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Başkanı Mehmet Soğancı da F tipi cezaevlerinde yaşananların vahşet olduğunu ileri sürerek, bu durumu protesto etmek için başlatılan açlık grevlerinde onlarca kişinin öldüğünü, yüzlerce kişinin sakat kaldığını iddia etti.

Toplantıda söz alan ölüm orucundaki Avukat Behiç Aşçı'nın annesi Fazilet Erdoğan da oğlunun ölmesini istemediğini söyledi.

İstanbul Tabip Odasından Psikiyatr Dr. Hazer Işık da F tipi cezaevleriyle ilgili hazırlanan bir raporda, tecridin insanlar üzerinde fiziksel, sosyal, psikolojik etkilerine yer verildiğini söyledi.

Işık, tecridin, duygusal algısal bozukluk, uykusuzluk, güvensizlik, kuşkuculuk ve sosyal ilişki bozukluğuna yol açtığını ileri sürdü.

ORTAK DEKLARASYON

Konuşmaların ardından sivil toplum örgütlerinin destek verdiği ortak deklarasyon açıklandı.

Deklarasyonda, Adalet Bakanlığı ile baro ve meslek odalarının katıldığı çalışma grubunca çözüm imkanlarının araştırılması, köklü çözüm bulununcaya kadar da mevzuatın izin verdiği iyileştirmelerin derhal gerçekleştirilmesi gerektiği belirtildi.

“Bakanlık, infaz mevzuatının gereklilikleri, ulusal infaz politikası, güvenlik gibi gerekçelerle mevcut modeli sürdürmek ısrarını terk etmelidir” denilen deklarasyonda, şunlar kaydedildi:

“Hiçbir güvenlik sakıncası bulunmayan, aynı zamanda mevzuat değişikliği ve mimari tadilat gerektirmeyen çözüm, insani bir infaz rejimine geçiş açısından zorunluluktur. Adalet Bakanlığı, ilgili meslek odaları ve infaz idaresi ile ortak yürüteceği sorun tespiti ve değerlendirme çalışmaları sonuçlanıncaya kadar, güven artırıcı adımları atmalıdır. Böylece 7 yıla varan süredir merkezinde F tipi cezaevleri uygulamalarının yer aldığı ağır ve kapsamlı protesto eylemlerinin sona ermesi imkanı sağlanacaktır.”

Toplantıya, Edip Akbayram, Eşber Yağmurdereli, Bilgesu Erenus ile Ahmet Hakan Coşkun'un da aralarında bulunduğu sanatçı, yazar ve gazeteciler de katıldı.