Osmanlı torunu kadınlar güçlerini birleştirdi
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Haziran 28, 2009 11:08
Bursa'da yaklaşık 700 yıllık bir tarihe sahip Osmanlı köyü Cumalıkızık'ta yaşayan 31 kadın, köylerini dünyaya duyurmak amacıyla güçlerini birleştirerek “Cumalıkızık Köyü Kadınları Eğitimi Dayanışma ve Kalkındırma Derneği”ni kurdu.
Derneğin muhasebe sorumlusu Sevinç Çakim, yaptığı açıklamada, Cumalıkızık'ın yaklaşık 700 yıl önce kurulan “Kızık” boylarının yaşadığı köylerden biri olduğunu anımsattı.
Uludağ'ın eteklerinde 700 yıl önce Osmanlı'nın kuruluş dönemlerinde Cumalıkızık, Fidyekızık (fethiyekızık), Hamamlıkızık, Demirmenlikızık, Derekızık, Dallıkızık ve Bayındırkızık köylerinin kurulduğunu belirten Çakim, Dallıkızık ve Bayındırkızık köylerinin günümüze ulaşmadığını anlattı. Sadece Cumalıkızık köyünün Osmanlı'nın tüm mirasına sahip çıkarak tarihini korumasını bildiğini ifade eden Çakim, köyün kadınları olarak, tarihi mirasa sahip çıkma konusunda üzerlerine düşeni yerine getirmeye çalıştıklarını söyledi.
Çakim, köyde yaşayan 31 kadının Mart ayında bir araya gelerek Cumalıkızık Köyü Kadınları Eğitimi Dayanışma ve Kalkındırma Derneği'ni kurduğunu belirterek, şöyle konuştu:
“Köyümüzde 300 tarihi ev bulunuyor ve bunların 180'inde ikamet ediliyor. Köyde yaklaşık 850 kişi yaşıyoruz. Biz kadınlar, yıllardır katkı maddesi bulunmayan doğal meyvelerden yapılmış reçel, mantı, erişte gibi ürünler üretiyoruz. Bu ürünleri köye gelen yerli ve yabancı turistlere satarak gelir sağlıyorduk. Güçlerimizi birleştirerek köyümüzün adını dünyaya duyurmak, ürünlerimizi marka değeri vererek satmak için derneği kurduk. Dernek binası olarak belirlenen bir köy evinin altında üretimlerimize devam ediyoruz.”
GÜNÜBİRLİK TURİSTLERE, DOĞAL LEZZETLERLE ZENGİN KAHVALTI
Çakim, köyde incir, ayva, kızılcık, çilek, dut böğürtlen, patlıcan, portakal, ahududu reçelleri, ısırganlı ve domatesli erişte, salça ve mantı üretip satarak gelir elde ettiklerini belirtti. Bunların yanı sıra köye günübirlik gelen turistlere gözleme yapıp sattıklarını anlatan Çakim, köyü ziyaret edenlere ayrıca sarma, tereyağı, yumurta, bal ve reçel çeşitleri gibi doğal ürünlerle zenginleştirilmiş sabah kahvaltısı imkanı da sunduklarını, kişi başı kahvaltı fiyatının 10 lira olduğunu ifade etti.
Ürettikleri ev yapımı ürünleri yurt dışına da pazarlamak istediklerini, bunun için İngilizce kursuna başladıklarını dile getiren Çakim, “Hepimiz İngilizce öğreniyoruz. Hem köye gelen turistlerle konuşup anlaşacağız hem de ürünlerimizin tanıtımını yapacağız. Osmanlı torunları olarak dünyanın dört bir yanına ulaşmayı, Cumalıkızık köyünü tanıtmayı hedefliyoruz” diye konuştu.
Uludağ'ın eteklerinde 700 yıl önce Osmanlı'nın kuruluş dönemlerinde Cumalıkızık, Fidyekızık (fethiyekızık), Hamamlıkızık, Demirmenlikızık, Derekızık, Dallıkızık ve Bayındırkızık köylerinin kurulduğunu belirten Çakim, Dallıkızık ve Bayındırkızık köylerinin günümüze ulaşmadığını anlattı. Sadece Cumalıkızık köyünün Osmanlı'nın tüm mirasına sahip çıkarak tarihini korumasını bildiğini ifade eden Çakim, köyün kadınları olarak, tarihi mirasa sahip çıkma konusunda üzerlerine düşeni yerine getirmeye çalıştıklarını söyledi.
Çakim, köyde yaşayan 31 kadının Mart ayında bir araya gelerek Cumalıkızık Köyü Kadınları Eğitimi Dayanışma ve Kalkındırma Derneği'ni kurduğunu belirterek, şöyle konuştu:
“Köyümüzde 300 tarihi ev bulunuyor ve bunların 180'inde ikamet ediliyor. Köyde yaklaşık 850 kişi yaşıyoruz. Biz kadınlar, yıllardır katkı maddesi bulunmayan doğal meyvelerden yapılmış reçel, mantı, erişte gibi ürünler üretiyoruz. Bu ürünleri köye gelen yerli ve yabancı turistlere satarak gelir sağlıyorduk. Güçlerimizi birleştirerek köyümüzün adını dünyaya duyurmak, ürünlerimizi marka değeri vererek satmak için derneği kurduk. Dernek binası olarak belirlenen bir köy evinin altında üretimlerimize devam ediyoruz.”
GÜNÜBİRLİK TURİSTLERE, DOĞAL LEZZETLERLE ZENGİN KAHVALTI
Çakim, köyde incir, ayva, kızılcık, çilek, dut böğürtlen, patlıcan, portakal, ahududu reçelleri, ısırganlı ve domatesli erişte, salça ve mantı üretip satarak gelir elde ettiklerini belirtti. Bunların yanı sıra köye günübirlik gelen turistlere gözleme yapıp sattıklarını anlatan Çakim, köyü ziyaret edenlere ayrıca sarma, tereyağı, yumurta, bal ve reçel çeşitleri gibi doğal ürünlerle zenginleştirilmiş sabah kahvaltısı imkanı da sunduklarını, kişi başı kahvaltı fiyatının 10 lira olduğunu ifade etti.
Ürettikleri ev yapımı ürünleri yurt dışına da pazarlamak istediklerini, bunun için İngilizce kursuna başladıklarını dile getiren Çakim, “Hepimiz İngilizce öğreniyoruz. Hem köye gelen turistlerle konuşup anlaşacağız hem de ürünlerimizin tanıtımını yapacağız. Osmanlı torunları olarak dünyanın dört bir yanına ulaşmayı, Cumalıkızık köyünü tanıtmayı hedefliyoruz” diye konuştu.