Şimdi sıra Pendik'te

Güncelleme Tarihi:

Şimdi sıra Pendikte
Oluşturulma Tarihi: Nisan 28, 1998 00:00

Haberin Devamı

Tayfun Tabakoğlu, geçtiğimiz haftadan itibaren Pendik'in Fazilet Partili Belediye Başkanı Erol Kaya'nın belgelerini toplamaya başlamış. Pendik'in Fazilet partisi için çok önemli olduğunu, bu ilçeyi ‘‘Pilot Bölge’’ seçtiklerini söylüyor. ‘‘Büyükşehir Belediyesi'nin 1998 bütçesine baktığımızda, en yüksek meblağı Pendik'e ayırdığını görüyoruz: 1 trilyon 120 milyar lira.’’

Tabakoğlu'na göre Fazilet, Pendik'in çok geniş olan boş arazilerini talan edip kendi yandaşlarına peşkeş çekecek! ‘‘FP'nin K3 Planı var. K3, Aydos adlı mevkiden başlayıp havaalanını, otobanı çevreleyen ve Sultanbeyli'yle birleşen 600 bin metrekarelik bir alan. İmar Yasası'na aykırı olarak Pendik Belediye Başkanı bu alanı satış yetkisi aldı. Bu iş için, inşaatları yapma yetkisine tek başına sahip olan ‘Enhar' adında bir şirket kuruldu.’’ Enhar’ın kurucularının adları çok dikkat çekici. Fazilet Partisi'nin Pendik Belediye Başkan Yardımcısı, meclis üyeleri, İl Genel Meclisi üyeleri, Pendik İlçe Başkanı ve Milli Gençlik Vakfı Başkanı... Enhar'ın taraftarlarına dağıttıkları Anatüzüğünün 2 maddesi de çok ilginç: ‘‘Bu şirket, İslamın menettiği işleri ve ticareti yapamaz. Bu konuda eğer şüpheye düşülürse, üç fıkıh aliminden fetva alınır.’’ İşte bu şirket, 600 bin metrekarelik alanda, inşaat yapacak. Hastaneli, okullu, camili, İslamcıların alternatif uydu kentini Enhar şirketi yapıyor, Tabakoğlu'na göre.

Tabakoğlu, Pendik'in Faziletli Belediyesi'nin İlim Yayma Cemiyeti'ne hibe ettiği binalardan da söz ediyor. Pendik merkezindeki bin 500 metrekarelik arsayı 49 yıllığına kiraya veriyor ama yıllık kirası 100 bin liradan! Ama 49 yıllık kirayı peşin alıyor: Tam 4 milyon 900 bin lira... İlim Yayma Cemiyeti de bu bedava arsaya, altı katlı bir bina yapıyor! Hem de kaçak ve ruhsatsız. Tabakoğlu bu binaya ‘‘Suç abidesi’’ adını vermiş. Ancak, NTV'de 2 Nisan akşamı bu konuda yaptığı açıklamadan bir gün sonra belediye encümeninin toplanıp, kararı düzeltmek zorunda kaldığını söylüyor. Pendik Belediyesi ise Hürriyet'e yaptığı açıklamada, kararın iptalinin yanlış bir işlem yapıldığından değil, valiliğin 1996 yılı bütçe kararnamesi dosyasında kararnameyi aynen onayladığına ilişkin imzası bulunduğu halde, bütçe kitabının arkasına tadilen onaylandığını yazmasından, yani aynı dosyada iki farklı kararın bulunması nedeniyle gerçekleştiğini ileri sürüyor.

Pendik Belediyesi, Büyükşehir Belediyesi'nden gelen paranın Pendik Belediyesi'ne aktarılmadığını; sahil yolu, Kurtköy yolu, Dörtyol kavşak düzenlemesi, Çamçeşme Parkı, Fevzi Çakmak yanyolu, Kemiklidere ıslahı, Sahil Arıtma Kollektörü, Su Terfi Merkezi gibi birçok yarıtım şeklinde ilçeye yapıldığını da belirtiyor. Enhar'la ilgili ise şu açıklamayı yapıyor: ‘‘Şehircilik anlayışımız dağı taşı gecekondu doldurulmuş bir şehir anlayışı değil, yeşiliyle, sosyal tesisleriyle, altyapıyla oluşturulan insanca yaşamak düşüncesine dayalı planlı şehir anlayışıdır. Hilal Konutları da şehircilik anlayışımızın bir gereğidir. İsmi geçen şirketin (Enhar) konuyla ilgisi anlaşılamamıştır. Böyle bir şirket belediyemizden hiçbir ihale almamıştır.’’

