"Nazım yaÅŸasaydı Türkiye'ye dönerdi"

Güncelleme Tarihi:

Nazım yaşasaydı Türkiyeye dönerdi
Oluşturulma Tarihi: Aralık 23, 2002 17:40

Gazeteci Refik Erduran, "Nazım Hikmet bugün yaşasaydı ve Türkiye'ye dönme ihtimali olsaydı, hemen dönerdi" dedi. Erduran, Nazım Hikmet'in doğumunun 100. yılı nedeniyle Tiyatro Yazarları Derneği tarafından düzenlenen, "Nazım Hikmet Bugün Yaşasaydı" adlı etkinlikte konuştu.

Haberin Devamı

Ä°stanbul Devlet Tiyatrosu Taksim Sahnesi'nde gerçekleÅŸtirilen "Anılarda Nazım Hikmet" konulu söyleÅŸide konuÅŸan gazeteci Refik Erduran, Hikmet ile kızkardeÅŸi vasıtasıyla, ABD'de eÄŸitimini tamamlayıp Türkiye'ye döndüğü zaman tanıştığını belirtti.Â

Erduran, "Nazım Hikmet bugün yaşasaydı" diye düşündüğünde aklına pek çok şeyin geldiğini belirterek, "Yaşasaydı ve Türkiye'ye dönme ihtimali olsaydı, hemen dönerdi. 'Nazım Hikmet Yılı'nın tadını kaçırdınız' derdi ve çok gösterişli karşılamalar olmasın diye çaktırmadan Türkiye'ye girmenin yollarını arardı" diye konuştu.
Â
Nazım Hikmet'in hiçbir zaman putlaştırılmayı istemeyeceğini ifade eden Erduran, şairin, sonuna kadar bağımsızlığı savunan kişiliğinin yanında "çapkın" olarak adlandırılan özelliği altında mutlaka bir kadına bağlanmak ve o kadına anne gözüyle bakmak ihtiyacı olduğunu vurguladı.
Â
Erduran, Nazım Hikmet'i yurtdışına kaçırışının öyküsünü de özetledi.Â

Haberin Devamı

Tiyatro Yazarları DerneÄŸi BaÅŸkanı Recep Bilginer de, Vatan Gazetesi'nde çalıştığı dönemde gazeteci Ahmet Emin Yalman aracılığıylaNazım Hikmet ile tanıştığını ve onu Bursa Hapishanesi'nde ziyaret ettiklerini anlattı.Â
   Â
ÇAPKINLIĞI ÖNE ÇIKTI

Â
Nazım Hikmet'in bir dönem yasaklı olduğunu, bu yasak kalkınca da şiir ve edebiyat alanında yaptığı yeniliklerin arka planda kalarak hepçapkınlığının öne çıktığını söyleyen Bilginer, şöyle konuştu: "Sanki reklam vesilesi gibi birtakım insanlar, 'ilk sevişen benim' gibi reklam yoluna gittiler. Hikmet bir duygu adamı, bir yakışıklı adam. Kadınları cezbedecek yüz hatlarına sahip. Bugün medyada çapkınlık meziyet olarak lanse ediliyor. Nazım'ın bütün hayatıbir dram, bir acılar yumağı. Hayatını tiyatrolaştıracak ya da tv dizisi yapacak bir faaliyet için Nazım Hikmet Vakfı'nın bir yarışma açmasını istedim. O zaman şiirleri ve piyesleri yanında özel hayatı daebedileşmiş olur. Hikmet'in yaşamının ciddiyetle işlenmesi gerektiğini düşünüyorum."
Â
Tiyatro sanatçısı Müjdat Gezen ise Nazım Hikmet ile tanışma ÅŸansı olmadığını ancak onu ilk olarak çocukluÄŸu döneminde baÅŸkaları vasıtasıyla tanıdığını ifade etti.Â

Haberin Devamı

Hikmet'in karısı Vera'yı ziyaret ettiÄŸini ve ondan anılarını dinlediÄŸini anlatan Gezen, Nazım Hikmet'in ''karısını seven, kıskanan insan'' yönünden çok etkilendiÄŸini söyledi.Â

Gezen, "Åžiirlerini gençliÄŸimizde elden ele dolaÅŸtırırdık. Ben Nazım Hikmet'in çapkınlığını çok seviyorum. Vera'yı ve Piraye hanımı tanıdım. Gerçekten zevk sahibi, kadınlara son derece yakınlık duyan yanı, beni ÅŸair, sosyalist insan yanı kadar ilgilendirmiÅŸ yanıdır" diye konuÅŸtu.Â

Bu arada Gezen, Nazım Hikmet'in bugün yaÅŸasaydı büyük üzüntüler çekeceÄŸinden de kuÅŸkusu olmadığını söyledi.Â
   Â
ANADAN DOÄžMA ÅžAÄ°R

Â
Şair Şükran Kurdakul da, Hikmet'in büyüklüğünün nedeninin, "anadan doğma şair" niteliği olduğunu belirterek, bunun, aynı zamanda bugünü de kapsayan düşüncelere sahip olmasından kaynaklandığını vurguladı.
 Â
Kurdakul, Nazım Hikmet'in bir Fransız Gazetesi'ne yazdığı yazıdan,"Benim memleketim Türkiye, bir savaÅŸ çıkarsa yenmek ya da yenilmek söz konusu deÄŸil, yok olur. O yüzden Irak'tan Suriye'den baÅŸlayarak Pakistan'a Hindistan'a kadar uzanan ÅŸeritte barışı tescil etmek zorundayız" sözlerini nakletti.Â

Haberin Devamı

Etkinlikte daha sonra "Nazım Hikmet Şiiri", "Oyun yazarı Nazım Hikmet" konulu söyleşiler, şiir dinletisi ve Nazım Hikmet şiirlerinden uyarlanan oyunlardan bölümler sunuldu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!