Şarbon hastalığı nedir? Şarbonun bulaşma yolları

Güncelleme Tarihi:

Şarbon hastalığı nedir Şarbonun bulaşma yolları
OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 07, 2018 13:03

Kurban Bayramı’nın ardından Türkiye’nin bazı bölgelerinde şarbon vakalarına rastlanması vatandaşların tedirgin olmasına neden oldu. Aralıklarla gündeme gelen ve önlem alınmaması durumunda ölümlerle dahi sonuçlanabilen şarbon hastalığı, akciğer, deri ve sindirim sistemi şarbonu olmak üzere 3 tipte kendisini gösterebiliyor. Peki, şarbon hastalığı nedir? Şarbon nasıl bulaşır?

Haberin Devamı

Åžarbon hastalığının etkeni Bacillus anthracis’dir. Bu hastalık esas olarak ot yiyen hayvanların hastalığıdır ve insanlara hasta veya ölen hayvanlardan bulaşır. Robert Koch (1876) hastalığın etkenini bulmuÅŸ ve Pasteur(1881) ise bu hastalığa karşı ilk bakteriyel aşıyı hazırlamıştır. Ä°nsanlarda ve hayvanlarda bilinen en eski hastalıklardan biri olmasına karşınÂÅŸarbon hastalığı hala güncelliÄŸini korumaktadır.

Hastalık Kaynağı ve Bulaşma Yolları

Hastalık insanlara hasta hayvanlardan direk yolla veya indirek yolla bulaşır. Bulaşma kaynaklarına göre hastalık; 1. endüstriyel, 2 tarımsal ve 3. laboratuvar kaynaklı olabilir. Endüstriyel kökenli şarbon, B.antracis sporlar ile kontamine hayvansal ürünlerin; keçi kılı, yün deri, post ve kemik gibi, sanayide işlenmesi esnasında oluşur. Sporların deriye bulaşması ile deri şarbonu veya sporların solunması ile akciğer şarbonu oluşur. Gelişmiş ülkelerden bildirilen şarbon olguları, genellikle hastalığın bulunduğu ülkelerden ithal edilen hayvansal ürünlerden kaynaklanmaktaydı. Hayvansal ürünlere uygulanan dekontaminasyon işlemleri ile hastalık riski oldukça azaltılmıştır. Ülkemizde endüstriyel orijinli şarbon olgusu, ancak deri sanayinde zaman zaman görülmüştür.

Haberin Devamı

Tarımsal kökenli şarbon, ölen hastalıklı hayvanların kesilmesi, derisinin yüzülmesi, etinin kıyılması sonucu; direk temasla deri şarbonu veya etlerin yenilmesi ile sindirim sistemi şarbonu gelişir. Ülkemizde görülen şarbon olguları genellikle tarımsal kökenlidir. Hayvancılıkla uğraşanlar, kasap ve veteriner hekimler şarbon yönünden risk gruplarını oluşturmaktadırlar.

İnfeksiyon sineklerle de mekanik olarak bulaşabilir. Zimbabwe’de 1979-1980 yıllarında çıkan büyük epidemide ahır ve at sineklerinin de büyük rol
oynadığı belirtilmektedir . İnsandan insana bulaş çok nadirdir. İnfekte yara ve akıntı ile direk ve indirek temas sonucu infeksiyonun bulaşma riski vardır.
Laboratuvarlarda bulaş nadirdir. Dikkatsizlik sonucu infeksiyon gelişebilir. Oldukça tehlikelidir.

Bu hastalık her yaş ve cinste görülebilir. Tarım kesiminde çalışan orta yaş grubu bu infeksiyona daha sık yakalanmaktadır. Şarbon, bu hastalığın görüldüğü ülkelerde her mevsimde görülebilir. Ülkemizde, yaz ve sonbaharda hasta sayısı artmaktadır.

TARÄ°HTEKÄ° ÅžARBON VAKALARI

Nisan 1979’da, Sverdlovsk (Rusya) şehrinde çıkan 64 kişinin ölümü ile sonuçlanan, 96 kişiyi kapsayan şarbon salgınının, biyolojik silah etkeni olarak çalışılan bir laboratuvarda kaza sonucu ortaya çıktığı tahmin edilmektedir. Bu tahmin Ruslar tarafından doğrulanmamıştır .

En son şarbon paniği Amerika’da yaşanmaktadır. Florida’da 5 Ekim 2001 tarihinde akciğer şarbonundan bir ölüm bildirildi. Çalışma arkadaşının burnundan şarbon bakterisi izole edildi. Bu iki vaka Boca Raton’da lokal bir gazete ofisinde çalışan kişilerdi. On altı Ekim 2001 tarihine kadar Florida’da iki şarbon vakası ve bir ekspojur bildirildi. New York’ta ise iki şarbon vakası ve üç ekspojur bildirildi. Yirminci yüz yılda Amerika’da toplam 18 akciğer veya inhalasyon şarbonu bildirilmiş. En son vakanında 25 yıl önce görüldüğü belirtilmektedir. Amerika’da panik devam etmektedir. Bu olayın biyoterörizm olduğu konusunda genel bir fikir birliği vardır. İnfeksiyon kaynağı ve nasıl yayıldığı konusunda bilgiler henüz açıklığa kavuşmamıştır.

Haberin Devamı

Şarbon ülkemizde de görülen bir hastalıktır. Görülme sıklığı gittikçe azalmaktadır. Türkiye’de 1960-1969 yılları arasında 10724 insan şarbonu, 1970-1979 yılları arasında 5377, 1980-1989 yılları arasında 4423 insan şarbonu bildirilmiştir. 1990’lı yıllarda her yıl bildirilen vaka sayısı 300
insan şarbonunun altına düşmüştür.

 

BAKMADAN GEÇME!