Pendik Belediye Başkanı Erol Kaya'nın da Mehmet Sekmen gibi görevden alınacağından emin olan Tabakoğlu ise ‘‘Belediye yöneticileri, Enhar'ı niye kurdu o zaman?’’ diye soruyor. ‘‘Kartal'la ilgili iddialarımızı öne sürerken de bunlar doğru değildir dediler ama hepsi doğru çıktı.’’

İşçi Partisi Kartal İlçe Başkanı Tayfun Tabakoğlu, Kartal'ın Refahlı belediye başkanının görevden alınmasına neden olan 188 belgelik yolsuzluk dosyasının nasıl oluştuğunu anlatırken, ‘‘Tek başına değilim, bu bir ekip çalışması’’ diyor ve öyküsünü anlatıyor: Dosyayı, 26 Eylül 1997'de Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği'ne, İçişleri Bakanlığı'na bizzat teslim etmiş.

3 Kasım'da İçişleri Bakanlığı iki mülkiye müfettişi gönderiyor. Müfettişlerin incelemeleri, '98 Ocak sonuna kadar sürüyor. Tabakoğlu, bu sırada, resmi işlemlerin çok yavaş yürüdüğünü görmüş. Müfettiş raporunun akibetini öğrenmek için İçişleri Bakanlığı'na defaatle başvurmuş. Ancak bütün kapılar kapalıymış.

Bunun üzerine yeni bir atağa geçmiş. Dosyayı, 23 Mart 1998'de, Başbakanlık Takip Kurulu'na, yani Sivil Batı Çalışma Grubu'na başvurmuş. Tabakoğlu dosyayı verirken, yolsuzlukları bu denli belgelendirilmiş birinin görevden alınmayıp da kimin alınacağını sormuş. Dosyanın bir örneğini de Genel Kurmay İkinci Başkanı Çevik Bir'e teslim etmiş. Milli Güvenlik Kurulu'na da bir kez daha başvurmuş. ‘‘Başvurudan bir gün sonra Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Ömer Kayır aradı. Sürecin devam ettiğini söyledi. Daha fazla bilgi istedi. Bir faks çekti. Baktık ki 1996'daki dosya, iki yılda Danıştay'a ancak intikal etmiş.’’ Tabakoğlu, bunun üzerine itiraz ettiklerini, geciken adaletin adalet olmadığını söylediğini aktarıyor. 25 Mart'ta Başbakanlık Takip kurulu'na yeniden başvurmuş. ‘‘Sekmen, 27 Mart'taki MGK toplantısından bir gün önce görevden alındı.’’

Tabakoğlu, müfettişlerin Sekmen'in görevden alınmasını talep eden raporlarının İçişleri Bakanı Murat Başesgioğlu'na 15 gün önce teslim ettiklerini, ancak Başesgioğlu'nun bunu imzalamadığını öğrendiklerini anlatıyor. Başbakanlık Takip Kurulu ve MGK'ya başvurduğu için Sekmen'in görevden alınabildiğine dikkat çekiyor.

ŞERİATA İHALE

‘‘Şeriatçı basına bakarsanız, Sekmen sanki sadece şeriatçı faaliyetleri nedeniyle görevden alındı’’ diyen Tabakoğlu, dosyanın yüzde 90'ının yolsuzluklarıyla ilgili olduğunun altını çiziyor. Milli Gençlik Vakfı Kartal Şube Başkanı Güven Yaman'a kalan kamyon ihalesini örnek veriyor. Güven Yaman, ihaleden kısa bir süre öncesine kadar Kartal Belediyesi Hesap İşleri Müdürlüğü'nde çalışıyor. Ayrılıp ‘‘Yamanlar’’ adında bir şirket kuruyor. Tabakoğlu, yasaya göre kamu kurumunda çalışan bir kişinin, ayrıldığı kurumun ihalesine üç yıldan önce katılamayacağını belirtiyor. Soruşturmaya gelen mülkiye müfettişleri de zaten dosyanın kapağını açar açmaz, ‘‘Suç olduğu çok aşikar’’ demişler.

