Sekreteri, 9 milyar çarptı

Başbakan olduğu dönemde Tansu Çiller'in özel kaleminde sekreterlik yapan Zerrin Kihtir'in, işe sokma vaadi ile onlarca kişiden milyarlarca lira aldığı ortaya çıktı. Kihtir'in sekreterlik görevinden sonra açıktan atama ile TBMM'de DYP Grubu'nda sekreter olarak görevlendirildiği, halen TBMM dispanserinde biyolog kadrosunda bulunduğu belirlendi. Kihtir ile Siirt'te DYP'nin bir mitinginde tanıştıklarını ve para kaptırdıklarını öne süren 18 alacaklı, toplam 84 bin markı (yaklaşık 9 milyar lira) kurtarabilmek için bir araya gelerek dava açtılar. Mağdurların avukatı Çiğdem Yıldız, ellerinde Zerrin Kihtir adına yatırılan banka havale makbuzları, bazı kurum genel müdürlerine yazılmış kartvizitler olduğunu belirtti. Yıldız, Ankara icra mahkemelerinde müvekkilleri için alacak davası açtı. Suçlamaları kabul etmeyen Kihtir dün Hürriyet'e, ‘‘Siirt'li olan Seyit Evin ile kocam Nejat arasında para alışverişi ve karışık bir işler olmuştu. Kendileri bir kaç defa evimize bile geldiler beni tanırlar, kocamdan alacaklarını temin edemeyince, benim adıma para yatırıp bana komplo kurdular’’ dedi. Ancak Kihtir, Hürriyet muhabirinin ‘‘O parayı neden siz tahsil ettiniz?’’ sorusuna, ‘‘Ben de parayı çekmiş oldum. Benim adıma yatırılan toplam 2 bin mark para makbuzu var o parayı çektim ve kocamın şirketine teslim ettim’’ yanıtını verdi. İşe yerleştirme olayının ‘‘uydurma’’ olduğunu öne süren Kihtir, ‘‘Kocamla aramızda uzun süredir problemler vardı, boşandık, ama kocamın alacaklıları beni rahat bırakmadılar kaç defa evimi bastılar eşyalarımı icra yoluyla aldılar’’ dedi. Kihtir’in hakkında icra takibi başlamasından bir ay sonra da, anlaşmalı olarak müteahhit kocasından boşandığı ortaya çıktı. Bu arada Kihtir tarafından dolandırıldığını öne süren Seyit Evin de dün, kendisine Siirt'teki evinde ulaşan Hürriyet muhabirine, Kihtir'in kendisini Tansu Çiller'in özel kalem müdürü olarak tanıttığını ve işe sokma vaadi ile paraları aldığını öne sürdü. Paraları kurtarabilmek için Ankara'ya defalarca geldiğini belirten Seyit Evin, ‘‘Zerrin Hanım’ın kocasının bürosunda iki ay kaldım, beni tehdit ettiler, adını siyasi şubeye veririz dediler, ama vazgeçmedim’’ dedi.