Sataniste öfke

Güncelleme Tarihi:

Sataniste öfke
Oluşturulma Tarihi: Ocak 27, 2000 00:00

Haberin Devamı

Bir genç kızı şeytana kurban etmekten idamları istenen 3 satanistin duruşmasında yine olay çıktı. Genç kızın öfkeli yakınları, sanık sıralarına saldırıp ‘‘Siz öldünüz’’ diye bağırdılar.

ORTAKÖY'de Şehriban Coşkunfırat'ı öldürerek şeytana kurban ettikleri öne sürülen Ömer Çelik, Engin Arslan ve Zinnur Gülşah Dinçer'in idam istemiyle yargılandıkları davanın dünkü duruşmasında yine bayılma ve kavga sahneleri yaşandı. Coşkunfırat'ın kız kardeşi, sanık Dinçer cinayet anını anlatırken bayılınca yakınları ‘‘Siz öldünüz’’ diyerek sanık sıralarına hücum ettiler. Öfkeli kalabalık polis tarafından güçlükle salon dışına çıkarılırken Dinçer ‘‘Engin beni hem döver hem söverdi. Bıçağı Şehriban'a değil Ömer'e saplamak istemiştim’’ dedi. Arslan ise şeytandan emir aldığını tekrarlayarak, Şehriban Coşkunfırat'ın saldırıdan hemen önce, hiçbir neden yokken bayılmasını yine şeytana bağladı.

Sanık sıralarına hücum

İstanbul 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Satanist Davası'nın dünkü duruşmasında tutuklu sanıklar Ömer Çelik, Engin Arslan ve Zinnur Gülşah Dinçer hazır bulundu. Sanıkları, İstanbul Barosu'nun tayin ettiği üç avukat savundu. Şehriban Coşkunfırat'ın babası müdahil Mehmet Coşkunfırat da 5 avukatla birlikte duruşmada hazır bulundu. İzleyici sıraları maktulün annesi Hatice Coşkunfırat ve kardeşlerinin de aralarında bulunduğu yakınları tarafından dolduruldu. Geçen celse ifade vermeyen Gülşah Dinçer'in ilk sorgusu yapıldı.

Şeytandan ölüm emri

Sanık Dinçer, Engin Arslan ile 7 aylık bir arkadaşlıkları olduğunu, olay günü Ortaköy'de buluştuklarını belirterek şunları söyledi: ‘‘Şehriban'ı kıskandım. Ömer'in arkadaşı olduğunu düşündüm. Engin evden yiyecek bir şeyler getirmemi istemişti, yiyecekleri kesmek için yanıma bıçak da almıştım. Ortaköy meydanı kalabalıktı. Engin koruya gitmemizi önerdi. Yolda içki aldık. Bu sırada bir deprem oldu. Şehriban ile ben çok korktuk. Koruda herkes alkol aldı. Ömer ile Şehriban bir ara uzaklaştılar. Ben Engin'e Şehriban'ın Ömer'i beğendiğini söyledim. Engin bana ‘‘Olmaz öyle şey. Şeytandan emir aldım. Onu bugün öldüreceğim’’ dedi. Şaka yaptığını zannettim. Engin sarhoş olunca saldırganlaşırdı. Beni sürekli döver ve küfrederdi. Bir ara Şehriban ile baş başa kaldık. Engin'in alkol alınca agresifleştiğini söyledim. O ‘Melek gibi bir çocuğa benziyor' dedi.’’ Sanık Dinçer’ın ağlamaklı verdiği bu ifade sırasında maktulün kız kardeşi bayılınca ortalık karıştı. Ölenin yakınları sanık sıralarına hücum ederek ‘‘Siz öldünüz’’ diye bağırdılar. Dinçer ifadesinin devamında Şehriban'ın Ömer tarafından boğulduğunu, Engin'in de ona yardım ettiğini, bu sırada sanıkların kendisine ‘‘Ayaklarından tut’’ diye bağırdıklarını öne sürdü. Dinçer, ‘‘Şehriban çırpınıyordu. Şaşırmıştım. Engin'in sinirli halini bildiğim için bıçağı çıkardım. Ömer'e saplamak istedim fakat Şehriban'ın bacağına geldi’’ iddiasında bulundu. Zinnur Gülşah Dinçer, bakire olmadığı için toplumdan dışlandığı ve aile kuramayacağı hissiyle Engin ile çıkmaya devam ettiğini öne sürdü.

Taksim'de satanist barı yok

Dinçer, Satanistlerin Taksim'de toplandığı özel bir bar olmadığını, siyah kıyafetin de rock müzik dinleyen insanların tercihi olduğunu söyledi. Sanık Engin Arslan cinayeti şeytandan aldığı emirle gerçekleştirdiğini, kulağına sesler geldiğini, kendi iradesiyle hareket edemediğini, bu durumu ailesi ve kız arkadaşı dahil en yakınlarına bile söyleyemediğini, kelimelerle ifade etmenin mümkün olmadığını anlattı. Arslan, Şehriban için ‘‘Ortada hiçbir neden yokken saldırıdan hemen önce bayıldı. Bana göre bir güç onu kısa süre bayıltmıştı. Ben de o arada şeytanın emrini söylemiştim’’ dedi.

Akli denge tespiti yapılacak

Sanık Ömer Çelik de Engin Arslan'ın normal olmadığını öne sürdü. Mahkeme tutukluluk hallerine devamına karar verdiği sanıklardan Engin ile Ömer'in akli dengelerinin yerindeliğini tespit için Adli Tıp'a sevklerini de kararlaştırarak duruşmayı erteledi. Sanıkların planlayarak vahşice cinayet işlemekten TCK 450/4-7 maddesi uyarınca idamları, cinayet sonrası tecavüz iddiasıyla Çelik ve Arslan'ın naaşa hakaretten TCK 178 uyarınca 1 yıl, maktulün çantasını alarak hırsızlık suçunu işledikleri gerekçesiyle de TCK 492 uyarınca 5 yıl hapisleri isteniyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!