Orwell’e karşı Huxley

Güncelleme Tarihi:

Orwell’e karşı Huxley
Oluşturulma Tarihi: Eylül 08, 2011 00:00

Türkiye-İsrail ilişkilerini veya Libya’da olan biteni bir süreliğine unutup, gündelik siyasi gelişmelerin dışında birşeyler yazmak istedim bugün... Fakat aynı zamanda, perde arkasında günümüz toplumunu şekillendireduran dinamiklere de dokunayım dedim. Bu yüzden tüm dünyada özgürlük ile güvenlik arasında çözümü zor bir paradoks yaratan “telekulak” gibi uygulamalardan, giderek yaygınlaşan Twitter gibi sosyal iletişim platformlarının toplumsal etkisine değin bir dizi ciddi konuya değinen bir düşünürü, kısa bir tercümeyle hatırlatıyorum.

Haberin Devamı

2003’te ölen Amerikalı düşünür Neil Postman, Kanadalı “medya gurusu” Marshall McLuhan’dan sonra iletişim teknolojilerinin toplumsal etkisine dair en kapsamlı çözümlemeleri yapmış düşünür olsa gerek.

Ayrıntı Yayınları tarafından “Televizyon: Öldüren Eğlence” adıyla Türkçe’de de yayınlanan başyapıtı, 1985’te piyasaya çıkmış olmasına karşın özellikle bugünlerde tekrar tekrar okunmayı hak ediyor.

Bugün o kitaptan bir paragraf aktarmak istiyorum. Bu bölümde Postman, iki anti-ütopya (distopya) romanını karşılaştırıyor: George Orwell’in 1984’ü ve Aldous Huxley’nin Cesur Yeni Dünya’sı...

Bendeki Türkçe baskıyı bulamadığımdan, bugünün “telekulak” ve “sosyal medya” gibi girift kavramlarına da ışık tutabilecek Postman imzalı o paragrafın, İngilizce’den çevirisini bizzat yaptım. (2009’da yaratılan ve o paragrafı görselleştiren İngilizce bir çizgi seri de bugünlerde internette yeniden dolaşımda, şuradan görülebilir: http://tinyurl.com/4387hms )

* * *

Haberin Devamı

* Orwell, kitapları yasaklayacak insanlardan korkuyordu. Huxley’nin korktuğu ise artık kimse okumak istemeyeceğinden kitapların yasaklanması için bir neden kalmamasıydı.

* Orwell bizi bilgiden mahrum bırakacak insanlardan korkuyordu. Huxley’nin korkusu, bilgiyi aşırı miktarda sunup bizi edilgenlik ve bencilliğe indirgeyecek insanlardı.

* Orwell gerçeğin bizden saklanacağından korkuyordu. Huxley ise gerçeğin bir alâkasız veriler denizinde boğulmasından...

* Orwell, tutsak bir kültüre dönüşmemizden korkuyordu. Huxley, ıvır zıvır eğlencelerle meşgul, keyfekeder bir kültür haline gelmemizden...

* Liberaller ve rasyonelistler tiranlığa karşı çıkarken, insanın kendisini oyalamaya dair doymak bilmaz iştahını dikkat almamıştı. Bu yüzden Orwell’in ürkütücü gelecek tasvirindeki insanlar, otorite tarafından kendilerine acı verilerek kontrol ediliyordu. Cesur Yeni Dünya’da ise bu kontrol, onlara zevk vererek sağlanıyordu.

* Kısacası Orwell, nefret ettiklerimizin bizi mahvetmesinden korkuyordu. Huxley ise sevdiklerimizin bizi mahvetmesinden…

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!