Tabakoğlu, Milli Gençlik Vakfı'yla Kartal Belediyesi'nin icraatlarının bununla da kalmadığını anlatıyor. Belediye Başkan Yardımcısı Ekrem Yılmaz'ın imzasıyla, belediye sağlık personeline bir yazı gönderiliyor. Doktor ve hemşireler, haftanın dört günü, Topselvi, Kurfalı, Soğanlık ve Atalar Milli Gençlik Vakıfları'nda sağlık muayenesi yapmaya mecbur ediliyorlar. ‘‘Belediyenin sağlık personeli, Milli Gençlik Vakfı'nın emrine verilmişti. Biz de bir dilekçeyle başvurup İP üyelerine ücretsiz muayene yapılmasını talep ettik. Verilen cevapta böyle bir uygulamamız yok, dediler.’’

GİTTİ SEKMEN GELDİ SEKMEN

Kartal'ın Sekmen'den sonraki Belediye Başkanı Ali Rıza Emre, Milli Nizam Partisi kurucularından Süleyman Arif Emre'nin oğlu. Belediye Meclisi'nde Fazilet Partisi üyeleri çoğunlukta olduğu için Ali Rıza Emre seçiliyor. Tabakoğlu, ‘‘Yeni başkanın Mehmet Sekmen'den bir farkı yok. Emre meclis üyesiydi. Kartal'da şimdiye kadar yapılan yolsuzluklarda onun da payı var. İcraata hiçbir itirazı olmadı. Gitti Sekmen, geldi Sekmen’’ diyor. Tabakoğlu, Ali Rıza Emre'ye, 5 Mayıs'a kadar süre tanıdıklarını söylüyor. Eğer yolsuzlukların üzerine gitmezse, bu tarihte Kartal Cumhuriyet Savcılığı'na başvurup suç duyurusunda bulunacak.

Tabakoğlu'na göre, Fazilet'in Kartal Belediye Başkanı, İstanbul İl İdare Kurulu'na, yıkım kararı aldıklarını söylüyor. Ama yıkım için yeterli ekipmanının olmadığını, ihale açacağını belirtiyor. 163 yapı için yıkım ihalesi açıyor. Ancak ihalede yıkım bedelini o kadar düşük tutuyorlar ki hiçbir müteahhit firma yanaşmıyor. Tabakoğlu, belediyenin ekipman olarak yıkım yapacak güçte olduğunu da ekliyor.

Sonra hazırladığı dosyanın bir başka bölümüne, belediyedeki şeriatçı kadrolaşmaya geçiyor. Mehmet Sekmen, 1994'te başkanlığa gelir gelmez, kendi görüşünden olmayan ne kadar uzman kadro varsa hepsini görevden almış ya da atıl bırakmış. Boşalan yerlere ise RP'liler getirilmiş. Dosyada 26 Ağustos 1997'de Kartal Belediyesi'nin açtığı memur sınavıyla ilgili bir belge de var. 259 kişinin katıldığı yazılı sınavdan üç gün önce, kimlerin kazanacağının listesini elde etmişler. ‘‘Sınavın yapılacağı gün notere gittik. Tespit ettiğimiz bu isimleri teyit ettirdik. Tespit ettiğimiz 21 kişiden 19'u sınavı kazandı’’ diyor. Kalan iki kişi de daha sonra işbaşı yapmış.

SEKMEN NE DİYOR

Kartal eski Belediye başkanı Mehmet Sekmen'in tüm bu iddialara cevapları ise şöyle:

188 dosya: Biz şeffaf bir belediyeyiz. Bu belgeler de bizim resmi belgelerimiz, gizli değil. Zaten mahkemeliğiz kendisiyle.

Kaçak imam hatip lisesi: Benim bölgemde tüm okullar ruhsatsız. Okullar zaten hazine arazisi üzerine yapılır. Yeter ki okul yapılsın.

Kaçak cami: Bizden önce yapılmış. Diyanet İşleri Başkanlığı'na tahsislidir. Türkiye'de ruhsatlı cami bulmak zordur.

Dokuz Palmiye: Tamamı ruhsatlı binalardır.

Milli Gençlik Vakfı: Yasal bir vakıftır. Ama bizimle bir bağı yoktur.

İhalelerde yolsuzluk: Hiçbir ihalede yolsuzluğumuz yoktur. Belediyemiz iki kez teftiş edilmiştir.

Rüşvet Belgesi: Bu şirket belediyenin kendi şirketidir. Yasaldır.






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!