RP istihareye yattı

RP'liler, partinin kapatılmaması için tüm teşkilat merkezlerinde Kuran okutup, dua ettiriyorlar. Ayrıca, ‘ermiş’ diye niteledikleri tarikat liderlerinden ‘istihareye yatarak’ sonucu bildirmelerini istiyorlar. Erbakan ise davayla ilgili konuşulmasını yasaklayarak, ‘‘Tevekkül içinde bekleyelim, kaderimize razı olalım’’ dedi.

RP'liler, Anayasa Mahkemesi'nde süren davanın ‘kapatmama’ yönünde sonuçlanması için, dua etmeye başladılar. RP yöneticilerinin de isteği doğrultusunda, milletvekili ve örgüt yöneticileri, il, ilçe ve belde tüm teşkilat merkezlerinde ve bölgelerinde partinin kapatılmaması için Kuran okutup, dua ettiriyorlar.

RP yöneticileri, ‘partinin kapatılıp kapatılmayacağını’ önceden öğrenmek için de, ‘ermiş’ diye niteledikleri tarikat liderlerinden, ‘istihareye yatmaları’ isteğinde bulunuyorlar. Son olarak RP Genel Merkez yöneticilerinden Erbakan'a yakın bir ismin de, Ankara'da bir cemaat liderini arayarak, ‘‘Hocam kapatılacak mıyız, kapatılmayacak mıyız?’’ sorusunu yönelttiği, bu cemaat liderinin de, istihareye yattıktan sonra ‘kapatılmayacak’ diye sonuç bildirdiği öğrenildi. Bu sonucu öğrenen bazı RP yöneticilerinin moral buldukları da kaydedildi.

RP, istihareye Refahyol Koalisyonu'nun pazarlıklarının sürdüğü dönemde de başvurmuştu. Bu konuda istihareye yatan RP eski Milletvekili Şevki Yılmaz, ‘‘İstihareye yattım, bu Refahyol kurulacak’’ demişti.

HOCA'NIN İÇİ TİTRİYOR Erbakan, dün Ankara'da partisinin il başkanları toplantısında yaptığı konuşmada, tüm iddiaların tersine partisinin her gün büyüdüğünü, ayda 50 bin kişinin üye olduğunu, ileri sürdü. Vatandaşların oluk oluk RP'ye geldiğini söyleyen Erbakan, Gaziantep gezisinde yaşadığı olayı anlatırken, başbakanlığa özlemini de dile getirerek şöyle dedi:

‘‘Bir yıl boyunca Başbakanlık denemesi yaptık. Gaziantep'te bana, 'Hocam başbakanlığınıza doymadık' dediler. Sormayın. Bu sözler içimi titretiyor.’’

Erbakan, koalisyonun Çankaya tarafından atanmış olduğunu, 1998 bütçesi diye sıralanan rakamların da tekelci sermayeye diyet borcu ödemek amacı taşıdığını söyledi. Erbakan, Başbakan Yılmaz'ı da eleştirerek, ‘‘8 yıllık eğitim dediler, vatandaşı perişan ettiler. Bunlar kim, eğitim reformu yapmak kim. Bu devlet çoluk çocuğun eline bırakıldı’’ dedi.

MEDYAYA VERYANSIN

Erbakan, medyayı bütünüyle kucaklamak için çalışma başlattıklarını, menfi yönlerini tenkit ederek şefkatle yaklaştıklarını söyledi. Bu sözlerine rağmen, basını eleştirmekten vazgeçmeyen Erbakan, Meclis'in dokunulmazlık oylamasındaki tavrını eleştiren haberlere tepki göstererek, ‘‘Meclis adeta uşaklarıymış gibi davranıyorlar. Ya 330 oy verirsin, ya da sizi sandalyenizden uzaklaştırırız diyorlar. Aman yarabbim. Demokrasiye bundan daha fazla tecavüz edilebilir mi?’’ diye konuştu.

Dokunulmazlığı sınırlandırmanın arkasında başka nedenler olduğunu ileri süren Erbakan, şöyle açıkladı:

‘‘Birine, 'esrar kaçakçısı' diyecekler, basın 3 gün yazacak, herhangi bir savcı da Meclis'e sormadan milletvekilini yargılamaya kalkacak. Yargıyı tenzih ederim. Hiçbir yargı mensubu böyle davranmaz, ama bu yolla o milletvekilini düşürüp, iktidarı bile dağıtabilirler. Bu devleti halk mı, medya mı yönetecek?’’

Erbakan, değişikliğe hiçbir nedenle destek vermeyeceklerini belirtti.

ANAYASA MAHKEMESİ'NE ÖVGÜ

Erbakan, kapatma davasıyla ilgili sorulara yanıt verirken, Anayasa Mahkemesi'ne övgüler düzdü. Erbakan, ‘‘Anayasa Mahkemesi, Türkiye'nin en yüce mahkemesidir. Mahkemenin tüm üyelerinin gösterdiği asalet ve nezaket, büyük Türk Milleti'nin takdir edeceği bir manzaradır’’ dedi.

TEVEKKÜLLE BEKLEYELİM

Erbakan, Balgat'taki evinde topladığı üst düzey kurmaylarını, konuşmamaları için uyardı. Erbakan, ‘‘Davayla ilgili açıklama yapmayalım. Beyanat verirsek, savcılar suç duyurusunda bulunabilirler. Sonucu da tevekkül içinde bekleyelim. Kaderimize razı olalım’’ dedi.