Satanistlere 25’er yıl

Satanist davasında, haklarında idam istenen 3 sanık 25'er yıl ağır hapis cezasına çarptırıldı. Öldürülen Şehriban Coşkunfırat'ın yakınları, az buldukları cezaya isyan etti.

Şehriban Coşkunfırat'ı önce boğup, sonra bıçaklayarak öldüren Ömer Çelik, Engin Arslan ve Zinnur Gülşah Dinçer, 25'er yıl hapis cezasına çarptırıldı. Cezayı az bulan Coşunfırat'ın yakınları, gözyaşlarına boğulurken, bazıları baygınlık geçirdi.

İstanbul 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde duruşmada, tutuklu sanıklar Ömer Çelik, Engin Arslan ve Zinnur Gülşah Dinçer ile Şehriban Coşkunfırat'ın babası Mehmet Coşkunfırat annesi Hatice ve kızkardeşleri Derya, Ceyhan, Okşan hazır bulundu. Mahkeme başkanı, delillerin toplandığını belirterek taraflara son söz ve savunmalarını sordu. Tüm sanık avukatları önce 4616 sayılı kısmi af yasasının Anayasa'ya aykırı olduğunu belirterek müvekkillerin bu yasadan yararlandırılmasını istediler. Mahkeme, yasanın cinayet tarihinden önceki dönemi kapsadığı gerekçesiyle bu istemi bir kez daha reddetti.

HATALIYIZ, PİŞMANIZ

Son sözleri sorulan sanıklardan Ömer Çelik ‘‘Suçumu kabul ediyorum. Pişmanım. Takdir mahkemenin’’ dedi. İlk ifadesinde ‘‘Şeytanın elçisiyim. Benim ruhum yok. Onun emirlerini yerine getirdim, tebrik aldım’’ diyen ve maktül yakınlarının defalarca saldırısına uğrayan sanık Engin Arslan ‘‘Söylenecek çok şey var ama birşey söylemeyeceğim. Hatamı biliyorum. Takdir mahkemenin’’ diye konuştu. Zinnur Gülşah Dinçer ise ‘‘Maktül tarafının hareketlerini doğal karşılıyorum. Benim de çocuğum bu duruma düşse aynı tepkiyi gösterirdim. Birşeyler yapmak istiyorum. Yapamadığım için çok üzgünüm. Yüce adaletinize sığınıyorum’’ dedi.

Gözyaşı ve isyan

Mahkeme, Cumhuriyet Savcısı Nurten Altınok'un da görüşü doğrultusunda sanıkları iddianamedeki sevk maddesi idamdan değil TCK 448'e göre kasten adam öldürmekten suçlu buldu. Şehriban Coşkunfırat'ı ‘‘alkol ve satanist düşüncenin etkisi altında, ortak iradeyle’’ kasten öldürmekten suçlu bulunan sanıklar, önce 30'ar yıl ağır hapis cezasına çarptırıldı. Duruşmadaki iyi hal, suçlarını itiraf etmiş olmaları nedeniyle cezaları 25'er yıl ağır hapse indirilen sanıklar kamu hizmetinden ömürboyu men ve yasal kısıtlılık altında bulundurulma cezası da aldı.

HIRSIZLIKTAN 6 AY

Sanıklar Coşkunfırat'ı öldürdükten sonra çantasındaki değerli eşyaları aldıkları iddiasıyla, hırsızlıktan 6 ay 20'şer gün hapis cezası daha aldı.

Duruşmada, suç kasıtlarının yoğunluğu, amaçları doğrultusunda hareket edip, bu amaca ulaşmış olmaları, sanıkların şahsi ve sosyal durumları, olayın kamuoyunda meydana getirdiği tepki ve cezanın etkinliği nazara alındı vurgusu yapıldı.

HEPİMİZ SUÇLUYUZ

Şehriban'ın annesi ve kardeşleri verilen cezanın yetersizliğine isyan edip hıçkırıklara boğuldular. Zaman zaman baygınlık geçiren maktül yakınları, ‘‘Suç Satanizmi yaratan sistemde. Şehriban'ı hepimiz öldürdük. Biz, hepimiz suçluyuz’’ diye bağırdılar.

Hakim sordu: Kediyi pişirip yediniz mi?

Bir kediyi şeytana kurban ederken çekilmiş fotoğrafları basında yeralan sanık Çelik bu sahne için ‘‘Bir arkadaşın doğum günüydü. Çok içmiştik. Hüseyin elindeki kediyi önce okşadı sonra yere vurup öldürdü’’ dedi. Çelik, Mahkeme başkanı Ahmet Ulucak'ın ‘‘Kediyi pişirip yediniz mi?’’ sorusuna ‘‘Hayır. Aslında biz o gün tavuk yiyecektik'' yanıtını verdi. Çelik, cinayet akşamı içki alıp Ortaköy'deki mezarlığa gittiklerini belirterek olayı şöyle anlattı:

‘‘Bu sırada deprem oldu. Engin şeytandan mesaj aldığını, bir kurban verilmesi gerektiğini söyledi. Şehriban'ın üzerine atlayıp boğazını sıkmaya başladı. Benden yardım istedi. Beraber boğmaya başladık. Bu sırada Gülşah da bıçağını Şehriban'a sapladı. Öldükten sonra cesedi soyduk. Engin çekiçle toprağı kazdı. Cesedi gömüp ordan ayrıldık. Şehriban ile ölümünden önce kendi rızasıyla ilişkiye girmiştim. Ölüm sonrası ilişkiye girmedim. Satanizmi black-metal müzik çerçevesinde bilirim. Bu konuda araştırma yapmadım. Pişmanım.’’