Mürekkebi Kurumadan

Güncelleme Tarihi:

Mürekkebi Kurumadan
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 05, 2005 01:44

Halid Ziya Uşaklıgil

Bir Yazın Tarihi

Özgür Yayınları

Edebiyat tarihimiz içinde önemli kilometre taşlarından birisidir Halid Ziya ismi. Servet-i Fünun dönemi içinde apayrı bir yeri vardır. Edebiyat tarihi içinde özellikle romanları ile anılmıştır, Mai ve Siyah, Aşk-ı Memnu isminin hemen ardına sayılan kitaplarıdır. Ancak onun mensur şiirleri ve hikáyeleri, belki döneminde başka önemli isimler olduğundan veya romancı yönüyle daha başarılı olduğundan pek öne çıkamamıştır. Tevfik Fikret, Cenap Şahabettin gibi iki şairin arasında romancılığın öne çıkması doğal bir durum aslında. Ancak sanat yaşamı boyunca yüz elli civarında öykü yayınlamış olan Halid Ziya’nın öykülerinin de romanları kadar Türk edebiyatının modernleşmesinde önemli bir görevi vardır. Buna rağmen bu öykülerin büyük bir kısmı yeni yazıya çevrilmemiştir bile. Özgür Yayınları, Halid Ziya Uşaklıgil’in bütün eserleri içerisinde Bir Yazın Tarihi adlı öykü kitabını da yayınladı. İçindeki on beş öyküyü okuduktan sonra onun önemini bir kez daha anlayacaksınız.

Stefan Zweig

Amerigo / Tarihsel Bir Yanlışlığın Hikáyesi

Çev: Ogün Duman

Can Yayınları

Amerika deyince akla neler geliyor? Özgürlükler ülkesi, süper güç, yeni imparatorluk, savaşçı, işgalci... Liste daha da uzayacaktır. Peki Amerika ismi nereden geliyor. Pek çoğumuzun okuldaki tarih derslerinden de bildiğimiz üzere Amerigo Vespuçi’den. Peki neden ondan? O mu keşfetti, hayır Kolomb; peki neden Kolombiya değil de Amerika olmuş yeni dünyanın adı? İşte Stefan Zweig da bu tartışmalı mesele üzerine düşünmüş ve ortaya oldukça ilginç şeyler çıkmış. Amerigo Vespuçi’nin hayatını kaleme aldığı kitabında Zweig ağırlıklı olarak, Amerika kıtasının keşfi üzerinde durarak onun yaşamının son dönemini değerlendirmiş. Kimilerine göre Kolomb’un emeklerini çalan bir hırsız, kimilerine göre gerçek bir káşif ve denizci, kimilerine göre hayatında gemiye binmemiş bir sahtekár, kimilerine göre yeni dünyayı bulduğu gibi, Brezilya kıyılarını bile dolaşmış mahir bir kumandan... Bu tartışmalar ve ortalıkta uçuşan sorular, kıtanın keşfinden beri devam ediyor, ama hálá kim haklı kim haksız belli değil. Zira iki tarafın da ellerinde kendince önemli kanıtları varken, doğal olarak net bir sonuç ortaya çıkmıyor. Bilinen bir şey var ki o da kıtaya adının verildiğinden Amerigo Vespuçi’nin haberinin bile olmadığıdır. Kitabın sonunda Amerigo’nun haklı mı haksız mı olduğuna kararı siz ne yönde verirsiniz bilmem ama, şu bir gerçek ki; ‘Amerika, büyük bir şaka!’.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!