Sarılmak yerine göz göze konuşun

Güncelleme Tarihi:

Sarılmak yerine göz göze konuşun
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 05, 2020 07:00

Bir bayram daha COVID-19’un gölgesinde geçti. Tatil yörelerinden gelen ‘sosyal mesafesiz’ görüntülere rağmen pek çok kişi de doktorlarımızın tavsiyelerine uyup sevdikleriyle uzaktan bayramlaştı. Peki torunlara karşı ‘soğuk aile büyüğü’ olmak zorunda kalmanın ruhlardaki etkisi nedir? Virüsle ilgili halen pek çok şey muamma. Mesela COVID-19’u atlatan bir hasta tekrar enfekte olabiliyor mu? Olasılıklar neler? İşte yanıtlar…

Haberin Devamı

Murat DEMİR soruyor:

65 yaş üzeriyim, torunlarımıza, yeğenlerimize sarılamamak, dokunmaktan çekinmek bizi ‘mesafeli aile büyükleri’ne döndürdü. Özellikle küçük çocuklara bunu anlatmak zor... ‘Sevecen dede’den, ‘soğuk bir yaşlı adam’a dönmemek için ne yapmalıyız?

PROF. DR. ARİF VERİMLİ (Psikiyatrist):

Sarılmak yerine göz göze konuşun

Koronavirüs pandemisi döneminde ve şimdiki sosyal mesafeli yaşama geçişte çocukların bizden daha kabullenişli ve bilinçli olduğunu gözlemledim. Her şeyi anlıyorlar ve mesafeli olmanızın gereğini bizden iyi kavradılar. Bu geçici süreçte bu endişeleri anlıyorum fakat küçük çocuklara dahi bunu anlatmak çok kolay. Anlatma biçimi çok önemli. Bunu oyun ya da drama içinde ya da bir hikayeyle anlatabilirsiniz. Göz göze konuşmak bazen sarılmak kadar etkilidir… 

Haberin Devamı

İKİNCİ ENFEKSİYON MUAMMASI

Sarılmak yerine göz göze konuşun

Suat MIHLI soruyor:

Virüsü atlatan bir hasta tekrar enfekte olursa semptom gösterir mi? Sadece taşıyıcı mı olur yoksa ikinci enfekte olma durumunda da hayati tehlike söz konusu mudur? 

PROF. DR. NECMETTİN ÜNAL (Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon ve Yoğun Bakım Uzmanı):

Sarılmak yerine göz göze konuşun

Elde büyük gruplarla teyit edecek veri olmadığından COVID-19 sonrasında yeniden hasta olanlar ile alakalı ancak çeşitli olasılıklardan bahsedebiliyoruz. Bu olasılıklar;

  1. Virüs mutasyona uğrayarak kişilerde yeniden enfeksiyona neden olmaktadır;
  2. COVID-19 sonrasında başka bir koronavirüs ile grip benzeri bir hastalık oluşabilmektedir;
  3. Virüse karşı bağışıklık yanıtı geliştiremeyenlerde hastalık yeniden oluşabilmektedir;
  4. Hastalığa karşı gelişen bağışıklık yanıtının koruyuculuğu düşüktür ve yeniden hastalık oluşmaktadır;
  5. Hastalığa karşı geliştirilen bağışıklık yanıtının ne kadar süre ile koruyucu olduğu tam olarak bilinmemektedir; dolayısı bağışıklık yanıtının etkinliği ortadan kalktıktan/azaldıktan sonra yeniden COVID gelişebilir.

Ayrıca COVID-19 geçirdikten ve iyileştikten sonra PCR testi ile vücudunda halen korona-virüs genetik materyelini taşıyan kişilerin de olduğu tespit edilmiştir. COVID-19 geçirdikten sonra hiçbir belirti göstermemesine rağmen vücudunda koronavirüs taşıdığı tespit edilenler için de farklı açıklamalar mevcuttur:

Haberin Devamı
  1. Kişi hakikaten koronavirüs taşıyıcısıdır;
  2. COVID-19 geçiren hasta PCR testinin negatifleşmesi beklenmeden taburcu edilmiştir.
  3. Yapılan PCR testi yanlış pozitif sonuç vermiştir veya bir önceki negatif çıkan test yanlış negatifdir;
  4. Hastalık tedavi edilmiş, ancak hastanın vücudunda halen koronavirüs genetik materyalinin parçacıkları mevcuttur (hastalık yapma potansiyeli olmayan genetik artıkları) ve PCR bunların varlığını tespit etmiştir.
  5. Tüm virütük enfeksiyonlarda hastalık geçtikten ve virütik bulaştırıcılık sona erdikten aylar sonra bile virüs RNA’sı hastalığı geçiren kişilerin vücudunda tespit edilebilmektedir.

Ancak PCR testi ile ilgili bir gerçek mutlaka göz önüne alınmalıdır: PCR’ın pozitif olması vücutta virüsün genomik materyelinin olduğunu göstermektedir, aktif virüs varlığı ve bulaşıcılık ile ilgili herhangi bir bilgi vermemektedir. 

SİZ SORUN, HOCALAR YANITLASIN

Alanında uzman, çok değerli hocalardan oluşan Hürriyet Bilim Kurulu, her gün koronavirüs ve salgınla ilgili sorularınıza cevap veriyor. Sorularınızı hurriyetbilim@hurriyet.com.tr adresine veya 0 530 054 44 84 numaralı WhatsApp hattına isim ve soyisminizi yazarak yollayabilirsiniz.

BAKMADAN GEÇME!